Mehmet Özdoğru
2024 Yılı Mali Tatilinde Sosyal Güvenlik Uygulamaları
5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun’un 1’inci maddesi uyarınca 02.07.2024 -20.07.2024 dönemi mali tatildir.
5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun’un 2’nci maddesinde de mali tatil kapsamında çalışma hayatı ve sosyal güvenlik mevzuatı ile ilgili beyan bildirim ve ödemelerle ilgili hususlar açıklanmıştır.
Yasal düzenleme gereği,
- Son günü mali tatile rastlayan kapsamdaki kanuni ve idari süreler, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamaktadır.
- Mali tatilin sona erdiği günü izleyen beş gün içinde biten kanuni ve idari süreler ise, tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren beşinci günün mesai saati bitiminde sona ermektedir.
Buna göre, 5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun uyarınca, 2024 yılı mali tatilinde sosyal güvenlik ile ilgili kapsama giren beyan, bildirim ve yükümlülükler aşağıda belirtilen tarihlerde yerine getirilmesi halinde yasal süresi içinde yapılmış sayılacaktır.
Sosyal güvenlik mevzuatına yönelik denetim ve kontrol işlemleri
Mali tatilin uygulandığı 2 Temmuz 2024-20 Temmuz 2024 tarihleri arasında SGK müfettiş ve denetmenleri tarafından sosyal güvenlik mevzuatının uygulanmasına yönelik denetim, kontrol, tespit, tarama yapılabilecek, yine işyeri kayıt ve belgelerinin ibraz edilmesine yönelik tebligat gönderilebilecektir.
Ancak, kayıt ve belgelerin ibraz edilmesi için verilen sürenin;
- Son gününün mali tatile rastlaması halinde, istenilen kayıt ve belgelerin en geç 29.07.2024 Pazartesi (dahil) tarihine kadar,
- Son günün 21-25 Temmuz arasındaki bir güne rastlaması halinde ise, en geç 25.07.2024 Perşembe (dahil) gününe kadar,
ibraz edilmesi halinde yasal süresi içinde ibraz edilmiş sayılacak ve idari para cezası uygulanmayacaktır.
Mali tatil kapsamına girmeyen iş ve işlemler
İş hukuku ve sosyal güvenlik mevzuatı ile ilgili aşağıda belirtilen iş ve işlemler mali tatil kapsamına girmemektedir.
- 5510 sayılı Kanun’a tabi işverenlerin ve 4-b kapsamındaki sigortalıların 6183 sayılı Kanun ve çeşitli tarihlerde çıkarılmış olan yeniden yapılandırma kanunlarından kaynaklanan ödeme ve diğer yükümlülükleri,
- İş kazası ve meslek hastalığı olaylarının Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirimi,
- İş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde işverenlerce düzenlenmesi gereken vizite kâğıdı,
- E-bildirge uygulaması kapsamında işverenlerce internet ortamında Sosyal Güvenlik Kurumu’na gönderilen sigortalı hesap fişi,
- Sigortalıların istirahatli oldukları sürede işyerinde çalışmadığına dair işverenlerce internet ortamında yapılması gereken çalışmazlık bildirimi,
- 4857 sayılı İş Kanunu tabi işverenlerin toplu işçi çıkarma ile ilgili olarak yapmaları gereken bildirim,
- 5510, 6356, 4447, 4857, 6183 sayılı kanunlar gereğince ilgili kurumlarca gönderilecek tebligatlar ile sigortalılar veya işverenler tarafından açılacak davalarda dava açma süreleri,
Dolayısıyla, yukarıda belirtilen iş ve işlemlerin mali tatil olup olmadığı üzerinde durulmaksızın ilgili kanunlarda belirtilen süreler içinde yerine getirilmesi gerekmektedir. Celal Özcan
https://www.ekonomim.com/kose-yazisi/2024-yili-mali-tatilinde-sosyal-guvenlik-uygulamalari/752250
TEMMUZ 2024 DÖNEMİ KİRA ARTIŞ ORANI BELLİ OLDU
TÜFE HAZİRAN 2024 on iki aylık ortalamalara göre %65.07 olarak gerçekleşti. İşyeri ve Konutlarda Kira Artış oranı %65.07' dir
Kira artışı hesaplamalarında yasaya uygun olarak TÜİK'in açıkladığı TÜFE ve Yİ-ÜFE verilerinin 12 aylık ortalamalara göre değişim oranı kullanılmaktadır. Halk arasında sıklıkla karşılaşılan, aylık veya yıllık değişim oranları kullanılarak yapılan hesaplamalar kanuna aykırıdır.
NOT (1): Endeks verileri TÜİK tarafından açıklanan 12 aylık ortalamalara göre değişim oranı verileridir. 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren konutlarda en çok, artış yapılacak aydan bir önceki ay için açıklanan 12 aylık ortalamalara göre TÜFE değişim oranı kadar zam yapılabilir.
NOT (2): 1 Temmuz 2020 tarihinden itibaren iş yerlerinde en çok, artış yapılacak aydan bir önceki ay için açıklanan 12 aylık ortalamalara göre TÜFE değişim oranı kadar zam yapılabilir.
Konut Kiralarında Yüzde 25 Zam Sınırlaması Sona Erdi
Kira artışında yüzde 25'lik zam sınırı 2 Temmuz'da sona erdi. Yeni dönemde kira artışı 12 aylık TÜFE oranına göre belirlenecek.
Ev sahibi TÜFE sınırını aşamayacak, zam dönemi temmuz öncesi olanlardan bu yıl için yeni artış talep edilemeyecek.
Buna göre; Kirada yüzde 25 zam sınırlaması 2 Temmuz 2024 tarihinde sona erdi. Böylelikle kontrat süresi dolan konut kiracıları, TÜFE rakamlarına kayıtlı kalarak ev sahiplerine temmuz ayında 12 aylık TÜFE Ortaması üzerinden zam yapacak
İndirilecek KDV Listesinin Formatı Güncellendi!
06/2024 dönemi ve sonraki dönemlerden itibaren geçerli olmak üzere, İnternet Vergi Dairesinden girişi yapılan İndirilecek KDV Listesi Formatında değişiklik yapılmıştır.
Söz konusu değişiklikle, indirilecek KDV listesinin formatında değişikliğe gidilerek üç yeni sütun eklenmiştir. Bugünden itibaren yapılacak olan liste girişlerinde mutlaka yeni örnek excell listesi indirilmesi gerekmektedir. Eklenen sütunlar 2024/06 dönemi ve sonraki dönemlere ilişkin liste girişlerinde doldurulacak olup daha önceki dönem liste girişlerinde yeni eklenen bu alanlar boş bırakılacaktır.
Yeni İndirilecek KDV Listesi formatı ekte yer almakta olup, eklenen sütunlar aşağıdaki gibidir.
- Tevkifata Tabi Olmayan Ve Bu Dönemde İndirilen Kdv Tutarı sütunu;
- Bu alan sadece Tevkifata tabi faturalar için kullanılmalıdır. (Not: Aynı faturada hem tevkifata tabi teslim hem de tevkifata tabi olmayan teslim bulunması durumunda, tevkifata tabi olmayan işleme ait KDV tutarı da bu sütuna girilmelidir.)
- Haziran 2024 dönemi öncesindeki faturalar için bu alanı boş bırakılmalıdır.
- 2 Nolu Beyannamede Ödenen Kdv Tutarı sütunu;
- Bu alan sadece Tevkifata tabi faturalar için kullanılmalıdır.
- Haziran 2024 dönemi öncesindeki faturalar için bu alanı boş bırakılmalıdır.
- Toplam İndirilecek KDV Tutarı sütunu;
- Tevkifata Tabi Olmayan ve Bu Dönemde İndirilen KDV Tutarı ile 2 Nolu Beyannamede Ödenen KDV Tutarının toplamı, bu alana yazılmalıdır.
- Toplam İndirilecek KDV Tutarı, belgenin KDV tutarını aşmamalıdır.
- Tevkifata Tabi Olmayan Faturalar için bu alana belgenin KDV tutarı yazılmalıdır.
- Haziran 2024 dönemi öncesindeki faturalar için bu alanı boş bırakılmalıdır.
Örnek Fatura Bilgileri;
06/2024 ve sonrası bir dönem için girilen listede 5/10 tevkifata tabi bir işlem içeren bir fatura için liste girişi;
- Fatura Tarihi 01/06/2024
- Alınan Mal ve/veya Hizmetin KDV Hariç Tutarı000
- KDV'si 200
- Tevkifata Tabi Olmayan Ve Bu Dönemde İndirilen Kdv Tutarı sütunu 100
- 2 Nolu Beyannamede Ödenen Kdv Tutarı sütunu 40
- Toplam İndirilecek KDV Tutarı sütunu 140
Not: Henüz 2 Nolu Beyannamesinde Ödenmeyen 60 liralık tutar, ödemenin yapıldığı döneme ait indirilecek KDV listelerinde indirime konu edilebilecektir.
06/2024 ve sonrası bir dönem için girilen listede 5/10 oranında tevkifata tabi işlem içeren ve önceki aylarda tevkifat tutarının 80 TL’lik kısmı ödenmiş olan fatura için kalan tutar olan 120 TL’nin bu dönemde ödenmesi durumunda bu fatura için liste girişi;
- Fatura Tarihi 10/06/2024
- Alınan Mal ve/veya Hizmetin KDV Hariç Tutarı 000
- KDV'si 400
- Tevkifata Tabi Olmayan Ve Bu Dönemde İndirilen Kdv Tutarı sütunu 0.00
- 2 Nolu Beyannamede Ödenen Kdv Tutarı sütunu 120
- Toplam İndirilecek KDV Tutarı sütunu 120
06/2024 ve sonrası bir dönem için girilen listede tevkifata tabi işlem içermeyen bir fatura için liste girişi;
- Fatura Tarihi 25/06/2024
- Alınan Mal ve/veya Hizmetin KDV Hariç Tutarı000
- KDV'si 200
- Tevkifata Tabi Olmayan Ve Bu Dönemde İndirilen KDV Tutarı sütunu boş bırakılacak.
- 2 Nolu Beyannamede Ödenen KDV Tutarı sütunu boş bırakılacak.
- Toplam İndirilecek KDV Tutarı sütunu 200
06/2024 ve sonrası bir dönem için girilen listede, hem tevkifata tabi işlem olan teslim hem de tevkifata tabi olmayan teslim içeren bir fatura için liste girişi;
Tevkifat Oranı 5/10
Tevkifata tabi bir işlem olan hizmet teslimi (Matrah 6.000 – KDV 1.200 – Tevkifat 600)
Tevkifat tutarın tamamının 2 nolu beyannamede ödenmiş
Tevkifata tabi bir işlem içermeyen mal teslimi (matrahı 4.000 - KDV 800)
- Fatura Tarihi 27/06/2024
- Alınan Mal ve/veya Hizmetin KDV Hariç Tutarı000
- KDV'si000
- Tevkifata Tabi Olmayan Ve Bu Dönemde İndirilen KDV Tutarı sütunu 1.400
NOT: İki işlemi bir arada içeren bu tür faturalarda tevkifata tabi olmayan işleme ait KDV tutarı da bu sütuna girilmelidir. (800+600=1.400)
- 2 Nolu Beyannamede Ödenen Kdv Tutarı sütunu 600
- Toplam İndirilecek KDV Tutarı sütunu 2000
internetvd_kdviadesi_indirilecekkdvListesi_FORMATI indrimek İçin Tıklayınız
Linkedin paylaşımından Alıntı yapılmıştır
Eksik Gün Nedenlerinde Her Zaman Düzenlenebilir, Her Zaman Düzenlenemez belge ile ispatı
"Ay içinde bazı işgünlerinde çalıştırılmayan ve ücret ödenmeyen sigortalıların eksik gün nedeni ve eksik gün sayısı, işverence ilgili aya ait aylık prim ve hizmet belgesinde veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesiyle beyan edilir. Sigortalıların otuz günden az çalıştıklarını gösteren eksik gün nedenleri ile bu nedenleri ispatlayan belgelerin şekli, içeriği, ekleri, ilgili olduğu dönemi, saklanması ve diğer hususlar Kurumca çıkarılan yönetmelikle belirlenir. [2020/20 İşveren İşlemleri Genelgesi]
İşveren;
✅ Çalışanın prim gün bildirimi en fazla 30 gün üzerinden bildirilir. Ayın kaç çektiği fark etmeksizin ay içinde eksik günü olmayan çalışanın prim günü en fazla 30 gün olabilir.
✅ Ay içinde eksik gün olması halinde işveren eksik gün nedenlerini kanıtlayıcı belgeleri özlük dosyasında saklamalıdır.
✅Eksik gün bildirimi [Ay Gün Sayısı]- [Çalışılan Gün) = Eksik Gün Sayısı ile bulunabilir.
✅İlgili kurum tarafından eksik gün nedenlerini kanıtlayıcı belgelerin istenilmesi durumunda işveren bu belgeleri teslim etmekle yükümlüdür.
✅Eksik gün nedenleri ve gün sayısı APHB de bildirilmesi gerekir.
✅Kurumca belgelerin istenilmesi halinde işveren elden, iadeli taahhütlü ve APS veya PTT Kargo ile gönderebilir.
Her Zaman Düzenlenebilir Nitelikte Olmayan Eksik Gün Nedenleri:
☑ İstirahat
☑Disiplin Cezası
☑Gözaltına Alınma
☑Grev
☑Lokavt
☑Doğal Afet
☑Yarım Çalışma
Diğer eksik gün nedenleri ise her zaman düzenlenebilir nitelikte olan belge ile ispatlanabilir.
Eksik gün nedeni
☑Devamsızlık
☑ Ücretsiz Yol İzni
☑ Ücretsiz İzin
☑Fesih tarihinde çalışmamış
☑Birden fazla gibi eksik gün nedenlerini kanıtlayıcı belgelerin mutlaka özlük dosyasında saklanması gerekir.
Belgelerin ibraz edilmemesi veya geçersiz sayılması durumunda işveren söz konusu süreler için ek prim ve hizmet belgesi vermek durumunda kalınabilir.
Kısmi İstihdam Eksik Gün Nedeni
- Kısmi istihdam eksik gün nedeni olması halinde işçi ile yazılı iş sözleşmesi imzalanması
- Sözleşmede işçinin çalıştığı gün, saat belirtilmesi
-Noter onaylı veya bir nüshasının SGK'ya teslim edilmesi işveren yararına olacaktır.
- Çalışma süresi haftalık 30 saati, aylık 20 gün prim gün bildiriminin üstünde belirlenmemeli
Puantaj Kayıtları Eksik Gün Nedeni
- puantaj kayıtlarına dayalı eksik gün nedeninde işçinin çalışma saatleri toplanarak 7,5 a bölünme suretiyle prim gün bildirimi yapılması hatalı olacaktır.
- İşçinin gün içerisinde 1 saat bile çalışsa o gün için tam gün bildirimi yapılması gerekir.
- 0 prim gün bildirimi yapılan ayda eksik gün bildirimi puantaj kayıtları seçilmemeli
Özet Olarak
✔ Eksik gün belgeleri mutlaka özlük dosyasında tutulmalı
✔ Kurumca istenilmesi halinde teslim edilmesi
✔ Eksik gün nedenine göre her zaman düzenlenebilir, her zaman düzenlenemez belgelere göre saklanması
✔Kurum tarafından geçerli sayılan, ve geçerli sayılabilecek belgelerin olması
✔Yasal sürelerle saklanması önem arz eder.
Askerlik Hizmeti Nedeniyle Fesihte Bilmeniz Gerekenler
1) Askerlik nedeniyle fesih için bildirim süresi beklemenize gerek yok. İşveren aynı şekilde sizden bildirim süresi beklemenizi isteyemez ve ihbar tazminatı talep edemez.
2) Askerlik nedeniyle iş akdinizi feshettiğinizi ve askerlik sevk belgenizi mutlaka dilekçenize ekleyin.
3) Askerlik nedeniyle fesihte ihbar tazminatı talep edemezsiniz. Ancak şartlar sağlanıyorsa kıdem tazminatı ödenmelidir.
4) Askerlik nedeniyle fesih yapıldığı tarih itibariyle ayrıca kullanılmamış yıllık izin varsa ücreti, prim, fazla çalışma vb. ödenmelidir.
5) Askerliğinizi bedelli olarak yapacak iseniz işveren de kabul ederse askerlik süresince ücretsiz izin kullanabilirsiniz.
6) Askerlik süresince ücretsiz izin kullanır iseniz bu süre zarfında prim gün bildirimi ve ücret ödenmez.
7) Askerlik dönüşü işveren boş yer varsa derhal, yoksa ilk boşalacak yerde o andaki şartlarla işe almalıdır.
8) İşveren işçinin işe başlama isteğine makul sürede cevap vermelidir. İşveren işçiyi işe başlatmaz ise bu durumda işçiye 3 aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur.
9) Askerlik nedeniyle en erken ne zaman feshedebilirim sorusunun cevabı iş Kanunu'nda yok ancak makul süre içerisinde askere gidilmelidir.
10) Askerden sonra aynı işyerinde çalışmak istiyorsanız askerden döndükten sonra 2 ay içerisinde işverene başvurmalısınız.
11) Askerlik nedeniyle fesihte işsizlik maaşı şartları sağlanması halinde askerden dönüşte işsizlik maaşına başvurabilirsiniz. Askerlik süresince işsizlik maaşı ödenmez.
12) Aynı işyerinde işe başlayıp başlamama konusunda kararı işçi verecektir.
Bakmakla Yükümlü Olunan Birden Fazla Engelli Çocuğu Olan İşçi Engellilik Vergi İndiriminden Nasıl Yararlanır?
222 seri nolu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde"
Sakatlık indiriminden yararlanacak birden fazla kişinin bulunması halinde, bu hesaplama her biri için ayrı ayrı yapılacak ve indirim uygulanmasında toplu olarak dikkate alınacaktır. şeklinde açıklanmıştır.
Bu kapsamda her bir çocuk için ayrı ayrı vergi indirimi uygulanmayacak ancak her bir çocuk için ayrı ayrı hesaplama yapılıp toplu olarak dikkate alınacaktır.
Sonuç olarak
Çalışma gücü kayıp derecelerine göre hesaplanacak sakatlık indirim tutarları her bir çocuk için ayrı ayrı hesaplanacak ve indirimin uygulanmasında bu tutarlar toplu olarak dikkate alınacaktır.
Vergi Kanunu’nda Yapılan Değişiklikler
Vergi reformu kapsamında yeni bir vergi paketi taslağı hazırlanıyor. Bakanlık tarafından önerilen söz konusu taslak içerisinde tüm ülkemizi ilgilendiren başlıkları ve yeni düzenlemelerle birlikte gelebilecek yeni vergi kalemlerini birlikte inceleyelim. Pakette getirilen düzenlemeler ile yalnızca KDV, ÖTV ve harçlar ile ilgili düzenlemelerin yıllık gelire etkisinin toplam 181 milyar TL olacağı hesabı yapılmıştır. Aşağıda açıklanan başlıklar dışında da düzenlemelerin geleceği elbette beklenmektedir ancak başlıca düzenlemeler incelenmiştir.
Engelli bireylerin ÖTV ve KDV istisnaları kaldırılabilir
Bu düzenleme hakkında iki öneri mevcut olmakla birincisi ÖTV kanunundaki istisnanın yenilenmesi iken diğeri ÖTV kanunundaki istisnanın kaldırılması ve verilen teşvikin sosyal yardım haline getirilerek alınması olacaktır. Engellilerin hane halkı ve kişisel gelir durumları ve alınacak taşıtların yerli mi yabancı mı olacağı vb. kriterler esas alınarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından nakit destek verilecek olması gibi bir alternatif doğabilir.
Yurt Dışı çıkış harcının arttırılması söz konusu
Harcın 150 TL’den 1.500-3.000 TL bandına çıkarılması öngörülmektedir. Mevcut miktarın 10 katına ve fazlasına varan artış oldukça fazladır.
Kira gelirlerinden %20 stopaj vergisi alınmasına ilişkin düzenleme de taslakta mevcut Bu önerinin taslaktan çıkarılacağı şu anda gündemdedir. Önerinin içeriği örneğin kiracı olan kişi kirasını bankaya yatıracak ve sonrasında ise buradaki rakamdan %20 oranında kesinti yapılıp kalan rakam mal sahibinin hesabına yatırılacaktır.
Bahşiş gelirlerinin vergilendirilmesi hususu öneride ele alınmış
Bahşiş gelirlerinde basitleştirilmiş vergi sistemi uygulanabilir. Bahşiş gelirlerinin işverenlerce ayrı açılan bir banka hesabında takip edilmesi, bahşiş gelirinin fatura/fiş bedelinin %10undan fazla olmaması, toplanan bahşişlerin her çalışana düşen brüt asgari ücreti aşmaması önerilmiştir.
Moto-kurye faaliyetlerine basit vergi düzenlemesi
Türkiye'de ticari kazanç mükellefi olarak faaliyet gösteren yaklaşık 126.000 moto-kurye mevcut bulunmaktadır. Ticari kazanç mükellefi olan moto kuryelere bu hizmetleri karşılığı yapılan ödemelerden yüzde 15 oranında kesinti yapılması önerildi. Kabul edilirse 1 Ocak 2025’te yürürlüğe girmesi planlanmaktadır.
Kayıt dışı faaliyetlere artırımlı ceza uygulaması getirilmesi
"Vergi idaresinin bilgisi dışında çalışanlara kesilecek vergi ziyaı cezasının verginin bir katı olarak kesilecek cezalarda 1,5 kat, verginin 3 katı olarak kesilecek cezalarda 4,5 kat olarak uygulanması" önerilmiştir. Getirilecek artış ile bu cezanın vergi uyumunu arttırıcı bir ceza olması planlanıyor.
Başka hesaplara havaleye ceza verilmesi
Son dönemlerde vergi kaçırma amacıyla uygulamada çokça kullanılan bir yöntem olan IBAN ile ödeme yapmayı azaltma bakımından vergi paketinde yapılan öneri, mükelleflerin müşterilerine yaptığı mal teslimi veya hizmet ifası karşılığı elde ettikleri hasılatlarının kendi hesapları dışında, aile yakınlarının veya başkalarının İBAN hesaplarına havale yaptırmak suretiyle tahsil ettikleri gerekçesiyle ceza verilmesidir. Asgari 30 bin TL olmak ve azami 20 milyon TL olmak üzere işleme konu tutarın %10’u tutarında banka hesabını kullanan ve kullandıran adına ayrı ayrı özel usulsüzlük cezası kesilmesinin kayıt dışı ekonomiyle mücadeleye katkı sağlaması bekleniyor.
Gayrimenkul satış istisnası bir konut için geçerli olmakla taksi plakasına istisnanın tamamen kaldırılması öngörülüyor. Gelir Vergisi Kanunu’na göre gayrimenkullerin, hakların, gemi ve gemi paylarının iktisap tarihinden itibaren 5 yıl içinde satılması halinde elde edilen değer artışı kazançları vergiye tabi tutuluyor. 5 yıl dolduktan sonra elden çıkarılması halinde ise elde edilen kazanç değer artışı kazancı olarak sayılıp vergilendirilmiyor. Ayrıca, basit usule tabi olan mükelleflerin taksi plakası satışlarından elde ettikleri kazançların tamamı, elde tutma süresine bakılmaksızın istisna durumda. Bu konuda vergi paketinde, "Gayrimenkullerin satış bedeli olarak tekil değerlemeye göre belirlenmiş tapu satış değerinin de dikkate alınması, elde tutmaya bağlı 5 yıllık istisna süresinin sadece bir konut için uygulanması ve diğer konutlar için kaldırılması, değer artışı kazançları için var olan istisnanın (2024 takvim yılı için 87 bin TL) kaldırılması ve taksi plakalarının elden çıkarılmasından doğan kazançlara uygulanan istisnanın kaldırılması" önerilmiştir.
Diğer düzenlemeler
Bu başlıkların dışında getirilmesi öngörülen düzenlemeler şunlardır:
- Borsa kazançlarının vergilendirilmesi,
- Ulusal güvenlik amaçlı KDV istisnasının alt mükelleflere tanınan kısmının daraltılması
- Yem ve gübredeki KDV istisnasının kaldırılması
- Yabancılara verilen sağlık hizmetindeki KDV istisnasının kaldırılması
- Basılı kitap ve süreli yayınlardaki KDV istisnasının kaldırılması
- Altın, gümüş, petrol arama hizmetlerindeki KDV istisnasının kısmi istisnaya dönüştürülmesi
- Limanlara bağlantı sağlayan demiryolu hattı ile liman ve havalimanı inşasına ilişkin istisnanın kısmi istisnaya dönüştürülmesi
- Organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerinin inşasına ilişkin istisnanın kısmi istisnaya dönüştürülmesi
- TVF istisnasının uygulamasının netleştirilerek KDV’nin indirimine izin veren düzenlemenin kaldırılması
- Kısmi istisnalarda KDV’nin indirimine izin veren düzenlemelerinin kaldırılması
- Esnaf muaflığının kapsamının genişletilmesi, esnaf muaflığı belgesi alma zorunluluğu getirilmesi ve harç alınması
- Evlerde sunulan hizmetlerde basit bir vergileme usulü getirilmesi
- Startup Şirketlerindeki hisse senedi opsiyonlarında vergisel kolaylık sağlanması
- Ticari, zirai ve serbest meslek faaliyetleri nedeniyle yıllık gelir vergisi beyannamesi vermeye mecbur olan mükellefler için "Asgari Gelir Vergisi" uygulaması ihdas edilmesi
- İştirak hissesi satış kazancı istisnasının kaldırılması, eski hisseler için devam ettirilmesi ve bu hisselerin satış istisnasının yüzde 25 ile sınırlandırılması
- Ar-Ge personeline uygulanan ücret istisnasına üst limit getirilmesi
- Yurt içi asgari kurumlar vergisi uygulaması
- Çok uluslu şirketlerde küresel asgari kurumlar vergisi uygulaması
https://www.ekonomim.com/kose-yazisi/vergi-kanununda-yapilan-degisiklikler/752020
BES’te İki Yeni Uygulama Başlıyor
Bireysel emeklilik sistemi 2003 yılında uygulamaya alındı. 2013 yılında devlet katkısı uygulaması geldi. 2017 yılında da çalışanların bireysel emeklilik sistemine girmesini sağlayan Otomatik Katılım Sistemi (OKS) başladı. Şimdi BES için çok önemli yeni uygulamalar devreye alınıyor. 1 Temmuz 2024’te BES’te çok uzun süredir üzerinde çalışılan iki yeni uygulama başlıyor. Her iki uygulama da katılımcıları sistemde daha uzun süre tutmayı amaçlarken, katılımcıların BES’teki birikimlerini kullanabilmesini ve nakit ihtiyaçlarının giderilmesini sağlıyor. Gelin, bu uygulamaların neler olduğuna ve benzerlikleri ile farklılıklarına bir bakalım…
56 yıllık yatırım yolculuğu
BES’te 18 yaş altının sisteme alınmasıyla ülkemizde ilk defa 56 yıl sürecek bir yatırım yolculuğu başladı. Dile kolay, yarım asırdan fazla. İnsan hayatı bu, inişleri çıkışları, gelirleri, giderleri var. 56 yıl boyunca sisteme katkı payı ödemek ama BES’te oluşan birikimlerden faydalanamamak, katılımcıları endişelendiriyordu. Ya, nakit ihtiyacım olursa; ev, araba alırken nereden para bulacağım gibi sorular, katılımcıların BES’e temkinli yaklaşmasına, zaman zaman da uzak durmasına neden oluyordu. Bu sorular genellikle BES’te birden fazla sözleşme yaparak aşılmaya çalışılıyordu. Bir sözleşme ev alımı için, bir sözleşme çocuğun okulu için, bir sözleşme acil ihtiyaçlar için gibi. Ama bu katılımcı ev alırken veya çocuğunun okulu için yaptığı birikimi kullanmak istediğinde, sözleşmesini sonlandırmak zorunda kalıyor, buradaki bütün birikimi alarak sistemden çıkıyordu. Bu da bir taraftan sistemin hedefleriyle uyuşmuyor, diğer yandan devlet katkılarından tam olarak faydalanılamadığı, kesinti ödendiği ve yüksek oranlı stopaj dolayısıyla katılımcıların şikâyetlerine neden oluyordu. İşte BES’te yeni başlayan iki uygulama, bu sorunlara çare olması amacıyla tasarlandı.
Birikimler karşılığı kredi
1 Temmuz 2024 tarihinden itibaren hem gönüllü BES hem de OKS tarafındaki sözleşmeler, bankalarda teminata kabul edilerek, kredi kullanmak mümkün olabilecek. Böylece hem katılımcının birikimleri teminat için kurulan özel fonlar aracılığıyla sistem içinde kalmaya ve değerlenmeye devam edecek, hem de katılımcı bankadan uygun faizlerle kredi kullanabilecek. Dolayısıyla ödenen kredi faizinin bir kısmı bu fonlardan elde edilen getirilerle karşılanmış olacak, katılımcı birikimlerini alarak sistemden ayrılmak zorunda kalmayacak ve sistemdeki kazanılmış haklarını korumaya devam edecek. Bu uygulama katılımcıların acil ihtiyaçlarının giderilmesini sağlayacak ama aynı zamanda BES’teki birikimler de sistemde değerlenmeye devam edecek. Özellikle sistemin avantajlarından faydalanmak için çok önemli olan ‘başlangıç tarihinden kaynaklanan’ haklar korunacak.
Kısmı ödeme hakkı
Yine 1 Temmuz 2024 tarihinde uygulamaya başlayacak olan kısmi ödeme hakkı, katılımcıların belli koşullarla sistemdeki birikimlerinden faydalanmasını amaçlıyor. Nedir bunlar? Başta afet durumları olmak üzere, evlilik, konut alımı ve üniversite eğitimi nedeniyle BES’teki birikimlerden çekim yapılabilecek. Ayrıca afet durumu hariç olmak üzere bu haktan faydalanmak üzere sistemde en az 5 yıl tamamlamış olmak ve en az beş aylık brüt asgari ücret tutarında bir katkı payı ödemek gerekiyor.
UYGULAMALARIN FARKLARI
1- Gönüllü BES tarafındaki sözleşmeler her iki uygulamadan da faydalanabilirken, OKS tarafındaki birikimler karşılığında bankalardan kredi kullanılabilecek ama OKS sözleşmesi olan çalışanlar, kısmi ödeme hakkından faydalanamayacak.
2- Kısmi ödemede devlet katkılarının da bir kısmı kullanılabilecek. Ama birikimler karşılığında kredi kullanırken katılımcı sadece kendi birikimlerini teminata verebilecek, devlet katkılarını kullanamayacak.
3- Birikimler karşılığında kredi kullanırken herhangi bir koşul aranmıyor. Sadece kredi tutarının en az %20 fazlasının teminata alınması gerekiyor. Hâlbuki kısmi ödemede katılımcının sistemde en az beş yılı tamamlaması ve en az 5 brüt asgari ücret tutarında katkı payı ödemiş olması gerekiyor.
4- Kısmi ödeme almak için sistemden an az 3 yıl ayrılmayacağına dair taahhütte (eğitim için 4 yıl) bulunmak gerekiyor. Birikimler karşılığında kredi kullanırken ise taahhüt istenmiyor ama kredi borcu kapanana kadar katılımcının sistemden çıkışına da izin verilmiyor.
5- Katılımcı doğal afet, evlilik, konut ve eğitim nedenleriyle birer kez talepte bulunabiliyor. Her beş yılda bir, farklı bir nedenle kısmi ödeme alınabiliyor. Hâlbuki BES birikimleri karşılığında kredi kullanabilmek için herhangi bir bekleme süresine gerek yok. Katılımcı kredi borcunu kapattıktan sonra tekrar BES birikimlerini teminat göstererek kredi kullanabilir.
6- Kısmi ödeme hakkının kullanımı sistem dışına para çıkması anlamına gelirken, birikimler karşılığında kredi kullanımında teminattaki birikimler, sistem içinde kalarak değerlenmeye devam ediyor.
UYGULAMALARIN BENZERLİKLERİ
1- Hem BES birikimleri karşılığında kredi kullanımı uygulaması hem de kısmi ödeme uygulamasının hedefi katılımcıyı sistemde daha uzun süre tutmak.
2- Gerek BES birikimleri karşılığında kredi kullanımı, gerekse de kısmi ödeme hakkının kullanımında üzerinde haciz ve rehin olan sözleşmeler ile işveren grup emeklilik sözleşmeleri talepte bulunamayacak. BES birikimleri karşılığında kredi kullanılan sözleşme kısmi ödeme talebinde bulunamazken, kısmi ödeme talebinde bulunan sözleşmelerdeki birikimler, bankalarda teminat olarak gösterilemeyecek.
3- Her iki uygulama da katılımcıların tüketim ihtiyaçlarının karşılanması hedefini taşıyor. Dolayısıyla her iki uygulamanın yoğun kullanımında kamunun enflasyonla mücadelesine ket vurabilir.
4- Her iki uygulama da aşırı kullanımda bireysel emeklilik sisteminin büyüyememesi, güdük kalması, ekonomide beklenen faydaları sağlayamaması gibi sonuçlar doğurabilir.
Zeynep Candan AKTAŞ
This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.
https://www.ekonomim.com/kose-yazisi/beste-iki-yeni-uygulama-basliyor/752018
Vergi Taslağının Son Hali!
EKONOMİ yazarı Abdullah Tolu, iş dünyasının görüşüne sunulan Torba Yasa teklifinin ayrıntılarına ulaştı. Görüşlerin değerlendirilmesinin ardından son şekli alacak olan teklif ilk kabine toplantısında ele alınacak ve ardından TBMM’ye sevk edilecek.
Vergi düzenlemelerine ilişkin olarak hazırlanan Torba Yasa teklifi iş dünyası temsilcileri ile paylaşıldı ve görüşlerine başvuruldu. İş dünyasına sunulan Torba Yasa teklifinde asgari vergi düzenlemeleri öne çıkıyor. Türkiye’deki şirketlere Asgari Kurumlar Vergisi geliyor. Kurumlar Vergisi; indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancının %10’u olarak hesaplanan asgari vergiden veya beyan edilen hasılatın %2’si matrah kabul edilerek %10 olarak hesaplanan asgari verginin yüksek olanından az olamayacak.
Bilanço ve işletme hesabı esasına göre defter tutan ticari kazanç mükellefl eri ile serbest meslek kazançlarına ise Asgari Gelir Vergisi geliyor. Ticari ve serbest meslek mükellefl erinin yıllık beyannamelerinde beyan ettikleri vergiye tabi kazançlarının hasılatlarının %5’inden az olması halinde, aradaki fark üzerinden tarifeye göre vergi hesaplanacak.
Doktor, avukat, diş hekimi vb. Serbest meslek kazancı elde edenlerden hasılat kontrolü ve beyanları ile hasılat kontrolleri sırasında elde edilen verilere göre tespit edilen kazançları arasında %20 ’den fazla fark bulunması halinde izah istenecek ve izahı yeterli görülmeyenlere hasılat tespitlerine göre belirlenen kazanç üzerinden tarhiyat yapılacak.
Çok uluslu şirketlere Küresel Asgari Kurumlar Vergisi uygulanacak. Verginin oranı yüzde 15 olarak belirlendi.
Gayrimenkullerle ilgili birçok düzenleme çıkarıldı
Gayrimenkullerle ilgili birçok öneri teklifte yer bulmadığı gözlendi. Buna göre gayrimenkullerde 5 yıl elde bulundurma ile ilgili düzenleme teklifte yer almayacak. Konut kira istisnasının kaldırılmasına ilişkin düzenleme de aynı şekilde teklife giremedi. Tekliften çıkarılan bir başka öneri de tapuda gerçek bedele geçiş oldu.
Borsa kazanç vergisi sonbahara bırakıldı
Borsa kazançlarının vergilendirilmesi ve borsa işlem vergisi tekliften çıkarıldı, sonbaharda gündeme gelecek Torba Yasa’da yer alacak. Ancak GYO ve GYF’lere kurumlar vergisi istisnasının devamı için %50 temettü dağıtma zorunluluğu getiriliyor. Hisse senetlerinde elde tutma süresi 2 yıldan 5 yıla çıkarılıyor, ortaklık paylarının satışı da bu kapsama alınıyor. İştirak hissesi satış kazancı istisnası ve KDV istisnası kaldırılıyor. Müktesep haklar korunacak ancak KDV istisna oranı yüzde 75’ten yüzde 25’e indirilecek. İştirak hissesi kısmi bölünme kapsamından da çıkarılacak. Birleşme, devir ve bölünme işlemlerinde devreden KDV ve iade hakkı, zamanaşımına bağlı olmaksızın vergi incelemesi sonucuna göre yeni şirket tarafından indirilebilecek. İndirilecek KDV’nin 5 takvim yılı süresince indirim yoluyla giderilememesi halinde, bu süre sonunda kayıtlardan çıkarılarak yapılacak vergi incelemesi ile gelir veya kurumlar vergisinin tespitinde gider olarak dikkate alınacak. Torbada kripto varlıkların vergilendirilmesine yönelik de düzenleme yer alacak.
Serbest bölgeye istisnası ihracatla sınırlı olacak
Serbest bölge kazanç istisnasının kapsamı daraltılıyor. İstisnanın serbest bölgelerde faaliyet gösteren şirketlerin münhasıran ihracattan elde ettikleri kazançlarla sınırlanması öngörülüyor. YİD ve KÖİ proje kazançlarının kurumlar vergisi oranı da 5 puan artırılarak yüzde 25’ten yüzde 30’a çıkarılıyor. Yurt dışı çıkış harcı tutarı artırılıyor, harç tutarının her yıl yeniden değerleme oranında artırılması için düzenleme yapılıyor. Malûl ve engellilerin araç alımlarındaki ÖTV istisnasının süresi 5 yıldan 10 yıla çıkarılıyor. İstisna kapsamında alınan araçların, veraset yoluyla intikali veya ilk iktisap tarihinden itibaren on yıl içerisinde satılması halinde, zamanında alınmayan vergilerin mirasçılardan ya da istisnadan yararlananlardan alınması ve her sene yeniden değerleme oranında artan tutarın (araç satış bedelinin), yeniden değerleme oranının yarısı kadar artırılması öngörülüyor.
Uzlaşma ceza ile sınırlı
Uzlaşmada vergi aslı uzlaşma kapsamından çıkarılıyor, sadece cezalarda uzlaşma olacak. Kurumlar Vergisinde tevkifat yoluyla vergilemenin kapsamı genişletiliyor. E-ticaret platformları aracılığıyla gerçekleşen satışlardan %15 tevkifat yapılması, KDV’de kısmi tevkifat uygulanan işlemlerden kurumlar vergisi tevkifatı yapılması gündemde. Kamuoyunda “nerden buldun” olarak değerlendirilen “özel gider harcama bildirimi” tekliften çıkarıldı.
Özel usülsüzlük cezaları can yakacak
- Kayıt dışı faaliyet gösterene artırımlı ceza geliyor. Verginin 1 katı olarak kesilecek cezalarda 1,5 kat; verginin 3 katı olarak kesilen cezalarda 4,5 kat olarak uygulanacak.
- Başkasına ait pos cihazını kullanana her bir tespit için bilanço esasına göre defter tutanlara 90 bin, işletme hesabında defter tutanlara 45 bin TL ceza kesilecek.
- Başkalarının IBAN’ını kullanan ve kullandırana asgari 30 bin TL, azami 20 milyon TL olmak üzere işleme konu tutarın %10’u nispetinde, ayrı ayrı özel usulsüzlük cezası kesilecek.
- Fatura düzenlemeyenlere 1. tespitte asgari 30 bin TL olmak üzere faturaya yazılması gereken meblağın %30’u oranında özel usulsüzlük cezası kesilecek. Bu şekilde kesilen cezaların toplamı 1 yılda 10 milyon TL’yi aşamayacak.
- Vergi Usul Kanunundaki belgeler yerine başka belge düzenleyenlere asgari 20 bin TL olmak üzere fatura tutarının yüzde 20’si oranında özel usulsüzlük cezası kesilecek. 1 yılda kesilecek cezaların toplamı 10 milyon TL’yi aşamayacak.
- Ödemelerde banka ve finas kurumu zorunluluğuna uymayanlara 25 bin TL’den az olmamak üzere ödeme tutarının yüzde 10’u oranında özel usulsüzlük cezası kesilecek.
- Kira ödemelerinin elden yapıldığının tespit edilmesi halinde, 6 bin 500 TL’den az olmamak üzere kira bedelinin yüzde 10’u oranında ceza kesilecek. 1 yılda kesilecek cezaların toplamı 20 milyon TL’yi aşamayacak.
7518 sayılı Sermaye Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ( Kripto Varlıklar) Resmi Gazetede Yayımlandı
02 Temmuz 2024 Tarihli Resmi Gazete
Sayı: 32590
Kanun No: 7518
Kabul Tarihi: 26/06/2024
MADDE 1- 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 3 üncü maddesine aşağıdaki bentler eklenmiştir.
“aa) Cüzdan: Kripto varlıkların transfer edilebilmesini ve bu varlıkların ya da bu varlıklara ilişkin özel ve açık anahtarların çevrim içi veya çevrim dışı olarak depolanmasını sağlayan yazılım, donanım, sistem ya da uygulamaları,
bb) Kripto varlık: Dağıtık defter teknolojisi veya benzer bir teknoloji kullanılarak elektronik olarak oluşturulup saklanabilen, dijital ağlar üzerinden dağıtımı yapılan ve değer veya hak ifade edebilen gayri maddi varlıkları,
cc) Kripto varlık hizmet sağlayıcı: Platformları, kripto varlık saklama hizmeti sağlayan kuruluşları ve bu Kanuna dayanılarak yapılacak düzenlemelerde kripto varlıkların ilk satış ya da dağıtımı dâhil olmak üzere kripto varlıklarla ilgili olarak hizmet sağlamak üzere belirlenmiş diğer kuruluşları,
çç) Kripto varlık saklama hizmeti: Platform müşterilerinin kripto varlıklarının veya bu varlıklara ilişkin cüzdandan transfer hakkı sağlayan özel anahtarların saklanmasını, yönetimini veya Kurulca belirlenecek diğer saklama hizmetlerini,
dd) Platform: Kripto varlık alım satım, ilk satış ya da dağıtım, takas, transfer, bunların gerektirdiği saklama ve belirlenebilecek diğer işlemlerin bir veya daha fazlasının gerçekleştirildiği kuruluşları,
ee) TÜBİTAK: Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunu,”
MADDE 2- 6362 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümleler eklenmiştir.
“Kurul, sermaye piyasası araçlarının bu madde hükümlerine göre kayden ihraç edilerek MKK tarafından izlenmesi yerine, kripto varlık olarak ihracına ve bunların oluşturulup saklandıkları kripto varlık hizmet sağlayıcıları tarafından sunulan elektronik ortam nezdinde kayden izlenmesine ilişkin esaslar belirleyebilir. Sermaye piyasası araçlarının kripto varlık olarak ihracı hâlinde; hakların izlenmesi, üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilmesi ve devredilmesinde, bunların oluşturulup saklandıkları elektronik ortamdaki kayıtlar esas alınır. Kurul, bu elektronik ortamdaki kayıtlarla MKK sistemi arasında entegrasyon sağlanmasını zorunlu tutabilir. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Kurul tarafından belirlenir.”
MADDE 3- 6362 sayılı Kanuna 35/A maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Kripto varlık hizmet sağlayıcıları ve kripto varlıklara ilişkin hükümler
MADDE 35/B- (1) Kripto varlık hizmet sağlayıcıların kurulabilmesi ve faaliyete başlaması için Kuruldan izin alınması zorunlu olup, bunlar münhasıran Kurulca belirlenecek faaliyetleri yerine getirir. Bunların kuruluşlarına ve faaliyete başlamalarına, ortaklarına, yöneticilerine, personeline, organizasyonuna, sermayelerine ve sermaye yeterliliğine, yükümlülüklerine, bilgi sistemleri ve teknolojik altyapılarına, pay devirlerine, yapabilecekleri faaliyetlere, faaliyetlerinin geçici veya sürekli olarak durdurulmasına ilişkin esaslar ile faaliyetleri sırasında uymaları gereken diğer ilke ve esaslar Kurul tarafından belirlenir. Pay devirlerinde Kurul izninin alınması zorunludur. Bu fıkra uyarınca yapılan düzenlemelere aykırı olarak gerçekleştirilen devirler pay defterine kaydolunmaz ve bu hükme aykırı olarak pay defterine yapılan kayıtlar hükümsüzdür.
(2) Kripto varlık hizmet sağlayıcıları, sistemlerinin güvenli bir şekilde yönetilebilmesi için gerekli düzenlemeleri yapmak, önlemleri almak ve gerekli iç kontrol birim ve sistemlerini oluşturmakla yükümlüdür. Kripto varlık hizmet sağlayıcıların kuruluşlarına ve/veya faaliyete başlamalarına Kurulca izin verilebilmesi için bilgi sistemleri ve teknolojik altyapıları konularında TÜBİTAK’ın belirleyeceği kriterlere uygunluk aranır.
(3) a) Kripto varlık hizmet sağlayıcılarının ortaklarının;
1) 2004 sayılı Kanun veya diğer mevzuat hükümlerine göre müflis olmaması, konkordato ilan etmiş olmaması, uzlaşma suretiyle yeniden yapılandırma başvurusunun tasdik edilmiş olmaması ya da hakkında iflasın ertelenmesi kararı verilmiş olmaması,
2) Tasfiyeye tabi tutulan bankerler ile iradi tasfiye haricinde faaliyet izni iptal edilmiş faktoring, finansal kiralama, finansman, tasarruf finansman, varlık yönetim, sigorta, reasürans, emeklilik şirketleri ve ödeme sistemi işleticileri, ödeme hizmeti sağlayıcıları ile para ve sermaye piyasalarında faaliyet gösteren kurumlarda doğrudan veya dolaylı olarak yüzde on veya daha fazla paya sahip olmaması veya kontrolü elinde bulundurmaması,
3) Taksirli suçlar hariç olmak üzere affa uğramış olsalar bile mülga 1/3/1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanunu, 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu veya diğer kanunlar uyarınca basit veya nitelikli zimmet, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlar ile istimal ve istihlâk kaçakçılığı dışında kalan kaçakçılık suçlarından, resmî ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, bilişim sistemini engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçlarından, terörizmin finansmanı ve 27/12/2020 tarihli ve 7262 sayılı Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanunun 5 inci maddesinde sayılan suçlardan veya Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlar ile egemenlik alametlerine ve organlarının saygınlığına karşı suçlardan, Devletin güvenliğine karşı suçlardan, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine ve milli savunmaya karşı suçlardan, Devlet sırlarını açığa vurma suçu ile Devlet sırlarına karşı suçlardan ve casusluktan, yabancı devletlerle olan ilişkilere karşı suçlardan, 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki suçlardan, vergi kaçakçılığı suçlarından veya bu suçlara iştirakten hükümlü bulunmaması, kasten işlenen bir suçtan dolayı beş yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına mahkûm olmaması ya da bu Kanunda yazılı suçlardan kesinleşmiş mahkûmiyetinin bulunmaması,
4) Kanunun 101 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca işlem yasaklı olmaması,
5) Gerekli mali güç ve işin gerektirdiği dürüstlük ve itibara sahip bulunması,
6) Ortaklık yapısının şeffaf ve açık olması,
şarttır.
b) Yönetim kurulu üyelerinin ve yönetim kurulu üyesi olmaksızın kripto varlık hizmet sağlayıcıyı temsile yetkili kişilerin bu fıkranın (a) bendinde yer alan mali güç şartı hariç ortaklar için öngörülen şartları taşımaları zorunludur.
c) Kripto varlık hizmet sağlayıcının dağıtılabilir kârının yarısından fazlasını tek başına alma hakkını haiz olan veya şirket esas sözleşmesi uyarınca yönetim kurulunda üye sayısının yarısından fazlasını seçme veya aday gösterme şeklinde temsil edilme hakkına sahip olan gerçek kişilerin (a) bendinde yer alan şartları taşımaları zorunludur.
ç) Kripto varlık hizmet sağlayıcının tüzel kişi kurucu ortaklarının sermayesinin veya oy haklarının doğrudan veya dolaylı olarak yüzde on veya daha fazlasını temsil eden payları ile bu oranın altında olsa dahi yönetim kurulunda temsil edilme hakkı veren imtiyazlı paylarına sahip ortaklarının da (a) bendinde yer alan şartları taşımaları zorunludur. Kuruluştan sonraki ortaklık yapısı değişikliklerinde, kripto varlık hizmet sağlayıcının sermayesinin veya oy haklarının doğrudan veya dolaylı olarak yüzde on veya daha fazlasını temsil eden payları ile bu oranın altında olsa dahi yönetim kurulunda temsil edilme hakkı veren imtiyazlı paylarına sahip tüzel kişi ortaklarının, sermayesinin veya oy haklarının doğrudan veya dolaylı olarak yüzde on veya daha fazlasını temsil eden payları ile bu oranın altında olsa dahi yönetim kurulunda temsil edilme hakkı veren imtiyazlı paylarına sahip ortaklarının da (a) bendinde yer alan şartları taşımaları zorunludur.
d) Kripto varlık hizmet sağlayıcının sermayesinin veya oy haklarının doğrudan veya dolaylı olarak yüzde on veya daha fazlasını temsil eden payları ile bu oranın altında olsa dahi yönetim kurulunda temsil edilme hakkı veren imtiyazlı paylarına sahip gerçek ve tüzel kişi ortakları ile (ç) bendinde belirtilen ortakların, (a) bendinin (5) numaralı alt bendi hariç olmak üzere, (a) bendinde belirtilen nitelikleri kaybetmeleri hâlinde, sahip oldukları payları (a) bendinde belirtilen şartları sağlayan kişilere altı ay içinde devretmeleri gerekir. Söz konusu süre içinde devredilecek paylara düşen oy haklarının kimlerce ve nasıl kullanılacağı Kurul tarafından belirlenir.
(4) Platformlar üzerinden kripto varlıkların alınıp satılmasına ve ilk satış ya da dağıtımının yapılmasına; kripto varlıkların takasına, transferine ve saklanmasına ilişkin usul ve esaslar Kurul tarafından düzenlenir.
(5) Kripto varlık hizmet sağlayıcıları bu Kanunda atıf yapılan hükümler dışında bu Kanunun diğer hükümlerine tabi değildir. Bu madde ile 35/C ve 99/B maddelerinde düzenlenip açıklık bulunmayan ya da uygulamanın yönlendirilmesi gereken hususlarda bu Kanunun 128 inci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında Kurul düzenleyici işlemler tesis ederek ve özel nitelikli kararlar alarak uygulamayı düzenlemeye ve yönlendirmeye yetkilidir. Bu madde ile 35/C ve 99/B maddeleri uyarınca Kurulca bankalara yükümlülük getirecek düzenlemeler için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun görüşü alınır.
(6) Sermaye piyasası araçlarına özgü haklar sağlayan kripto varlıklara ilişkin olarak düzenleyici işlemler tesis etmek, özel ve genel nitelikte kararlar almak ve tedbir ve yaptırım uygulamak konusunda Kurul yetkilidir. Kurul, sermaye piyasası araçlarına özgü haklar sağlayan kripto varlıklar dışında, dağıtık defter teknolojisinin veya benzer bir teknolojik altyapının geliştirilmesi suretiyle oluşturulan, değeri bu teknolojiden ayrıştırılamayan nitelikte olan kripto varlıkların satış ya da dağıtımının, Kanunun sermaye piyasası araçlarıyla ilgili hükümlerine tabi olmaksızın platformlar nezdinde yapılabilmesi konusunda esaslar belirleyebilir. Bu esaslara tabi olacak kripto varlıkları belirleme aşamasında teknik kriterler açısından değerlendirme yapmak üzere TÜBİTAK’tan ya da bakanlıklara bağlı, ilgili, ilişkili kurum ve kuruluşlar ile diğer kamu kurumlarından teknik rapor isteyebilir. Bu kapsamda bir kripto varlığın teknolojik özelliklerinin uygun görülmesi ve bunların satış ya da dağıtımına izin verilmesi bunların kamuca tekeffülü anlamına gelmez. Bu kripto varlıkların satış ya da dağıtımının yapılması suretiyle halktan para toplayanlar ile bunlara fon sağlayanlar arasındaki ilişkiler genel hükümlere tabidir. Bu işlemler sırasında Kurulca belirlenecek şekilde hazırlanan ve ilan edilen her türlü bilgilendirme dokümanını imzalayan gerçek ve tüzel kişiler bu dokümanlarda yer alan yanlış, yanıltıcı veya eksik bilgilerden kaynaklanan zararlardan müteselsilen sorumludur.
(7) Kurum ve kuruluşların, kripto varlıklara ilişkin diğer mevzuattan kaynaklanan görev ve yetkileri saklıdır.
(8) Bu maddenin altıncı fıkrasında belirtilen nitelikteki kripto varlıklar ile 35/C maddesinin ikinci fıkrasındaki esaslar dâhilinde platformlarda işlem gören kripto varlıklar dışındaki kripto varlıklara bu Kanun uygulanmaz.
(9) Kripto varlıklarla yapılan her türlü işleme ilişkin 20/2/1930 tarihli ve 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ve ilgili mevzuat hükümleri saklıdır.
(10) Kripto varlıkları konu edinen rehin sözleşmelerine, 20/10/2016 tarihli ve 6750 sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu uygulanmaz.”
MADDE 4- 6362 sayılı Kanuna 35/A maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Kripto varlık hizmet sağlayıcıların faaliyetlerine ve kripto varlıkların transfer ve saklanmasına ilişkin esaslar
MADDE 35/C- (1) Kripto varlık hizmet sağlayıcıları ile bunlarda işlem yapmak isteyen müşteriler arasında imzalanan sözleşmeler, yazılı şekilde veya uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle mesafeli olarak ya da mesafeli olsun olmasın Kurulun yazılı şeklin yerine geçebileceğini belirlediği ve bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı üzerinden gerçekleştirilecek ve müşteri kimliğinin doğrulanmasına imkân verecek yöntemler yoluyla kurulabilir ve buna ilişkin usul ve esaslar Kurul tarafından belirlenir. Kurul, kripto varlık hizmet sağlayıcılarla müşterileri arasında sözleşmelerin düzenlenmesine, kapsamına, değiştirilmesine, ücret ve masraflara, sözleşmenin sona ermesine ve feshine ve bu sözleşmelerin içeriğinde yer alması gereken asgari hususlara ilişkin belirlemeler yapabilir. Kripto varlık hizmet sağlayıcıların müşterilerine karşı sorumluluğunu ortadan kaldıran veya sınırlandıran her türlü sözleşme şartı geçersizdir. Platformlar müşterilerinin işlemlerine ilişkin itirazlarını ve şikayetlerini etkin şekilde çözecek dâhili mekanizmalar kurmakla yükümlüdür. Kripto varlık hizmet sağlayıcıları müşterilerin kimliklerini, 11/10/2006 tarihli ve 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri kapsamında tespit etmekle yükümlüdür.
(2) Platformlarca kendi nezdlerinde işlem görecek veya ilk satış ya da dağıtımı yapılacak kripto varlıkların belirlenmesine ve bunların işlem görmesinin sonlandırılmasına ilişkin yazılı listeleme prosedürü oluşturulması zorunlu olup, bu konuda Kurul tarafından ilke ve esaslar düzenlenebilir. Belirlenecek ilke ve esaslarda, TÜBİTAK’ın ya da gerekli görülen diğer kurum ve kuruluşların görüşü alınarak kripto varlıkların teknolojik özelliklerine ilişkin teknik kriterlere yer verilebilir. Bir kripto varlığın platformlarca listelenmiş olması bunların kamuca tekeffülü anlamına gelmez.
(3) Platformlarda fiyatlar serbestçe oluşur. Kurulca yurt dışı piyasalarda yaygın olarak işlem gördüğü değerlendirilen ve fiyatı yurt dışı piyasalarda da oluşan kripto varlıklara ilişkin işlemler hariç olmak üzere, platformlarda gerçekleştirilen makul ve ekonomik bir gerekçeyle açıklanamayan ve platform nezdindeki işlemlerin güven, açıklık ve istikrar içinde çalışmasını bozacak nitelikteki eylem ve işlemlere ilişkin bu Kanunun 104 üncü maddesi hükümleri uygulanır. Platformlar işlemlerin güvenilir, şeffaf, etkin, istikrarlı, adil, dürüst ve rekabetçi bir şekilde gerçekleşmesinin sağlanması ve piyasa bozucu nitelikte eylem ve işlemlerin tespit edilmesi, önlenmesi ve tekrarlanmaması amacıyla emir ve işlem esaslarını belirler, bünyelerinde gerekli gözetim sistemini kurar ve her türlü önleyici tedbirleri alır. Platformlar nezdlerinde gerçekleştirilen piyasa bozucu nitelikte eylem ve işlemlere ilişkin olarak tespitleri yapmak, bu nitelikteki eylem ve işlemleri gerçekleştiren hesapların kısıtlanması, durdurulması ve kapatılması dâhil olmak üzere gerekli tedbirleri almak ve ulaşılan tespitleri rapora bağlayarak Kurula bildirmekle yükümlüdür.
(4) Platformlar ile bunların müşterileri arasındaki ilişkiler ve platformlarda gerçekleştirilen işlemler nedeniyle taraflar arasında oluşan uyuşmazlıklar genel hükümlere tabidir. Platformlara Kurul tarafından faaliyet izni verilmiş olması, işlemlerin kamunun güvencesi altında olduğu anlamına gelmez. Kripto varlıklar bu Kanunun 82 nci maddesinde düzenlenen yatırımcı tazmin hükümlerine tabi değildir.
(5) Müşterilerin kripto varlık transferlerinin gerçekleştirildiği cüzdanlara ve fon transferlerinin gerçekleştirildiği hesaplara ilişkin kayıtlar kripto varlık hizmet sağlayıcıları tarafından güvenli, erişilebilir ve takip edilebilir şekilde tutulur. Tüm işlem kayıtlarının bütünlüğü, doğruluğu ve gizliliği sağlanır. Müşterilerin kripto varlık transfer işlemlerinde Kurul ve Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı tarafından yapılan düzenlemelere uyulur. Bu düzenlemelerde transfer mesajlarında gönderici ve alıcıya ilişkin olarak yer alması öngörülen bilgi ve veriler kripto varlık hizmet sağlayıcıları tarafından yine düzenlemelerde belirlenen sürelerde güvenli bir şekilde gönderilir. Bu amaçla dağıtık defter teknolojisi, başkaca bağımsız bir mesajlaşma platformu veya uygulama ara yüzü gibi mesajlaşmaya imkân veren yazılım uygulamaları ve teknolojik araçlar kullanılabilir.
(6) Platformların müşterilerine ait kripto varlıkların müşterilerin kendi cüzdanlarında bulundurulması esastır. Müşterilerin kendi cüzdanlarında bulundurmayı tercih etmedikleri kripto varlıklara ilişkin saklama hizmetinin, Kurul tarafından yapılacak düzenleme uyarınca yetkilendirilmiş ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu tarafından uygun görülen bankalarca veya Kurulca kripto varlık saklama hizmeti sunma konusunda yetkilendirilmiş diğer kuruluşlarca sunulması ve müşterilere ait nakitlerin bankalarda tutulması zorunludur. Bankalar nezdinde saklanan kripto varlıklar ile müşterilere ait bu kapsamdaki nakitler 5411 sayılı Kanunun 63 üncü maddesinde düzenlenen mevduat ve katılım fonunun sigortalanması hükümlerine tabi değildir. Kurul, her bir kripto varlık için veya bunların dayandığı teknolojik özellikler ya da kripto varlıkların nitelik ve nicelikleri kapsamında saklama konusunda ayrı esaslar belirlemeye yetkilidir.
(7) Müşterilere ait nakit ve kripto varlıklar, kripto varlık hizmet sağlayıcıların mal varlığından ayrı olup, kayıtlar da bu hükme uygun olarak tutulur. Müşterilerin her ne suretle olursa olsun kripto varlık hizmet sağlayıcıları nezdinde bulunan nakit ve kripto varlıkları, kripto varlık hizmet sağlayıcılarının borçları nedeniyle, kripto varlık hizmet sağlayıcılarının mal varlığı ise müşterilerin borçları nedeniyle kamu alacakları için olsa dahi haczedilemez, rehnedilemez, iflas masasına dâhil edilemez ve üzerlerine ihtiyati tedbir konulamaz. Kripto varlık hizmet sağlayıcıları tarafından müşteri nakitlerinin bankalarda tutulmasına ilişkin olarak bu Kanunun 46 ncı maddesinin yedinci ve sekizinci fıkraları kripto varlık hizmet sağlayıcıları bakımından da uygulanır.
(8) Kripto varlıklara yönelik yatırım danışmanlığı ve portföy yöneticiliği yapılmasına ilişkin usul ve esaslar Kurulca belirlenir.
(9) Kripto varlık hizmet sağlayıcıları yayın, ilan, reklam ve duyurular ile her türlü ticari iletişimle ilgili olarak Kurulca belirlenen esaslara uyar.
(10) Kripto varlık hizmet sağlayıcılara icra edecekleri faaliyetleri gösteren yetki belgesi verilir. Bankalar için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun uygun görüşü aranır.”
MADDE 5- 6362 sayılı Kanunun 46 ncı maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“(7) Bankalar nezdinde tutulmakta olan müşteri nakitlerinin ilgili yatırım kuruluşu müşterileri için açılacak olan münferit hesap veya hesaplarda, yatırım kuruluşunun kendi nakit varlığından ayrı olarak izlenmesi esastır. Müşteri hesaplarının bankalarda nemalandırılmasına ilişkin esaslar Kurulca belirlenir. Müşteri hesapları kredi teminatı olarak gösterilemez, bu hesaplar üzerinde yatırım kuruluşu lehine blokaj, rehin ve benzeri takyidat tesis edilemez. Bankaların bu kapsamdaki sorumluluğu yatırım kuruluşlarınca yapılan bildirimlerle sınırlıdır. Bu hesaplarda bakiyesi yer alan müşterilerle ilgili tedbir, haciz ve benzeri her türlü idari ve adli talepler münhasıran ilgili yatırım kuruluşuna bildirilir ve yatırım kuruluşu tarafından yerine getirilir.
(8) Yatırım kuruluşlarınca müşteri nakitleri için bankalar nezdinde açılan hesaplar banka muhasebesinde ayrı bir hesapta izlenir. Bankalar yatırım kuruluşu müşteri nakitlerinin kaydedildiği hesaplara ilişkin olarak Kurulca belirlenen şekilde ve sıklıkta Kurula bildirim yapmak zorundadır. Bu yükümlülük Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından Kurula tahsis edilen bir sistem yoluyla da yerine getirilebilir.”
MADDE 6- 6362 sayılı Kanunun 74 üncü maddesinin birinci fıkrasına “sermaye piyasalarında faaliyet gösteren kurumlardan Kurulca uygun görülenler” ibaresinden sonra gelmek üzere “ile kitle fonlama platformları ve kripto varlık hizmet sağlayıcıları” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 7- 6362 sayılı Kanunun 99 uncu maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde ve dördüncü fıkrasında yer alan “Kurulun başvurusu üzerine Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, ilgili internet sitesine erişimi engeller” ibaresi “internet aracılığıyla yapılan yayınlarla ilgili olarak içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine Kurul tarafından karar verilir. Karar uygulanmak üzere Erişim Sağlayıcıları Birliğine gönderilir” şeklinde değiştirilmiştir.
“(3) İzinsiz sermaye piyasası faaliyetlerinin, internet aracılığı ile yürütüldüğü tespit edildiğinde; internet aracılığıyla yapılan yayınlarla ilgili olarak içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine Kurul tarafından karar verilir. Karar uygulanmak üzere Erişim Sağlayıcıları Birliğine gönderilir.”
MADDE 8- 6362 sayılı Kanuna 99 uncu maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Kripto varlık hizmet sağlayıcıların faaliyetlerinde uygulanacak tedbirler
MADDE 99/A- (1) Kripto varlık hizmet sağlayıcıların hukuka aykırı faaliyet ve işlemlerinde uygulanacak tedbirler için bu Kanunun 96 ncı maddesi; izinsiz kripto varlık hizmet sağlayıcılığı faaliyetinde uygulanacak tedbirler için bu Kanunun 99 uncu maddesi; izinsiz kripto varlık hizmet sağlayıcılığı faaliyetinde bulunanların ilan, reklam ve açıklamaları ile her türlü ticari iletişimlerine ilişkin olarak bu Kanunun 100 üncü maddesinin birinci fıkrası hükümleri uygulanır. Yurt dışında yerleşik platformlar tarafından Türkiye’de yerleşik kişilere yönelik faaliyette bulunulması ya da Kurulca yapılacak düzenlemeler kapsamında kripto varlıklara ilişkin yasaklanmış bir faaliyetin Türkiye’de yerleşik kişilere sunulması da izinsiz kripto varlık hizmet sağlayıcılığı sayılır. Yurt dışında yerleşik platformlar tarafından Türkiye’de iş yeri açılması, Türkçe internet sitesi oluşturulması, sunulan kripto varlık hizmetlerine ilişkin olarak doğrudan ve/veya Türkiye’de yerleşik kişi ya da kurumlar aracılığıyla tanıtım ve pazarlama faaliyetlerinde bulunulması durumlarından herhangi birinin varlığı hâlinde faaliyetlerin Türkiye’de yerleşik kişilere yönelik olduğu kabul edilir. Faaliyetlerin Türkiye’de yerleşik kişilere yönelik olduğunun tespitine ilişkin ilave kıstaslar Kurul tarafından belirlenebilir.
(2) Kurul, kripto varlık hizmet sağlayıcıların faaliyetlerinden kaynaklanan nakit ödeme ve kripto varlık teslim yükümlülüklerini yerine getiremediği veya kısa sürede yerine getiremeyeceği ya da bunlardan bağımsız olarak mali yapılarının ciddi surette zayıflamakta olduğu ya da mali durumunun taahhütlerini karşılayamayacak kadar zayıflamış olduğunun tespiti hâlinde, üç ayı geçmemek üzere verilecek uygun süre içinde mali yapılarının güçlendirilmesini istemeye ya da herhangi bir süre vermeksizin doğrudan kripto varlık hizmet sağlayıcılarının faaliyetlerini geçici olarak durdurmaya; faaliyet yetkilerini kaldırmaya; sorumluluğu tespit edilen yöneticilerin ve çalışanların imza yetkilerini sınırlamaya veya kaldırmaya yetkilidir. Bu fıkra uyarınca faaliyetleri geçici olarak durdurulan kripto varlık hizmet sağlayıcıları için bu Kanunun 97 nci maddesinin üçüncü fıkrası hükümleri uygulanır.
(3) Aşağıdaki hâllerde Kurul internet aracılığıyla yapılan yayınlarla ilgili olarak içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine karar verir. Karar uygulanmak üzere Erişim Sağlayıcıları Birliğine gönderilir.
a) Kurulca belirlenen esaslara ya da yasaklara aykırı olarak internet üzerinden ilan, reklam ve duyuru yapıldığına ilişkin bilgi edinilmesi
b) Kurulca belirlenen esaslara aykırı olarak kripto varlıklara yönelik yatırım danışmanlığı ve/veya portföy yöneticiliği yapıldığına ilişkin bilgi edinilmesi
c) İzin alınmaksızın kripto varlık hizmet sağlayıcılığı faaliyetinin internet aracılığıyla yapıldığının Kurulca tespit edilmesi
(4) Üçüncü fıkranın (a) bendi saklı kalmak kaydıyla, Kurulca belirlenen esaslara aykırı olarak internet dışındaki mecralardan ilan, reklam ve duyuru yapıldığının tespiti hâlinde, sorumluların ilgili mevzuat uyarınca ilan ve reklamları durdurulabilir, kanuna aykırı belgeleriyle, ilan ve reklamları toplatılabilir. Söz konusu işlemler mahallin en büyük mülkî idare amirinin bildirimi üzerine iş yeri açma ve çalışma ruhsatlarına ilişkin mevzuatta belirlenen yetkili idareler tarafından yerine getirilir.”
MADDE 9- 6362 sayılı Kanuna 99 uncu maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Kripto varlık hizmet sağlayıcıların denetimi ve uygulanacak yaptırımlar
MADDE 99/B- (1) Kripto varlık hizmet sağlayıcıların bu Kanuna ve ilgili mevzuata uygunluğunun denetimi konusunda Kanunun 88 inci, 89 uncu ve 90 ıncı maddeleri uygulanır. Kripto varlık hizmet sağlayıcıların bu Kanuna ve ilgili mevzuata uygunluğunun denetiminde Kanunun 88 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenen yetkiyi haiz olarak Kurul personeli ile birlikte denetim faaliyeti icra etmek ya da kendi düzenlemelerinin imkân verdiği şekilde denetim faaliyeti yürütenlere teknik destek verecek şekilde meslek personeli olma şartı aranmaksızın nezaret etmek üzere Kurulun talebi üzerine bakanlıklara bağlı, ilgili, ilişkili kurum ve kuruluşlar ile diğer kamu kurumlarından bu kurum ve kuruluşların onayı ile personel görevlendirilebilir. Bu Kanun uyarınca görevlendirilenler bakımından da Kanunun 89 uncu, 90 ıncı, 111 inci ve 113 üncü maddeleri uygulanır.
(2) Kripto varlık hizmet sağlayıcılarının mali denetimi ve bilgi sistemleri bağımsız denetimi Kurulca ilan edilen listede yer alan bağımsız denetim kuruluşlarınca yapılır. Bilgi sistemleri denetimine ilişkin ilave usul ve esaslar TÜBİTAK ya da gerekli görülen diğer kurum ve kuruluşların görüşü alınarak Kurulca belirlenir. Kurul personeli ve bu maddenin birinci fıkrası kapsamında görevlendirilen diğer personel, Kurulca belirlenecek program çerçevesinde yetkili kuruluşlar tarafından yapılacak bilgi sistemleri denetimlerinin her aşamasına, denetçi bağımsızlığı ilkesini zedelemeksizin izleyici sıfatı ile eşlik edebilir. Bu şekilde denetime katılanlar bağımsız denetim kuruluşlarının ulaştığı denetim sonuçlarıyla ilgili bir sorumluluk taşımaz ve yetkili kuruluşun bilgi birikimini şahsına veya bir başka yetkili kuruluşa çıkar sağlamak için kullanamaz.
(3) Kripto varlık hizmet sağlayıcılarının hukuka aykırı faaliyetleri ile nakit ödeme ve/veya kripto varlık teslim yükümlülüklerini yerine getirememesinden kaynaklanan zararlardan kripto varlık hizmet sağlayıcıları sorumludur. Zararın kripto varlık hizmet sağlayıcılarından tazmin edilememesi veya edilemeyeceğinin açıkça belli olması hâlinde; kripto varlık hizmet sağlayıcı mensupları kusurlarına ve durumun gereklerine göre zararlar kendilerine yükletilebildiği ölçüde sorumlu olup, şahsi sorumlulukla ilgili olarak bu Kanunun 110/B maddesi uygulanır.
(4) Kripto varlık hizmet sağlayıcıları bilişim sistemlerinin işletilmesi, her türlü siber saldırı, bilgi güvenliği ihlalleri gibi fiillerden veya personelin her türlü davranışından kaynaklanan kripto varlık kayıplarından 6098 sayılı Kanunun 71 inci maddesi kapsamında sorumludur. Kayıpların kripto varlık hizmet sağlayıcılarından tazmin edilememesi veya edilemeyeceğinin açıkça belli olması hâlinde; kripto varlık hizmet sağlayıcı mensupları kusurlarına ve durumun gereklerine göre kayıplar kendilerine yükletilebildiği ölçüde sorumlu olup, şahsi sorumlulukla ilgili olarak bu Kanunun 110/B maddesi hükümleri uygulanır. Kripto varlık hizmet sağlayıcıların kusuru olmaksızın sunulan hizmetlerde yaşanan kesintilerden kaynaklanan, geçici bir süre emir iletilememesi ya da işlem/transfer yapılamaması hâlleri ve benzeri hâllerde ortaya çıkan zararlar bu fıkra kapsamında değerlendirilmez.
(5) Kanunun 35/B ve 35/C maddelerine ya da Kurulca yapılacak düzenlemelere aykırı fiillerde bulunanlara bu Kanunun 103 üncü ve 105 inci maddeleri uyarınca idari para cezası uygulanır.
(6) Kripto varlık hizmet sağlayıcıları hakkında bu Kanunun 111 inci, 112 nci, 113 üncü ve 115 inci maddeleri uygulanır. Bu Kanunun 35/B maddesinin altıncı fıkrası kapsamında sermaye piyasası araçlarına özgü haklar sağlayan kripto varlıklar dışında Kurulca esasları belirlenmesi öngörülen kripto varlıkların bu Kanuna ve ilgili düzenlemelere aykırı şekilde satış ya da dağıtımının yapılması hâlinde Kanunun 91 inci ve 92 nci madde hükümlerinde öngörülen tedbirler uygulanabilir. Söz konusu aykırılıklarda Kanunun 109 uncu maddesinde öngörülen yaptırımlar uygulanır.
(7) Müşterilere ait nakit ve kripto varlıklara ilişkin tedbir, haciz ve benzeri her türlü idari ve adli talepler münhasıran kripto varlık hizmet sağlayıcıları tarafından yerine getirilir. Nakit ve kripto varlıkların bilişim sistemleri vasıtasıyla sorgulanması ve elektronik ortamda haczi hakkında 2004 sayılı Kanunun 78 inci maddesi uygulanır. 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip edilecek alacaklar için de bilişim sistemleri vasıtasıyla sorgulama yapılabilir ve elektronik ortamda haciz tatbik edilebilir. Müşterilere ait nakit ve kripto varlıklara adli makamlarca el konulması hâlinde, el konulan varlıkların Kurulca yetkilendirilmiş saklama hizmeti sağlayan kuruluşlar nezdinde oluşturulan cüzdanlarda muhafazası için gerekli tüm işlemler adli makamlarca tesis edilir.”
MADDE 10- 6362 sayılı Kanunun 101 inci maddesinin başlığı “Piyasa bozucu eylemler, bilgi suistimali ve piyasa dolandırıcılığı incelemelerinde uygulanacak tedbirler” şeklinde değiştirilmiş, birinci fıkrasına “Kurul,” ibaresinden sonra gelmek üzere “104 üncü,” ibaresi ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(3) Bu Kanunun 104 üncü, 106 ncı ve 107 nci maddeleri uyarınca gerçekleştirilen inceleme ve denetimler kapsamında, Kurulca internet aracılığıyla yapılan yayınlarla ilgili olarak içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine karar verilebilir. Bu durumda karar uygulanmak üzere Erişim Sağlayıcıları Birliğine gönderilir.”
MADDE 11- 6362 sayılı Kanunun 103 üncü maddesinin birinci fıkrasına “bu fıkranın birinci cümlesinde yer alan asgari miktardan az olmamak üzere” ibaresinden sonra gelmek üzere “aykırılık tarihinden önceki son” ibaresi ile fıkraya aşağıdaki cümle ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Tüzel kişiliğin niteliğine göre, brüt satış hasılatı ile vergi öncesi kârın belirlenmesine ilişkin usul ve esaslar Kurulca düzenlenir.”
“(9) Bu maddede ve Kanunun 104 üncü maddesinde belirtilen menfaat hesaplamalarında; kişinin menfaatin elde edilmesiyle bağlantılı işlemler ve faaliyetlerde ödediği komisyonlar, vergiler, kredi faizleri, danışmanlık ücretleri ve Kurulca benzer kapsamda olduğu değerlendirilen diğer maliyetler dikkate alınmaksızın ve elde edilen menfaatin nakde çevrilip çevrilmediğine bakılmaksızın hesaplama yapılır. Alım satım işlemleriyle ilgili olarak yapılacak menfaat hesaplamalarında dikkate alınacak fiyatlar, maliyet yöntemleri ile diğer hususlara ilişkin esaslar Kurulca belirlenir.”
MADDE 12- 6362 sayılı Kanuna 109 uncu maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“İzinsiz kripto varlık hizmet sağlayıcılığı faaliyeti
MADDE 109/A- (1) İzin almaksızın kripto varlık hizmet sağlayıcı olarak faaliyet yürüttüğü tespit edilen gerçek kişiler ve tüzel kişilerin yetkilileri üç yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin günden on bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılırlar.”
MADDE 13- 6362 sayılı Kanuna 110 uncu maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Kripto varlık hizmet sağlayıcılarda zimmet
MADDE 110/A- (1) Kripto varlık hizmet sağlayıcı görevi nedeniyle kendisine tevdi edilmiş olan veya koruma, saklama ve gözetimiyle yükümlü olduğu para veya para yerine geçen evrak veya senetleri, diğer malları veya kripto varlıkları kendisinin ya da başkasının zimmetine geçiren kripto varlık hizmet sağlayıcı yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile diğer mensupları, sekiz yıldan on dört yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacakları gibi kripto varlık hizmet sağlayıcının zararını tazmine mahkûm edilirler.
(2) Suçun, zimmetin açığa çıkmamasını sağlamaya yönelik hileli davranışlarla işlenmesi hâlinde faile on dört yıldan yirmi yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası verilir. Ancak, adli para cezasının miktarı kripto varlık hizmet sağlayıcının ve müşterilerinin uğradığı zararın üç katından az olamaz.
(3) Faaliyet izni kaldırılan bir kripto varlık hizmet sağlayıcının; hukuken veya fiilen yönetim veya kontrolünü elinde bulundurmuş olan gerçek kişi ortaklarının, kripto varlık hizmet sağlayıcının ya da müşterilerinin kaynaklarını, her ne suretle olursa olsun kripto varlık hizmet sağlayıcının emin bir şekilde çalışmasını tehlikeye düşürecek şekilde doğrudan veya dolaylı olarak kendilerinin veya başkalarının menfaatlerine kullandırmak suretiyle, kripto varlık hizmet sağlayıcıyı veya müşterilerini zarara uğratmaları zimmet olarak kabul edilir. Bu fiilleri işleyenler hakkında on iki yıldan yirmi iki yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur; ancak, adli para cezasının miktarı kripto varlık hizmet sağlayıcının ve müşterilerinin uğradığı zararın üç katından az olamaz. Ayrıca, meydana gelen zararın müteselsilen ödettirilmesine karar verilir.
(4) Soruşturma başlamadan önce, zimmete geçirilen para veya para yerine geçen evrak veya senetlerin, diğer malların veya kripto varlıkların aynen iade edilmesi veya uğranılan zararın tamamen tazmin edilmesi hâlinde, verilecek cezanın üçte ikisi indirilir.
(5) Kovuşturma başlamadan önce, zimmete geçirilen para veya para yerine geçen evrak veya senetlerin, diğer malların veya kripto varlıkların gönüllü olarak aynen iade edilmesi veya uğranılan zararın tamamen tazmin edilmesi hâlinde, verilecek cezanın yarısı indirilir. Bu durumun hükümden önce gerçekleşmesi hâlinde, verilecek cezanın üçte biri indirilir.
(6) Zimmet suçunun konusunu oluşturan para veya para yerine geçen evrak veya senetlerin veya diğer malların veya kripto varlıkların suçun işlendiği tarihteki değerinin azlığı nedeniyle verilecek ceza üçte birden yarıya kadar indirilir.
(7) Bu maddenin uygulanmasında kontrol, 5411 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinde tanımlanan kontrolü ifade eder.”
MADDE 14- 6362 sayılı Kanuna 110 uncu maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Kripto varlıklara ilişkin şahsi sorumluluk
MADDE 110/B- (1) Kripto varlık hizmet sağlayıcının bu Kanunun 110/A maddesi kapsamında zimmet sayılan karar ve işlemler gerçekleştirdiği tespit edilen yönetim kurulu başkan ve üyeleri, diğer mensupları, hukuken veya fiilen yönetim veya kontrolünü elinde bulundurmuş olan gerçek kişi ortaklarının müşterilere verdikleri zararla sınırlı olarak zimmete geçirildiği tespit edilen tutardan öncelikli olarak karşılanmasını sağlamak amacıyla şahsi sorumlulukları yoluna gidilerek, Kurulun talebi üzerine doğrudan şahsen iflaslarına mahkemece karar verilebilir. Bu karar ve işlemler, üçüncü kişilere menfaat temini amacıyla yapıldığı takdirde, menfaat temin eden kişiler hakkında da temin ettikleri menfaat üzerinden uygulanır. Haklarında şahsi iflas kararı verilenlerin aktiflerinden nakit olanlar doğrudan doğruya, olmayanlar ise paraya çevrilmek suretiyle, müşterilerin zararlarının ödenmesinde kullanılır. Aktiflerden öncelikle müşteri zararları ödenir. Müşteri zararlarının tamamının karşılanamaması hâlinde garameten ödeme yapılır. Müşteri zararları tamamen karşılandıktan sonra artan kısım haklarında şahsi iflas kararı verilenlere iade edilir. Bu madde hükmüne göre iflası istenenler hakkında mahkemece 2004 sayılı Kanunun 257 nci ve izleyen maddeleri hükümleri uygulanır.”
MADDE 15- 6362 sayılı Kanuna 115 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Kripto varlıkların zimmet suçuna özel soruşturma usulü
MADDE 115/A- (1) Bu Kanunun 110/A maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen suçtan dolayı soruşturma ve kovuşturmalar Kurulun yazılı bildirimi üzerine veya gecikmesinde sakınca görülen hâllerde resen Cumhuriyet savcılarınca yapılır ve Kurul haberdar edilir. Başvuru üzerine kamu davası açılması hâlinde iddianamenin kabulü ile birlikte, bir örneği Kurula tebliğ edilir ve Kurul aynı zamanda katılan sıfatını kazanır.
(2) Bu maddenin birinci fıkrası uyarınca başlatılan soruşturmalar neticesinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verilirse, bu karar ilgisine göre Kurula ve soruşturmanın tarafı ilgililere tebliğ edilir. Kurul ve ilgililer kendisine tebliğ edilen bu kararlara karşı 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa göre itiraza yetkilidir. Kamu davası açılması hâlinde, iddianamenin bir örneği Kurula tebliğ edilir.
(3) Bu Kanunda tanımlanan zimmet suçuna ait davalar, fiilin işlendiği yerin bağlı olduğu ilin adıyla anılan (1) numaralı ağır ceza mahkemelerinde görülür. Gerekli görülen yerlerde Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Kurulunca bu tür suçlara bakmak üzere o yerlerdeki diğer ağır ceza mahkemeleri de görevlendirilebilir.
(4) Bu Kanunun 110/A maddesinin üçüncü fıkrası kapsamına giren suçların soruşturma ve kovuşturmalarında 5411 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinde yer alan hükümler tatbik olunur.
(5) Bu Kanunun 110/A maddesinde yazılı suçlardan dolayı mahkûm olanlar, Hazineye olan borçları ve tazminatları ödemediği veya bu borçlar ve tazminatlar malvarlıklarından tahsil olunamadığı sürece, bunlar hakkında koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz.
(6) Bu Kanunun 110/A maddesinde tanımlanan suç bakımından, 5271 sayılı Kanunun 128 inci maddesinde yer alan elkoyma ve 133 üncü maddesinde yer alan şirket yönetimi için kayyım tayini tedbirlerine ilişkin hükümler uygulanabilir.”
MADDE 16- 6362 sayılı Kanunun 130 uncu maddesine dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fikra eklenmiş ve diğer fıkralar buna göre teselsül ettirilmiştir.
“(5) Her yıl platformların bir önceki yıl faiz gelirleri hariç tüm gelirlerinin yüzde biri Kurul, yüzde biri de blokzincir ve ilgili bilişim teknolojilerinin geliştirilmesinde kullanılmak üzere TÜBİTAK bütçesine ilgili yılın mayıs ayı sonuna kadar ödenerek gelir olarak kaydedilir. Bu fıkraya göre yapılacak tahakkuk ve ödemelerle ilgili diğer esaslar Kurulca belirlenir.”
MADDE 17- 6362 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“Kripto varlık hizmet sağlayıcılara ilişkin geçiş hükümleri
GEÇİCİ MADDE 11- (1) Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte kripto varlık hizmet sağlayıcılığı faaliyeti yürütenler, yürürlük tarihinden itibaren bir ay içinde, Kurulca belirlenecek belgelerle Kurula başvuruda bulunarak, Kanunun 35/B ve 35/C maddeleri hükümleri uyarınca çıkarılacak ikincil düzenlemelerde öngörülecek şartları sağlayarak faaliyet izni almak üzere gerekli başvuruları yapacaklarına veya müşteri hak ve menfaatlerini zarara uğratmadan üç ay içinde tasfiye kararı alacaklarına ve tasfiye sürecinde yeni müşteri kabul etmeyeceklerine dair bir beyan sunmak zorundadır. Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yürürlüğü sonrasında faaliyete başlamak isteyenler faaliyetlerine başlamadan önce Kurula başvuruda bulunarak ikincil düzenlemelerde öngörülecek şartları sağlayarak faaliyet izni almak üzere gerekli başvuruları yapacaklarını beyan ederler. Bu fıkra kapsamında Kurula yapılan başvurular Kurul internet sitesinde ilan edilir. Tasfiye olacak kuruluşlar bu durumu internet sitelerinde duyururlar, ayrıca müşterilerine elektronik posta, kısa mesaj, telefon ve benzeri iletişim araçları ile bildirirler.
(2) Birinci fıkrada belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyenler hakkında Kanunun 99/A ve 109/A maddeleri hükümleri uygulanabilir. Tasfiyeye gitmeyi tercih eden ya da belirlenen süre içinde Kurula başvuru yapmayan kuruluşlarda hesapları bulunan müşterilerin transfer taleplerinin yerine getirilmemesi 109/A maddesi kapsamında izinsiz kripto varlık hizmet sağlayıcılığı faaliyeti suçunu oluşturur. Bu transfer talepleriyle ilgili ortaya çıkacak uyuşmazlıklarda genel hükümler uygulanır.
(3) Bu Kanun uyarınca Kurulca çıkarılacak ikincil düzenlemeler yürürlüğe girdikten sonra, birinci fıkrada belirtilenler dışındaki kuruluşlar faaliyet izni almaksızın faaliyete başlayamaz, birinci fıkra kapsamında faaliyette bulunan kuruluşlar da ikincil düzenlemede belirtilecek süre içinde Kurula faaliyet izni başvurusunda bulunurlar. İkincil düzenlemelerin yayımlanmasıyla birlikte Kurul birinci fıkra kapsamında faaliyet gösteren kuruluşların yetkilendirilme işlemlerinin tamamlanması için bir süre belirleyerek, bu süre içinde yetki belgesi alamayan kuruluşların faaliyetlerini sonlandırmalarını isteyebilir. Kurul belirlediği süreleri uzatabilir. Bu fıkra hükümlerine aykırı hareket edenler hakkında Kanunun 99/A ve 109/A maddeleri hükümleri uygulanır.
(4) Yurt dışında yerleşik kripto varlık hizmet sağlayıcıları, Kanunun 99/A maddesinin birinci fıkrasında belirtilen şekilde Türkiye’de yerleşik kişilere yönelik faaliyetlerini bu maddeyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarihi takip eden üç ay içinde sonlandırır.
(5) Müşterilerin kripto varlıkları nakde veya nakdi kripto varlığa çevirebilmelerine ve kripto varlıkların transferinin gerçekleştirilmesine imkân veren Türkiye’de yerleşik ATM ve benzeri elektronik işlem cihazlarının faaliyetleri bu maddeyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarihi takip eden üç ay içinde sonlandırılır, faaliyetini sonlandırmayan ATM’ler mahallin en büyük mülkî idare amirinin bildirimi üzerine iş yeri açma ve çalışma ruhsatlarına ilişkin mevzuatta belirlenen yetkili idareler tarafından kapatılır. Faaliyette bulunmaya devam edenler ve buna imkân sağlayanlar hakkında Kanunun 99/A ve 109/A maddeleri hükümleri uygulanır.
(6) Bu Kanunun 130 uncu maddesi uyarınca platformların gelirleri üzerinden Kurul ve TÜBİTAK bütçesine gelir kaydedilmesi uygulamasına 2024 yılı gelirleri üzerinden 2025 yılında başlanır.
(7) Bu Kanunun 35/B ve 35/C maddeleri uyarınca çıkarılacak ikincil düzenlemeler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde yürürlüğe konulur.”
MADDE 18- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 19- Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür. 1/7/2024