Yargıtay 12. Hukuk dairesi şöyle demektedir: “Somut olayda alacaklının ücret ve kıdem tazminatı alacağının toplamı için yaptığı başvurunun icra müdürlüğünce reddi üzerine, mahkemenin 23.7.2009 tarih ve 2009/599-586 sayılı kararıyla icra müdürlüğünün red kararının iptaline karar verilmiştir. Oysa yukarıda anılan yasa maddelerinin kapsamında ücret ve maaşlar olup, kıdem tazminatı bu kanun KAPSAMINDA DEĞİLDİR. Bu durumda mahkemece istemin sadece ücret ve maaş alacakları yönünden kabul edilmesi gerekirken ücretten sayılmayan kıdem tazminatını da kapsar şekilde kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.”
Görüleceği üzere kıdem tazminatı, ücret olarak görülmediğinden; ¼ ünün haczedilebileceği kuralına tabi değildir. Tamamının haczedilerek icra müdürlüğüne gönderilmesi gerekir.
İşçinin ücretinin en çok ¼ üne haciz koyulabilmesi kuralı, ücret niteliğindeki ödemeler için geçerlidir. Kıdem tazminatı ise niteliği itibariyle bir ücret türü değildir. Bu nedenle tamamının haczedilmesi mümkündür.
Eğer işçinin icra dairesine borcu varsa, gerekirse kıdem tazminatının tamamının haczedilerek icra müdürlüğüne gönderilmesi gerekir. Ancak borç ödendikten sonra kalan kısım işçinin hesabına yatırılabilir. İcra müdürlüğüne ödeme yapılmadan işçiye kıdem tazminatı ödenmesi halinde, işyerinin hukuki sorumluluğu gündeme gelecektir. https://iscidunyasi.com