Filo Kiralama Hizmeti Kapsamında Yapılan Kiralama İşleminin, Kiralama Süresi İtibarıyla Finansal Kiralama Olarak Değerlendirilip Değerlendirilmeyeceği
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları Usul Grup Müdürlüğü |
Sayı |
: |
E-11395140-105[VUK-3-1055]-1128196 |
05.10.2022 |
|
Konu |
: |
Filo kiralama hizmeti kapsamında yapılan kiralama işleminin, kiralama süresi itibarıyla finansal kiralama olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği. |
||
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, faaliyet konusu filo kiralaması olan kurumunuzun, faydalı ömrü 5 yıl (60 ay) olan bir taşıtı 47 aylığına kiraladığı, 47 aylığına kiralanmış aynı taşıtın aynı kiracıya yeni bir sözleşme ile 12 aylığına tekrar kiralandığı, söz konusu kiralama işlemlerinde kiralanan taşıtın kira süresi sonunda kiracıya devri veya kira süresi sonunda iktisadi kıymeti rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkının tanınmadığı, araçların faydalı ömrünün 333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği eki amortisman listesine göre 5 yıl olduğu, … A.Ş.'nin (…) 2. el araç pazarından aldığı verilere göre hazırlamış olduğu Türkiye Otomotiv Sektörü 2. El Online Pazar Trend Raporuna göre filo kiralama şirketlerinde kiralamaya konu araçların ekonomik ömrünün ise 10 yıldan fazla olduğunun tespit edildiği belirtilerek, araçların ekonomik ömrünün (mezkûr rapora istinaden) 10 yıl olduğu dikkate alındığında 48 ay üzeri uzun vadeli kiralama işlemlerinin 10 yıllık ekonomik ömrün % 80'ini aşmamak üzere kiralanmasının Vergi Usul Kanununun mükerrer 290 ıncı maddesi kapsamında finansal kiralama olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 290 ıncı maddesinin (3) numaralı fıkrasında finansal kiralama; kira süresi sonunda mülkiyet hakkının kiracıya devredilip devredilmediğine bakılmaksızın, bir iktisadî kıymetin mülkiyetine sahip olmaktan kaynaklanan tüm riskler ile yararların kiracıya bırakılması sonucunu doğuran kiralamalar olarak tanımlanmış olup, kiralama işleminde;
- İktisadî kıymetin mülkiyetinin kira süresi sonunda kiracıya devredilmesi,
- Kiracıya kira süresi sonunda iktisadî kıymeti rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkı tanınması,
- Kiralama süresinin iktisadî kıymetin ekonomik ömrünün %80'inden daha büyük bir bölümünü kapsaması veya
- Sözleşmeye göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerlerinin toplamının iktisadî kıymetin rayiç bedelinin %90'ından daha büyük bir değeri oluşturması
hallerinden herhangi biri veya daha fazlasının varlığı durumunda, kiralama işlemi finansal kiralama kabul edilmektedir.
Mezkûr maddenin uygulanmasına ilişkin olarak yayımlanan 319 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin "I- Tanımlar" başlıklı bölümünün;
- (1) numaralı alt başlığında, "1-Finansal Kiralama: Kira süresi sonunda mülkiyet hakkının kiracıya devredilip devredilmediğine bakılmaksızın, bir iktisadi kıymetin mülkiyetine sahip olmaktan kaynaklanan riskler ile yararların tamamının veya tamamına yakınının belli bir dönemde bedel karşılığı kiracıya bırakılması sonucunu doğuran kiralamalardır. Aynı iktisadi kıymete ilişkin birden fazla sözleşme, ilave, tadil ve diğer sözleşmelerin yapılması halinde tüm anlaşmalar bir arada değerlendirilmelidir.
Aşağıda belirtilen kriterlerden birini veya daha fazlasını karşılayan kiralamalar finansal kiralama olarak kabul edilecektir.
a) İktisadî kıymetin mülkiyetinin kira süresi sonunda kiracıya devredilmesi: ...
b) Kiracıya kira süresi sonunda iktisadi kıymeti rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkı tanınması: ...
c) Kiralama süresinin iktisadi kıymetin ekonomik ömrünün % 80 inden daha büyük bir bölümünü kapsaması: Ekonomik ömür, bir iktisadi kıymetin ekonomik olarak kullanılabileceği veya belli sayıdaki üretimin elde edilebileceği tahmin edilen dönemdir. Örneğin, iktisadi kıymetin ekonomik ömrü 10 yıl, kiralama süresi 9 yıl ise kiralama süresi ekonomik ömrün %80'inden fazla olduğu için bu kiralama bir finansal kiralama olacaktır. Kiracı iktisadi kıymetin ekonomik ömrünün önemli bir kısmını, % 80 veya daha fazlası, kullanma hakkına sahip ise aynı zamanda iktisadi kıymetin ekonomik faydasının önemli bir bölümünü elde etmekte ve aynı zamanda risklerine de maruz kalmaktadır. Bazı iktisadi kıymetlerin ekonomik ömür nispetinin hesaplanmasında oransal olarak ilk yıllarının son yıllarına göre daha fazla ekonomik fayda sağlayacağı göz önünde tutulabilir.
d) Sözleşmeye göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerlerinin toplamının iktisadi kıymetin rayiç bedelinin % 90'ından daha büyük bir değeri oluşturması: ...",
- (10) numaralı alt başlığında, "10- Kiralama Süresi: Kiracının iktisadi kıymeti kiraladığı sözleşmede belirtilen iptal edilemez süredir. Ancak, kiralamanın başlangıcında kiracıya sözleşme süresi bitiminde kira süresini uzatma hakkı tanınmış ve bu hakkı kullanacağının kesin veya kesine yakın olduğu durumda bu ilave süre de kira süresi içinde kabul edilir. Örneğin, süre uzatımındaki kira bedelinin rayiç bedeline oranla çok düşük olması veya kiralamanın yenilenmemesi halinde kiracının ödemek zorunda kalacağı çok yüksek bir ceza miktarının tespit edilmesi hallerinde kiracının kullanım hakkını kullanacağı açık olduğundan bu durumdaki sürelerin kiralama süresi içinde değerlendirilmesi gerekmektedir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Diğer taraftan, aynı Kanunun 315 inci maddesinde, mükelleflerin amortismana tabi iktisadi kıymetlerini Hazine ve Maliye Bakanlığının tespit ve ilan edeceği oranlar üzerinden itfa edecekleri, ilan edilecek oranların tespitinde iktisadi kıymetlerin faydalı ömürlerinin dikkate alınacağı; 320 nci maddesinin, 26.10.2021 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere 7338 sayılı Kanunla eklenen dördüncü fıkrasında, mükelleflerin, Hazine ve Maliye Bakanlığının iktisadi kıymetler için tespit ve ilan ettiği faydalı ömürlerden kısa olmamak üzere amortisman süresini, her yıl için aynı nispet olmak kaydıyla, belirlemekte serbest oldukları, şu kadar ki, bu sürenin Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenen sürenin iki katını ve elli yılı aşamayacağı hükme bağlanmıştır. Ayrıca, mezkûr Kanunun 315 inci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden amortismana tabi iktisadi kıymetler için uygulanacak "Faydalı Ömür ve Amortisman Oranları" tespit edilerek 339, 365, 389, 399, 406, 418, 439, 458 ve 506 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri ile değişik 333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği eki Amortisman Listesi ile açıklanmıştır. Bu bağlamda, mezkûr Kanun uygulamasında amortismana tabi iktisadi kıymetlerin Kanunun ikinci kitabının birinci kısmındaki esaslara göre tespit edilen değerinin itfasında/yok edilmesinde Hazine ve Maliye Bakanlığınca tespit edilen (veya Kanunun 320 nci maddesinin dördüncü fıkrası kapsamında mükelleflerce belirlenecek) faydalı ömür ve buna göre belirlenen oranlar dikkate alınmaktadır.
Buna göre;
1- Mezkûr Kanunun 315 inci maddesi uygulamasında amortisman oranlarının tespitinde iktisadi kıymetin faydalı ömrü esas alınmış iken, aynı Kanunun mükerrer 290 ıncı maddesi uygulamasında bir işlemin finansal kiralama olarak değerlendirilmesinde iktisadi kıymetin ekonomik ömrü esas alınmıştır.
Dolayısıyla, 319 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde, bir iktisadi kıymetin ekonomik olarak kullanılabileceği veya belli sayıdaki üretimin elde edilebileceği tahmin edilen dönem olarak tanımlanan "ekonomik ömür", mezkûr Kanun uygulamasında amortisman oranlarının tespitinde dikkate alınmak üzere belirlenen "faydalı ömür"den farklı olabilmektedir.
2- Kurumunuzca yapılan, taşıtın kira süresi sonunda kiracıya devredilmediği ve kiracıya kira süresi sonunda taşıtı rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkının tanınmadığı taşıt kiralamalarında; kiralama süresi iktisadî kıymetin ekonomik ömrünün %80 veya daha fazla bölümünü kapsaması veya sözleşmeye göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerinin toplamının taşıtın rayiç bedelinin %90'ından daha büyük bir değeri oluşturması hallerinde, söz konusu kiralama Kanunun mükerrer 290 ıncı maddesi kapsamında finansal kiralama olarak değerlendirilecektir.
3- Birden fazla sözleşmenin (yeni, ilave, tadil ve diğer) bir arada değerlendirildiği durumlar kapsamında, uzun dönemli kiralama genel çerçeve sözleşmesi süresi bitiminde aynı kiracıya tekrar kiralanmasında, bu ilave sürenin de kira süresi içinde kabul edilebileceği hallere uyması koşuluyla ve mezkûr Genel Tebliğde öngörülen diğer usul ve esaslar dahilinde; ilgide kayıtlı başvurunuzda belirtilen, 47 aylığına kiralanan bir taşıtın sözleşme süresi bitiminde söz konusu süreye ek olarak aynı kiracıya 12 aylığına tekrar kiralandığı durumlarda da, kiralama süresi (47 ay + 12 ay) iktisadî kıymetin ekonomik ömrünün %80 veya daha fazla bölümünü kapsaması veya sözleşmeye göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerinin toplamının taşıtın rayiç bedelinin %90'ından daha büyük bir değeri oluşturması hallerinde, bu kiralamalar da Kanunun mükerrer 290 ıncı maddesi kapsamında finansal kiralama olarak değerlendirilecektir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.