GİB Ankara VD Başkanlığı Özelgesi |
Tarih : 03.09.2021 |
Sayı : 38418978-120[37-20/32]-269530 GVK Md. Mük. 120 |
Zirai kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyetinin yanı sıra ticari kazanç mükellefiyetinin de olması durumunda, zirai kazanç yönünden geçici vergi ödeme yükümlülüğü bulunmadığından, geçici vergi beyannamesinde sadece gerçek usulde vergilendirilen ticari faaliyetten elde edilen gelirlere yer verileceği hk. |
Özelge talep formunuzda; zirai kazanç yönünden gelir vergisi mükellefi olarak bilanço esasına göre defter tutmakta iken yıl içerisinde bu faaliyetinize ek olarak ticari kazanç mükellefiyetinin de açıldığı ve geçici vergi beyannamesi verme yükümlülüğünüzün oluştuğu belirtilerek, geçici vergi beyannamesinde sadece ticari faaliyetten elde edilen gelirlerin mi beyan edileceği diğer bir ifadeyle, zirai faaliyetten elde edilen gelirlerin vereceğiniz geçici vergi beyannamesine dahil edilip edilmeyeceği hususunda Başkanlığımızın görüşü talep edilmektedir.
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun “Ticari Kazancın Tarifi” başlıklı 37. maddesinin birinci fıkrasında; “Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır.” hükmü yer almaktadır.
Aynı Kanun’un 53. maddesinde; çiftçilerin elde ettikleri zirai kazançların bu Kanunun 94. maddesine göre hasılatları üzerinden tevkifat yapılmak suretiyle vergilendirileceği, 54. maddede yazılı işletme büyüklüğü ölçülerini aşan çiftçiler ile bir biçerdövere veya bu mahiyetteki bir motorlu araca veya on yaşına kadar ikiden fazla traktöre sahip olan çiftçilerin kazançlarının gerçek usulde (zirai işletme hesabı veya diledikleri takdirde bilanço esasına göre) tespit olunarak vergilendirileceği, kazançları gerçek usulde vergilendirilmeyen çiftçilerin bu kazançları için beyanname vermeyecekleri hükme bağlanmıştır.
Anılan Kanun’un “Kazancın Bilanço Esasına Göre Tespiti” başlıklı 59. maddesinde;
“Çiftçiler, diledikleri takdirde işletme hesabı yerine bilanço esasına tabi tutulmalarını isteyebilirler.
Yazı ile yapılacak talep, müteakip vergilendirme dönemi başından, yeni işe başlayanlarda ise işe başlama tarihinden itibaren hüküm ifade eder. Bu suretle bilanço esasını kabul edenler iki yıl geçmedikçe bu usulden dönemezler.
Zirai kazancın bilanço esasına göre tespitinde, 56, 57 ve 58. maddeler hükmü de göz önünde tutularak, ticari kazancın bu husustaki hükümleri uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir.
Ayrıca; adı geçen Kanun’un mükerrer 120. maddesinde, geçici vergiye ilişkin hükümlere yer verilmiş olup, bu maddenin uygulanmasına yönelik olarak yayımlanan 217 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nin; “1.Geçici Verginin Kapsamı” başlıklı bölümünün “1.1. Geçici Vergi Mükellefleri” alt başlıklı bölümünde;
- Basit usulde vergilendirilenler hariç ticari kazanç sahipleri, serbest meslek erbabı ve kurumlar vergisi mükellefleri geçici vergi ödemek zorundadırlar.
…
- “Zirai kazanç sahipleriile ücret, menkul ve gayrimenkul sermaye iradı, diğer kazanç ve irat elde eden gelir vergisi mükelleflerinin geçici vergi ödeme yükümlülüğü bulunmamaktadır.”
açıklamalarına yer verilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde; zirai kazancınız yönünden geçici vergi ödeme yükümlülüğünüz bulunmadığından, geçici vergi beyannamenizde sadece gerçek usulde vergilendirilen ticari faaliyetinizden elde edeceğiniz gelirlere yer vermeniz gerekmektedir.