320, 323, 324, 332, 337 ve son olarak da 459 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri ile ticari işlemler ve finansal hareketlerin izlenmesi ve vergiyi doğuran olayların mali kurumların kayıt ve belgeleri yardımıyla tespit edilmesi ve böylece kayıt dışılığı önlemek amacı doğrultusunda, tahsilat ve ödemelerin finans kurumları aracıyla yapılmasına ilişkin düzenlemeler yapılmıştır.
Maliye Bakanlığı’nın 320 sıra no’lu Vergi Usul Kanunu genel tebliği ile 5.000.-TL’yi aşan tahsilat ve ödemelerin 01/08/2003 tarihinden itibaren banka, özel finans kurumları veya PTT Müdürlüğü aracı kılınarak yapılması ve bu kurumlarca düzenlenen dekont veya hesap bildirim cetvelleri ile tevsiki zorunlu kılınmıştır.323 ve 324 sıra no’lu Vergi Usul Kanunu genel tebliği ile sınır 10.000.-TL’ye çıkarılmıştır. 332 sıra no’lu Vergi Usul Kanunu genel tebliği ile 8.000.-TL’ye düşürülmüştür. En son yapılan değişiklik kapsamında yasal sınır, 459 sıra no’lu Vergi Usul Kanunu genel tebliği ile 7.000.-TL’ye düşürülmüştür.
Bu çalışmamızda yukarıda kısaca açıklanan tevsik zorunluluğu hakkındaki bazı özellikli hususlar 10 soruda açıklanmaya çalışılacaktır.
Soru 1: Tevsik Zorunluluğunun Kapsamı ve Tutarı nedir?
459 Sıra no’lu VUK Genel Tebliğine göre, Vergi Usul Kanununun 232 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında fatura almak zorunda olan birinci ve ikinci sınıf tüccarları, serbest meslek erbabını, kazançları basit usulde tespit olunan tüccarları, defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçileri, vergiden muaf esnaf bu zorunluluk kapsamındadır.
Yukarıda belirtilenlerin, kendi aralarında ve tevsik zorunluluğu kapsamında olmayanlarla yapacakları, 7.000 TL’yi (1/1/2016 tarihinden itibaren) aşan tutardaki her türlü tahsilat ve ödemelerini aracı finansal kurumlar kanalıyla yapmaları ve bu tahsilat ve ödemeleri söz konusu kurumlarca düzenlenen belgeler ile tevsik etmeleri zorunludur.
Bu kapsamda örneğin;
- Her türlü mal teslimi veya hizmet ifasına ilişkin tahsilat ve ödemelerin,
- Avans, depozito, pey akçesi gibi suretlerle yapılacak tahsilat ve ödemelerin,
- İşletmelerin kendi ortakları ve/veya diğer gerçek ve tüzel kişilerle yaptığı her türlü tahsilat ve ödemelerin
belirlenen haddi aşması durumunda, aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılması ve bu işlemlerin söz konusu kurumlarca düzenlenen belgeler ile tevsik edilmesi zorunludur.
Ayrıca, 480 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 459)'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğle 01/07/2017 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere, araç kiralama faaliyeti ile uğraşanların vermiş oldukları motorlu kara taşıtı ve motorlu kara aracı (kayıt ve tescili zorunlu olmayan taşıt ve araçlar hariç) kiralama hizmetlerine ilişkin tahsilat ve ödemelerin ise yukarıda belirtilen hadle sınırlı kalınmaksızın, aracı finansal kurumlar tarafından düzenlenen belgeler ile tevsik edilmesi zorunludur.
Örnek: Araç kiralama faaliyeti ile iştigal eden A firması, müşterisine bir adet x marka otomobili 3 gün için 1.500-TL karşılığında kiralamıştır. Bu tutar, 459 Sıra no’lu VUK Genel Tebliğinde belirtilen 7.000 TL’yi aşmamasına rağmen, aynı tebliğin 4.1. bölümünün son paragrafına göre aracı finansal kurum aracığıyla tevsik edilmesi zorunludur. Müşterinin Türkiye’de mukim olmayan yabancı olması durumunda da bu zorunluluk devam etmektedir.
Soru 2: Kapsamda Olmayan Tahsilat ve Ödemeler Nelerdir?
459 Sıra no’lu VUK Genel Tebliğinin 4.2. bölümüne göre,
- 5018 sayılı KMYK Kanununda yer alan merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri ile bunlara ait döner sermaye işletmelerinin işlemlerine,
-6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununda tanımlanan sermaye piyasası aracı kurumlarında yapılan işlemlere konu,
- Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Kararda tanımlanan yetkili döviz müesseselerinin yapacakları döviz alım - satım işlemlerine ilişkin,
- Tapu sicil müdürlüklerinde gerçekleştirilen işlemler karşılığında,
- Noterlerde gerçekleştirilen işlemler karşılığında yapılan,
- 5018 sayılı Kanunda yer alan merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri, il özel idareleri, belediyeler ile bunların teşkil ettikleri birlikler, kanunla kurulan diğer kamu kurum ve kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları tarafından kurulan ve işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşlar veya bunlara ait veya tabi diğer müesseseler tarafından yapılan ihale işlemlerine ilişkin yatırılması gereken teminat tutarlarına ilişkin,
- 6362 sayılı Kanun uyarınca kurulan Borsa İstanbul A.Ş. bünyesinde yer alan Kıymetli Madenler Piyasasında işlem yapma yetkisi verilenlerin, faaliyet konuları kapsamında yapacakları işlemlere ilişkin,
- Gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçiler tarafından 5957 sayılı Kanun hükümlerine göre kurulmuş olan toptancı hallerinde faaliyet gösteren tüccar, üretici, üretici örgütleri ve komisyonculara yapılan bazı satışlar ile söz konusu yerler dışında yapılmakla birlikte anılan Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında bildirime tabi tutulmuş satışlara ilişkin,
- Gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçilere ait ürünlerin, 5174 sayılı TOBB ile Odalar ve Borsalar Kanunu kapsamında kurulan ticaret borsalarına mezkûr Kanunun 46 ncı maddesinde belirtilen süreler dâhilinde tescil ettirilerek gerçekleşen satışlarına ilişkin,
tahsilat ve ödemelerin aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılması zorunluluğu bulunmamaktadır.
Soru 3: Kısım Kısım Yapılan Tahsilat ve Ödemelerin Durumu Nedir?
Tahsilat ve ödemeye konu işlem tutarının tevsik zorunluluğu kapsamında 7.000 TL’yi aşması halinde, bedelin farklı tarihlerde kısım kısım ödenmesinde işlemin toplam tutarı dikkate alınacak ve her bir tahsilat ve ödeme, tevsik zorunluluğu kapsamında aracı finansal kurumlar kanalıyla gerçekleştirilecektir.
Örnek: Serbest meslek erbabı (C), (D) A.Ş.’ye bir yıl süreyle vereceği hizmet karşılığında 12.000 TL alacaktır. Aralarındaki anlaşma gereği (D) A.Ş., hizmet bedelini 1.000 TL’lik taksitler halinde ödeyecektir. Bu durumda serbest meslek makbuzunun, taksitlerin ödendiği tarihlerde 1.000 TL üzerinden düzenlenmesi tevsik zorunluluğunu ortadan kaldırmayacak, sözleşmenin toplam tutarı belirlenen haddi aştığından kısım kısım yapılan her bir tahsilat ve ödeme de aracı finansal kurumlar kanalıyla tevsik edilecektir.
Söz konusu tahsilat ve ödemelerde tevsik zorunluluğuna uyulmaması durumunda serbest meslek erbabı (C) ile (D) A.Ş.’ye ayrı ayrı ceza uygulanır.
Soru 4: Aynı Günde, Aynı Kişi veya Kurumlarla Yapılan İşlemler Durumu Nedir?
Aynı günde aynı kişi veya kurumlarla yapılan işlemlerin toplam tutarının 7.000 TL’yi aşması durumunda, işlemlerin her biri işlem bazında belirlenen haddin altında kalsa bile, aştığı işlemden itibaren işleme konu tahsilat ve ödemelerin de aracı finansal kurumlar aracılığıyla yapılması zorunludur.
Örnek: Tevsik zorunluluğu kapsamında olan (A) A.Ş., aynı gün içerisinde (B) Ltd. Şti.’nden sırasıyla 1.000 TL, 3.000 TL, 3.500 TL ve 500 TL tutarında ayrı ayrı mal alımları gerçekleştirmiştir. Tevsik zorunluluğu kapsamında olan (A) A.Ş.’nin (B) Ltd. Şti.’nden aynı günde yaptığı mal alımları toplamı 3.500 TL’lik alımla 7.000 TL’lik haddi aştığından, son iki işleme ait tahsilat ve ödemelerin tevsik zorunluluğu kapsamında aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılması gerekmektedir.
Söz konusu tahsilat ve ödemelerde tevsik zorunluluğuna uyulmaması durumunda (A) A.Ş. ile (B) Ltd. Şti.’ne ayrı ayrı ceza uygulanır.
Soru 5: Aracı Finansal Kurumdan Kasıt Nedir?
Tahsilat ve ödemelere aracılık eden 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununda tanımlanan bankayı, 29/6/2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun kapsamında yetkilendirilmiş ödeme kuruluşlarını ve 9/5/2013 tarihli ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununa göre kurulan Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketini ifade eder.
Soru 6: Tevsik Zorunluluğuna Uyulmaması Halinde Yapılmış Olan Ödeme Gider Olarak Dikkate Alınabilir Mi?
Mükelleflerin üçüncü şahıslarla olan muamele ve münasebetlere ilişkin kayıtlarının fatura vb. belgelerle tevsik edilmesi zorunlu olduğundan alınan mal ve hizmetlerle ilgili olarak alış faturasının ibraz edilmesi o mal veya hizmetin gider veya maliyet olarak kayıtlara intikal ettirilebilmesi için yeterli olup ödemenin banka vb. kurumlar vasıtasıyla yapılmış olup olmaması gider/maliyet kaydı açısından önem arz etmez.
Ancak mükelleflerin 7.000 TL ve üzerindeki tahsilat ve ödemelerini banka vb. kurumlar aracı kılınarak yapılmaması halinde 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun ilgili maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezasına muhatap olacaklardır.[1]
Soru 7: Ödeme veya Tahsilatın Vadeli/Taksitli Olarak Yapılması Durumu Nedir?
324 Sıra no’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin 1-A Vadeli Satışlar Bölümünde, tevsik kapsamında olan mal ve hizmet bedelinin 8.000-TL'yi (459 sıra no’lu Genel tebliğ ile 1/1/2016 tarihinden itibaren 7.000-TL) aşmasının yeterli olacağı, bir başka ifadeyle faturada gösterilen meblağın tevsik kapsamındaki tutarı aşmasının yeterli olduğu ve bu bedelin farklı tarihlerde ödenmesinde her bir ödemenin tahsilat ve ödemenin yapılacağı kurumlardan geçirilmesi gerektiği açıklanmıştır.
Örnek: Mükellef A, 30.000-TL bedelindeki bir malını satmış ve bunun faturasını düzenlemiştir. Ancak malın bedeli 5 taksit halinde ödenecektir. Fatura bedeli belirlenen limiti aştığından taksit tutarları banka, özel finans kurumları ve PTT aracılığıyla ödenecektir.
Buna göre, belirli bir malın teslimini veya belirli bir hizmetin yerine getirilmesini isteme hakkını temsil eden ve emtianın/hizmetin toplam bedelinden mahsup edilen avans ödemelerinin 7.000-TL'yi aşması halinde banka veya özel finans kurumları ile posta idaresi aracı kılınarak tevsik edilmesi gerekmektedir.
Soru 8: İşletme Ortak ve Personeline Yapılan Ödemelerde Tevsik Zorunluluğu Var Mıdır?
459 Sıra no’lu VUK Genel Tebliğine göre, Vergi Usul Kanununun 232 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında fatura almak zorunda olan birinci ve ikinci sınıf tüccarları, serbest meslek erbabını, kazançları basit usulde tespit olunan tüccarları, defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçileri, vergiden muaf esnaf bu zorunluluk kapsamındadır.
…
- İşletmelerin kendi ortakları ve/veya diğer gerçek ve tüzel kişilerle yaptığı her türlü tahsilat ve ödemelerin belirlenen haddi aşması durumunda, aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılması ve bu işlemlerin söz konusu kurumlarca düzenlenen belgeler ile tevsik edilmesi zorunludur.
Buna göre, işletme ortağına 7.000-TL aşan bir işlem banka, özel finans kurumları veya PTT aracılığıyla yapılacaktır.
Ayrıca, personele yapılan ödenek, tazminat, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında 7.000 TL'yi aşan tutardaki ödemelerin aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılması ve söz konusu kurumlarca düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi zorunlu bulunmaktadır.
Soru 9: Türkiye'de Mukim Olmayan Yabancı Müşterilerden Yapılan Tahsilatların Tevsik Zorunluluğu Var Mıdır?
Otel ve benzeri konaklama tesisleri işletmeciliği faaliyetinde bulunan işletmeler Türkiye'de mukim olmayan yabancılara da hizmet vermekte ve bu yabancı müşterilerin bazen konaklama ve sair ücretlerini nakit olarak ödemek isteyebilmektedir.
459 Sıra no’lu tebliğin 4.1. Kapsam ve Tutar" bölümünde, “Tevsik zorunluluğu kapsamında olanların, kendi aralarında ve tevsik zorunluluğu kapsamında olmayanlarla yapacakları, 7.000 TL'yi aşan tutardaki her türlü tahsilat ve ödemelerini aracı finansal kurumlar kanalıyla yapmaları ve bu tahsilat ve ödemeleri söz konusu kurumlarca düzenlenen belgeler ile tevsik etmeleri zorunludur.
Bu kapsamda örneğin;
- Her türlü mal teslimi veya hizmet ifasına ilişkin tahsilat ve ödemelerin,
- Avans, depozito, pey akçesi gibi suretlerle yapılacak tahsilat ve ödemelerin,
- İşletmelerin kendi ortakları ve/veya diğer gerçek ve tüzel kişilerle yaptığı her türlü tahsilat ve ödemelerin belirlenen haddi aşması durumunda, aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılması ve bu işlemlerin söz konusu kurumlarca düzenlenen belgeler ile tevsik edilmesi zorunludur.”,
açıklamaları yer almaktadır.
Buna göre, Türkiye'de mukim olmayan yabancılara yapılan mal ve hizmet teslimlerine ilişkin olarak bu kişilerce bedelin Türkiye'de ödenmek istenilmesi durumunda söz konusu bedelin banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi gerekmektedir.[2]
Soru 10: Tevsik Zorunluluğuna Uyulmaması Durumunda Uygulanacak Cezai Müeyyide Nedir?
Tahsilat ve ödemelerin aracı finans kurumları kanalıyla yapılması zorunluluğuna uyulmaması durumunda Vergi Usul Kanunu’nda yer alan aşağıdaki cezai müeyyide ile karşılaşılmaktadır.
Vergi Usul Kanunu 355’nci maddesine göre; “Tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etme zorunluluğuna uymayan mükelleflerden her birine, her bir işlem için bu maddeye göre uygulanan cezalardan az olmamak üzere işleme konu tutarın % 5'i nispetinde özel usulsüzlük cezası kesilir. Ancak, bu fıkra uyarınca bir takvim yılı içinde kesilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı 2.500.000.-TL'yi (534 Sıra No.lu V.U.K Genel Tebliği ile 01.01.2022'dan itibaren) geçemez.
Öte yandan 213 sayılı VUK’nun Mükerrer 355/1.Maddesinde, aynı yasanın Mükerrer 257.Maddesi ile getirilen zorunluluklara uymayan birinci sınıf tüccarlar ile serbest meslek erbabı hakkında 3.400-TL, İkinci sınıf tüccarlar, defter tutan çiftçiler ile kazancı basit usulde tespit edilenler hakkında ise 1.700-TL özel usulsüzlük cezası uygulanacağı belirtilmiştir.
Örnek; 2022 hesap dönemi içerisinde birinci sınıf tüccar olan A firması tarafından tevsik kapsamında olan ikinci sınıf tüccar B firmasına 28.000.-TL’lik ödemenin banka kanalı ile gerçekleştirilmediği ve tevsik zorunluluğuna uyulmadığı tespit edilmiştir. 28.000*0,05=1.400-TL’lik tutar, 2022 hesap dönemi için belirlenen asgari ceza tutarı olan 3.400.-TL ve 1.700-TL’nin altında kalmıştır. Bu sebeple A firması için 3.400-TLve B firması için ise 1.700-TL tutarında özel usulsüzlük cezası kesilmesi gerekmektedir.
Faydalı olması dileğiyle.
İbrahim Çakır
Vergi Müfettişi
This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.
Kaynakça
- 213 sayılı Vergi usul Kanunu
- 320, 323, 324, 332, 337 ve 459 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri
- 15/07/2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.19.02-019.01-986 sayılı Özelge
- 25/05/2016 tarih ve B.07.1.GİB.4.06.18.02-105[Mük.257-2016-50]-100079 sayılı Özelge
- 10.08.2017 tarih ve B.07.1.GİB.4.07.17.02-105-117763 sayılı Özelge
- 28.09.2018 tarih ve B11395140-105[VUK-1-20954]-E.868784 sayılı Özelge
[1]15/07/2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.19.02-019.01-986 sayılı Özelge
[2]28.09.2018 tarih ve B11395140-105[VUK-1-20954]-E.868784 sayılı Özelge
22.04.2022
Kaynak: www.MuhasebeTR.com