Şimşek, kıdem tazminatı için getirilen formüllerin kamuya getirdiği yüke dikkat çekti. TÜSİAD üyesi işadamları ile dün İstanbul’da bir araya gelen ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in gündeminde kıdem tazminatı konusu da yer aldı. Bu konuda uzun süredir çalışmalar yaptıklarını söyleyen Şimşek, kıdem tazminatında getirilen bazı formüllere dikkat çekti. Bu formüllerin kamuya yük getirdiğini ifade eden Şimşek, kamu finansmanı açısından dengelerin önemli olduğunu ve kamuya gelecek yükün iyi değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Şimşek, bu gibi nedenlerle çalışmaların kısa vadede sonuçlanmasının zorluğuna değindi.
KAMU PAYI ÖNGÖRÜLÜYOR
Kıdem tazminatında uzun yıllardır üzerinde çalışılan yapı, bireysel hesaplara dayalı fon kurulması esasına dayanıyor. Bu yeni modelde, işverenler çalıştırdıkları her işçi için kıdem tazminatını aylık olarak yatırmakla yükümlü olacak. Ancak mevcut durumdan geriye gidiş olmaması için, çalışanın brüt aylık kazancının yüzde 8.3’ünün işveren tarafından, düzenli olarak kıdem tazminatı fonuna aktarılması gerekiyor. Bu oranın işverenleri zorlamaması ve özellikle KOBİ’lerin sıkıntı yaşamaması için de, kamunun aylık kıdem tazminatı primlerinin bir bölümünü yüklenmesi öngörülüyor. Son dönemde üzerinde çalışılan modelde de, bireysel emeklilik sisteminde olduğu gibi, devletin yüzde 25 katkıda bulunması planlanıyordu. İşte Şimşek de, dünkü toplantıda, bu modellerin kamuya getirebileceği yüke dikkat çekti.
Kıdem tazminatında tek sorun finansman konusunda da değil. Hem işçi, hem de işveren temsilcileri şu ana kadar kıdem tazminatı yapısının değiştirilmemesi yönünde görüş bildirdi. Geçen temmuz ayında yapılan bir toplantıda da işçi ve işveren temsilcileri konuyla ilgili görüşlerini yazılı olarak iletti. Ancak bu görüşlerin iletilmesinin ardından 180 günlük yeni hükümet eylem planı içinde kıdem tazminatı konusunda bir başlık olup olmayacağı belirsiz bulunuyordu. Şimşek’in açıklamaları hükümetin öncelikli gündeminin kıdem tazminatı olmayacağını ortaya koydu.