İhtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannameleri üzerinden yapılan vergi tarhiyatlarına ve cezalarına karşı açılan davaların esası incelenmeden reddedilmeleri nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasıyla ilgili şirket tarafından Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunulmuştur.

Anayasa Mahkemesi’nin konuya ilişkin Kararı 03 Nisan 2019 tarihli ve 30734 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

1) Başvurucuların İddiaları ve Bakanlık Görüşü

Başvurucuların iddiaları

Mal ve hizmet alımında bulundukları şirketin olumsuz mükellef listesinde (kod listesi) yer alması nedeniyle Vergi İdaresince yapılan uyarı üzerine 2009, 2010, 2011 yıllarına ilişkin düzeltme beyannameleri vermek zorunda bırakıldıklarını belirtmişlerdir. Başvurucular, ihtirazi kayıtla verilen bu beyannameler üzerinden yapılan vergi ve gecikme faizi tahakkuku ile kesilen vergi ziyaı cezasına karşı Vergi Mahkemesinde açtığı davaların söz konusu beyannamenin kanuni süresi geçtikten sonra verildiğinden bahisle haksız olarak reddedilmesinden yakınarak mülkiyet ve adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.

Bakanlığın görüşü:

Bakanlığın mahkemeye erişim hakkı yönünden bildirdiği görüşünde; Danıştay Dokuzuncu Dairesi ile Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun kararlan arasındaki farklılığın hukuki güvenliği sarsacak nitelikte yaygınlık kazanmadığı ve bu farklılığı giderecek yeterli mekanizmaların iç hukukta bulunduğu belirtilmiştir. Bakanlık, kişinin kendi beyanına karşı dava açmasında hukuki yarar bulunmadığını, 213 sayılı Kanun'un 378. maddesinin uyuşmazlık konusu hükmünün istisnalarının olduğunu, dolayısıyla anılan hükmün mahkemeye erişim hakkının özüne dokunmadığını ve hak arama özgürlüğünü ölçüsüz bir şekilde engellemediğini bildirmiştir. Bakanlık son olarak kanuni süresinden sonra verilen beyannamelere ihtirazi kayıt konulup konulamaması hususundaki içtihat farklılığının anayasal bir sorun oluşturmayacağını ifade etmiştir.

2) Anayasa Mahkemesi Kararı

Özetle, Anayasa Mahkemesi konuyu; kabul edilebilirlik yönünden, esas yönünden (mülkün ve müdahalenin varlığı ile türü, müdahalenin ihlal oluşturup oluşturmadığı, ilkelerin olaya uygulanması) ve 6216 Sayılı Kanun'un 50 nci maddesi yönünden değerlendirerek;

  • Mülkiyet hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna,

  • Anayasa'nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğine,

  • Kararın bir örneğinin mülkiyet hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere ilgili Vergi Mahkemesine gönderilmesine

oybirliğiyle karar vermiştir.

Söz konusu Karar aşağıdaki bağlantı yoluyla ulaşabilirsiniz. Verginet.net

Anayasa Mahkemesinin 27/2/2019Tarihli ve 2015/15100 Başvuru Numaralı Kararı

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • Danıştay’dan Ek Vergi Ödeyen Şirketlere Bir Kötü Haber Daha! Ek vergi, Yüzyılın Vergi Affı ve Borç Yapılandırma Kanunu olarak adlandırılan 7440…
  • EUROBOND VE VERGİLENDİRİLMESİ EUROBOND, Devletin ya da şirketlerin, yurtdışı piyasalarından borç para temin…
  • Kanunlarla Türk Vatandaşlarına Hasredilen ve Yabancıların Çalışmalarının Yasak Olduğu Meslek ve Görevler Özel Güvenlik Şirketleri İçin Kurucu, Yönetici, Eğitici ile Şirket Tüzel…
Top