Bir süredir tartışılmakta olan sağlık çalışanlarına fiili hizmet süresi zammı, 7146 sayılı Askerlik Kanunu ile Diğer Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 40ıncı maddesine yapılan ekleme ile getirilmiş oldu.

Ardından Sosyal Güvenlik Kurumu yayımlamış olduğu genel yazı ile bu konuyla ilgili usul ve esasları belirledi. 

Fiili Hizmet Süresi Zammı Nedir 

Fiili hizmet süresi zammı yeni bir uygulama olmayıp, yeraltı ve sualtı işlerinde, döküm, alüminyum, demir-çelik fabrikaları gibi ağır işlerin yapıldığı yerlerde çalışanlar için yıllardır yürürlükte olan bir uygulamadır.

Bu defa Kanuna yapılan ekleme ile İnsan Sağlığına İlişkin İşlerde ve 11/4/1928 tarihli ve 1219 sayılı Kanun, 25/2/1954 tarihli ve 6283 sayılı Hemşirelik Kanunu ve 18/12/1953 tarihli ve 6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun kapsamında sağlık meslek mensubu sayılan ve insan sağlığı için koruyucu, teşhis, tedavi ve rehabilite edici hizmetlerde çalışanlar da bu kapsama alınmış oldu.

Fiili hizmet süresi zammı, sigortalıların Kanunun 40 ıncı maddesinde belirtilen işyerlerinde ve işlerde ya da unvanlarda geçen çalışma sürelerinin her 360 günü için yine aynı maddede gösterilen gün sayılarını (60,90 ve 180 gün) ifade etmektedir. Böylelikle bu kapsamdaki sigortalılar emeklilik için gereken prim günlerini normal bir sigortalıya göre daha erken bir sürede doldurabilmektedir.

Sağlık çalışanları açısından fiili hizmet süresi 60 gün olarak belirlenmiştir. Böylece her 360 gün çalışmaları karşılığında 60 gün fiili hizmet kapsamında süre kazanacaklardır. Ancak uygulama bundan sonrası için geçerli olup, önceki hizmetlerle ilgili olarak fiili hizmet süresi kazanılması mümkün değildir. 

İşverenleri Nasıl Etkileyecek 

Bu uygulama öncelikle hastaneler başta olmak üzere kadrosunda işyeri hekimi ve işyeri hemşiresi istihdam eden tüm işverenleri ilgilendirmektedir.

Hangi sektörde olursa olsun işyeri hekimi veya işyeri hemşiresi istihdam eden işverenlerin bu çalışanlarını fiili hizmet kapsamında bildirmesi gerekmektedir. Ancak bu kapsamda yapılacak olan bildirimlerde bazı usul ve esaslara dikkat edilmesi gerekmektedir. Buna göre;

  1. Fiili hizmet kapsamında bildirim yapılabilmesi için sigortalının mutlaka fiilen bu işin riskine katlanıyor olması, diğer bir deyişle bu işi fiilen yapıyor olması gerekir. İşin yönetiminde, koordinasyonunda bulunup, fiilen işin zorluğuna maruz kalmayan kimselerin fiili hizmet kapsamında bildirilmemesi gerekir.
  2. Bir ay içinde tam çalışan bir sigortalı en fazla 26 gün fiili hizmet kapsamında bildirilebilir.
  3. Bu çalışanların, özel sektör işverenleri tarafından 29 nolu belge türüyle bildirilmesi gerekmektedir.
  4. Sigortalının, bayram, resmi tatil, ücretli-ücretsiz izin, hafta tatili, raporlu olunan nedenlerle fiilen çalışma yapmadığı günler için bu kapsamda bildirim yapılmamalıdır.
  5. Sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar bu kapsamda bildirilmezler.

İşverenler, 29 nolu belge türüyle birlikte teşviklerden de faydalanabilirler. Uzun vadeli sigorta kollarında normal sigortalılar için 11 puan olan işveren payı, 29 nolu belge türüyle yapılan bildirimlerde 12 puan olarak uygulanmakta olduğundan toplamda 38.5 puanlık prim tahakkuku gerçekleşecektir.

Uygulama 3 Ağustos tarihinden bu yana geçerli olmak üzere yürürlüktedir. Dolayısıyla Ağustos ve Eylül aylarına ait bildirimlerin 29 nolu belge türüyle yapılmış olması gerekmektedir. Herhangi bir sebeple sigortalılar geçmiş aylarda uygulamadan faydalandırılmamışsa, geçmiş döneme ilişkin belge türü değişikliği için bağlı olunan sosyal güvenlik merkezine başvurularak belge türü değişikliği yapılması mümkündür. 

E-bildirge sisteminde her işverenin doğrudan fiili hizmet süresi kapsamında belirlenmiş olan belge türlerini seçerek bildirim yapması mümkün değildir. Kurum, bu kapsamda bildirim yapılması mümkün olan belge türleriyle işkolu kodları arasında bağlantı kuracak şekilde düzenleme yaptığından, belirlenmiş olan işkolu kodunda olmayan bir işverenin fiili hizmet kapsamındaki bir belge türüyle bildirim yapmak istemesi halinde sistem uyarı vermekte ve bildirimi kabul etmemektedir. Bu nedenle işverenlerin fiili hizmet kapsamında bildirim yapmadan önce bağlı oldukları sosyal güvenlik merkezine başvurarak fiili hizmet kapsamında bildirim yapabilmek için gerekli aktivasyonu yapmaları gerekmektedir.

Bu bildirim sigortalıya avantaj sağlayan bir hak olup, işverenin bu hakkı uygulamama yönünde karar alması mümkün değildir. Bu nedenle işverenlerin daha sonradan şikayet ve incelemelere maruz kalmamak için bu bildirimleri baştan doğru bir şekilde yapması gerekmektedir. Erkan Çetin https://www.pwc.com.tr/

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • 1 TL için 532.000 TL Fazla Vergi Ödeme Riski Sosyal içerik üreticilerinden ile Appstore, Google Play üzerinden gelir elde…
  • BORSAYA AÇILAN ŞİRKETLER AÇISINDAN EMİSYON PRİMLİ PAYLARA YÖNELİK ÖRNEK UYGULAMA EMİSYON PRİMİ TİCARİ KARA DÂHİL DEĞİLDİR. ÖZKAYNAKLAR ARASINDA 520 PAY…
  • Yatırım Teşvik Belge Kapsamında KDV İstisnası Yatırım Teşvik Belgesi Sahibi Mükellefe Belge Kapsamındaki:· Makine Ve Teçhizat İthal…
Top