İş sözleşmesi hem işçiye ve hem de işverene birtakım yükümlülükler getirmektedir.
İş sözleşmesi ile işçilere getirilen yükümlülüklerden birisi de rekabet etmeme ve işverene sadakat borcudur. İşçinin, çalıştığı işyerindeki üretim, satış ve diğer bir çok teknik bilgiye sahip olduğu göz önüne alındığında rekabet etmeme ve sadakat borcunun işyeri açısından ne kadar büyük önem taşıdığı görülecektir.
Hizmetin yapılması sırasında işçinin işverene sadakati esas olup işçi, işverenin menfaatlerini korumak ve zarar verici tutum ve davranışlardan kaçınmak zorundadır. İşçi, çalıştığı işyerinde işini sadakatle görmek zorundadır. Rekabet yasağının amacı, işçinin işyerine ait ticari bilgileri, iş sözleşmesi sona erdikten sonra da işverenle rekabet edecek şekilde kullanmasını engellemektir. Borçlar Kanunu m. 348-350’de düzenlenen rekabet yasağının şartları;
- Bir iş sözleşmesinin bulunması,
- İşçinin müşterileri tanımasından veya iş sırlarını bilmesinden dolayı işverene önemli bir zarar vermesi ihtimalinin olması,
- Rekabet yasağı sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması ve,
- Rekabet yasağı sözleşmesinin yapıldığı sırada işçinin reşit olmasıdır.
İş sözleşmesinin devamı süresince sadakat borcu söz konusu olduğundan işçinin işverene karşı rekabeti söz konusu olmayacaktır.
İşveren iş sözleşmesinin kurulması esnasında mesleki sırlarını öğrenen işçinin iş sözleşmesinin sona ermesi halinde kendisiyle rekabetini önlemek için iş sözleşmesine buna ilişkin bir hüküm konulmasını isteyebileceği gibi, iş sözleşmesinden başka rekabet yasağına ilişkin ayrı bir sözleşme de yapabilir.
İş sözleşmesinin son bulması halinde rekabet yasağının taahhüdü, işçinin ekonomik bağımsızlığını etkilemeden, zamanı, yeri ve işin mahiyeti uygun şekilde belirlenmelidir.
İş sözleşmesine konulacak iş akdinin feshinden sonra rekabet yapmama yükümlülüğü işçinin ekonomik geleceğiyle işverenin menfaatleri arasında hassas bir denge oluşturur.
İşverenle rekabet yasağının iş sözleşmesi sona erdikten sonra da devam etmesi isteniyorsa, tarafların bunu ayrıca ve açıkça sözleşmeyle kararlaştırması gerekir.
İş sözleşmesindeki geçerlilik şartları belirli sınırlara tabi tutulmuş olup;
- İşin niteliği rekabet yasağı getirilmesini gerektirmelidir,
- Rekabet yasağına uyulmaması halinde müeyyidesi sözleşmede gösterilmelidir,
- Rekabet etmeme yükümlülüğü bir coğrafi bölgeyle sınırlanmalıdır,
- Rekabet yasağı sözleşmede belirtilen makul bir süreyle sınırlı olmalıdır.
İşverenler, çalışanlarıyla yaptığı iş sözleşmesine; "Personel hem iş sözleşmesinin devamı süresince hem de iş sözleşmesi sona erdikten sonra ... yıl süreyle ... ilinde ... sektöründe işverenle rekabet edecek bir iş yapamaz, şirket kuramaz, şirkete ortak olamaz veyahut başka bir sıfatla görev alamaz, aynı sektörde faaliyet gösteren bir işyerinde hangi unvan ve görevle olursa olsun çalışamaz. Bu hükme aykırı hareket halinde işçi işverene, bu işyerinde çalıştığı sürede aldığı son brüt ücretin ... katı tutarında tazminat öder. İşverenin zararı cezai şart miktarını aşmışsa işçi fazlasını tazminle de yükümlüdür" şeklinde hüküm koyabilirler.
İş sözleşmesi kurulurken veya sona ermeden önce rekabet yasağı sözleşmesi yapılabilecek olsa da işçinin ekonomik geleceğini tamamen ortadan kaldıracak biçimde yapılan sözleşmeler geçerli olmayacaktır. Anayasada güvence altına alınan çalışma özgürlüğünün tamamen ortadan kaldırılması mümkün değildir.
https://www.dunya.com/kose-yazisi/isciye-rekabet-yasagi-konabilir-mi/427545