Ulusal bir platformda yayınlanan Gassal dizisinin “Ölünce beni kim yıkayacak?” sloganından esinlenerek, yaşamın ardından gelen yükümlülükleri sorgulamak için şu soruyu soruyorum: “Ölünce vergimi kim ödeyecek?” Ölüm, bireyin sorumluluklarının sonu gibi görünse de gerçekte borçlar, vergi yükümlülükleri ve mali taahhütler mirasçılarına devrediliyor. Bu durum, miras hukukunun “reddi miras” gibi kavramlarını gündeme getirirken, etik bir soruyu da beraberinde getiriyor: Bir bireyin bıraktığı ekonomik yük, ardında kalanların hayatını nasıl şekillendirmeli ve bu yükümlülükler hangi sınırlar içinde ele alınmalı?

            Bir bireyin ölümü, sadece hukuki ve duygusal sonuçlar doğurmakla kalmaz, aynı zamanda mali ve vergisel sorumlulukları da beraberinde getirir. Türk vergi mevzuatı, ölüm sonrası ortaya çıkan bu yükümlülükleri açık bir şekilde düzenlemiştir. Vergi Usul Kanunu (VUK), Gelir Vergisi Kanunu (GVK), Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun (AATUHK), Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu (VİVK) ve Türk Medenî Kanunu (TMK) çerçevesinde düzenlenen bu süreç, mirasçıların hak ve sorumluluklarının belirlenmesi, vergi borçlarının devri, mirasın kabulü veya reddi gibi pek çok teknik ayrıntıyı içerir. Bu makalede, ölüm hâlinde vergi işlemleri ve mirasçıların bu süreçteki yükümlülükleri detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

  1. Ölüm Halinde Vergi Mükellefiyetinin Sona Ermesi

            VUK madde 164, ölüm hâlini, işi bırakma hükmünde değerlendirir. Bu düzenleme ile birlikte, ölen kişinin mükellefiyeti sona erer. Ancak, bu durum kişinin hayattayken doğmuş olan vergi borçlarının ortadan kalktığı anlamına gelmez. Vergi yükümlülükleri, mirası reddetmemiş mirasçılara geçer. Ölüm tarihi itibarıyla, ölen kişinin ticari faaliyeti durdurulur ve mükellefiyet kaydı silinir. Ancak ticari bir işletmenin devralınması hâlinde, işletmenin yeni sahibi (mirasçılar) bu faaliyetler için ayrı bir mükellefiyet kaydı oluşturmalıdır.

  1. Vergi Borçlarının Mirasa Etkisi ve Mirasçıların Sorumluluğu

            Vergi borçlarının mirasçılara geçişi, hem vergi hukuku hem de medeni hukuk açısından düzenlenmiştir.

• VUK madde 12, ölenin vergi borçlarından, mirası reddetmemiş mirasçıların miras hisseleri nispetinde sorumluluğunu açıklar.

• TMK madde 681, mirasçıların sorumluluğunun sınırlarını belirler.

• AATUHK madde 7, borçlunun ölümünden evvel başlamış olan muamelelere devam edeceğini açıklar.

2.1. Mirasın Kabulü Halinde Sorumluluk

            Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’nun 7. maddesi uyarınca; Borçlunun ölümü halinde, mirası reddetmemiş mirasçılar hakkında da bu kanun hükümleri tatbik edilir. Borçlunun ölümünden evvel başlamış olan muamelelere devam olunur. Terekenin bir mahkeme veya iflas dairesi tarafından tasfiyesini gerektiren haller bu hükmün dışındadır. Mirasın tutulan defter mucibince kabulü halinde, mirasçı, deftere kaydedilmemiş olsa dahi amme alacağından mirastan kendisine düşen miktar ile mesuldür.

            Türk Vergi Kanunu’na göre, mirasçılar ölen kişinin vergi borçlarından yalnızca vergi aslına, yani ana borca karşı sorumludur. Vergi Usul Kanunu’nun 374. maddesi uyarınca, vergi cezaları gibi ek yükümlülükler, mirasçılara intikal etmez. Bu düzenleme, mirasçılar için daha adil bir mali yükümlülük oluşturur ve mirasçıların yalnızca borçlu olunan vergi tutarıyla sınırlı sorumluluğunu kabul eder.

            Mirasçıların mirası kabul etmesi durumunda, ölen kişinin tüm borçları, mirasçıların miras payları oranında üzerlerine geçer. Örneğin:

• Dört eşit hisseli mirasçı varsa, her bir mirasçı borcun %25’inden sorumlu olur.

• TMK madde 683 uyarınca, mirasçılar yalnızca mirasın kendilerine geçen değeri kadar sorumlu tutulabilir. Bu düzenleme, mirasçının kendi malvarlığını korumayı amaçlar.

2.2. Mirasın Reddi Halinde Sorumluluk

            Mirasın reddi, mirasçılar açısından önemli bir hak ve fırsattır. TMK madde 605, mirasçıların, miras bırakanın borçlarını ödememe hakkını kullanarak mirası reddedebileceğini düzenler.

• Red Süresi: Mirasçılar, mirası reddetme kararını ölüm tarihinden itibaren üç ay içinde ilgili sulh hukuk mahkemesine başvurarak bildirmelidir.

• Reddi Mirasın Sonuçları: Miras reddedildiğinde, mirasçılar ölen kişinin borçlarından hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

2.3. Zımni Kabul Durumu

            Mirasçıların üç ay içinde mirası reddetmemesi, mirasın kabulü anlamına gelir. Bu durumda, mirasçılar tüm vergi borçlarından sorumlu hale gelirler.

  1. Vergi Beyannamelerinin Düzenlenmesi

            Vergi beyannamelerinin kim tarafından ve nasıl düzenleneceği, GVK madde 92 ile belirlenmiştir. Ölüm hâlinde aşağıdaki süreç izlenir:

• Beyanname Süresi: Ölüm tarihinden itibaren dört ay içinde mirasçılar tarafından gelir vergisi beyannamesi verilmelidir.

• Beyannameyi Kim Verir: Beyanname, tüm mirasçılar adına bir kişi tarafından toplu şekilde verilebilir. Ancak her mirasçı kendi payı oranında borçlardan sorumludur.

Ticari Faaliyetler için Beyanname

            Eğer ölen kişi ticari bir işletme sahibiyse, işletmenin devri veya tasfiyesi durumunda, işletmenin hesaplarının kapanış beyannamesi düzenlenmelidir. Bu süreçte, VUK madde 160 hükümleri uygulanır.

  1. Veraset ve İntikal Vergisi Beyanı

            Mirasın devri sırasında, Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu (VİVK) hükümleri devreye girer. Mirasçılar, miras yoluyla kendilerine geçen malvarlığı için vergi beyanında bulunmalıdır.

Beyan Süresi ve Yeri

• Türkiye’de vefat eden bir kişinin mirası için beyanname süresi üç aydır. Beyan yeri ise; vefat edenin son ikametinin bağlı bulunduğu yer Vergi Dairesi müdürlüğüdür.

• Yurtdışında vefat eden bir kişinin mirası için bu süre altı aya kadar uzar. Beyan yeri ise; Türkiye konsolosluklarına ya da Türkiye'de son ikametgahlarının bulunduğu yer Vergi Dairesi müdürlüğüdür.

Vergi Oranları ve Muafiyetler

• Vergi oranları, mirasçının yakınlık derecesine ve mirasın toplam değerine bağlı olarak %1 ile %30 arasında değişir.

2024 Yılı Veraset ve İntikal Vergisi Tarifesi

Matrah

Veraset yoluyla intikallerde vergi oranı

İvazsız intikallerde vergi oranı

İlk 1.700.000 TL için

%1

%10

Sonra gelen 4.000.000 TL için

%3

%15

Sonra gelen 8.700.000 TL için

%5

%20

Sonra gelen 17.000.000 TL için

%7

%25

Matrahın 31.400.000 TL’yi aşan bölümü için

%10

%30

• VİVK madde 4 gereği, belirli tutarlar vergi matrahından istisna tutulur (Örneğin; Evlatlıklar dâhil, füruğ ve eşten her birine isabet eden miras hisselerinde1.609.552 TL, füruğ bulunmaması halinde eşe isabet eden miras hissesinde 3.221.082 TL),

  1. Defter ve Belgelerin Saklanması

Eğer ölen kişi ticari faaliyet yürütmüşse, muhasebe kayıtlarının ve defterlerin saklanması yükümlülüğü devam eder.

• VUK madde 253 uyarınca, bu belgeler zamanaşımı süresi boyunca (5 yıl) muhafaza edilmelidir.

• Bu yükümlülük, mirası kabul eden mirasçılar tarafından yerine getirilir.

  1. Teknik ve Hukuki Değerlendirme: Mirasın Kabulü ve Reddi İhtimalleri

Durum

Mirasçının Vergi Sorumluluğu

Avantajlar

Dezavantajlar

Mirasın Kabulü

Borçlardan miras payı oranında sorumluluk

Malvarlığının kontrolü ve gelir elde etme

Vergi ve diğer borç yükümlülükleri

Mirasın Reddi

Hiçbir borç veya yükümlülük üstlenilmez

Borçlardan tamamen kurtulma.

Malvarlığından faydalanamama.

Sınırlı Sorumluluk

Yalnızca mirasın değeri kadar borç üstlenilir.

Kısmi kontrol ve sınırlandırılmış borç yükü.

Sürecin karmaşıklığı ve sınırlı tasarruf.

Sonuç

            Ölüm hâlinde vergi işlemleri, hem mali hem de hukuki açıdan dikkatle yönetilmesi gereken bir süreçtir. Mirasçıların hak ve sorumluluklarının doğru şekilde belirlenmesi, vergi borçlarının hukuka uygun şekilde devredilmesi ve zamanaşımı sürelerine dikkat edilmesi gereklidir.

Bu sürecin doğru yönetilmesi için şu öneriler dikkate alınmalıdır:

• Hukuki ve mali uzmanlardan destek alınması.

• Mirasın kabulü veya reddi kararı öncesinde mali durum analizi yapılması.

• Vergi beyannamelerinin zamanında hazırlanması ve verilmesi.

Hüseyin Gökhan ARPA

Gelir Uzmanı

This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • TEVKİFATA TABİ İŞLEM BULUNDUĞU HALDE KDV TEVKİFATI YAPILMAMIŞSA İDARENİN HABERİ OLMADAN DÜZELTME İŞLEMLERİNİZİ YAPIN! ➡️ Katma değer vergisi tevkifatına tabi bir mal veya hizmet…
  • Yemek Kartları Markette Kullanılır Mı? İşverenler ve çalışanlar tarafından uzun süredir beklenen yemek yardımı genelgesi…
  • SGK' dan “Yemek Kartıyla Market Alışverişi” Açıklaması Milyonlarca çalışanın market alışverişinde de kullandığı yemek kartlarına ilişkin yeni…
Top