Danıştay 9. Daire

Tarih : 27.10.2022

Esas No : 2020/4679

Karar No : 2022/5191

GVK Md. Mük. 121

ŞİRKETLERİN BİRLEŞMESİ HALİNDE VERGİ İNDİRİMİ UYGULAMASI  

193 sayılı GVK'nın mükerrer 121. maddesi uyarınca vergiye uyumlu mükelleflere uygulanan kurumlar vergisinin %5'i oranında hesaplanan vergi indirimi için aranılan koşulların; şirketlerin birleşmesi halinde devir alınan şirketleri de kapsayacağı yönünde bir hüküm bulunmadığından, Kanun hükmünde belirtilen vergi indirimi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin, vergi indiriminden yararlanmak isteyen davacı şirket nezdinde araştırılması gerektiği hk.

İstemin Konusu: Konya Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesinin 24.01.2020 tarih ve E:2019/997, K:2020/79 sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Dava Konusu İstem: Davacı şirket tarafından, 2017 yılına ilişkin kurumlar vergisi için, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun mükerrer 121. maddesi uyarınca vergiye uyumlu mükelleflere uygulanan kurumlar vergisinin %5'i oranında hesaplanan 220.085,31 TL tutarındaki vergi indiriminin, 2018/Haziran döneminde tahakkuk eden katma değer vergisine mahsup edilmesi talebinin reddine ilişkin 24.09.2018 tarih ve 3108 sayılı işlemin iptali istemine ilişkindir.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Antalya 1. Vergi Mahkemesinin 26.04.2019 tarih ve E:2018/1279, K:2019/448 sayılı kararıyla; davacı şirket tarafından devralınan ... Denizcilik Taş. San. ve Tic. Ltd. Şti'nin 2016/Ocak ve Mart dönemi katma değer vergisi ile 2016/Nisan dönemi gelir (stopaj) vergisini geç ödemesi nedeniyle davacı şirketin vergi indiriminden yararlandırılmadığı, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun mükerrer 121. maddesi hükmü ile vergi indirimi uygulanmasına ilişkin usul ve esasların belirlendiği 301 Seri No'lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde, şirketlerin birleşmesi halinde vergi indirimi şartlarının devralınan şirketleri de kapsayacağı yönünde bir hüküm bulunmadığı, bu nedenle, Kanun hükmünde belirtilen vergi indirimi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin davacı şirket nezdinde araştırılması gerektiği, davacı şirketin koşulları sağladığı, davacı şirket tarafından devralınan ... Denizcilik Taş. San. ve Tic Ltd. Şti'nin de devir tarihi itibariyle vergi borcunun bulunmadığı, sadece 2016 yılına ait bir kısım vergilerin geç ödendiği anlaşıldığından, davacı şirketin Gelir Vergisi Kanunu'nun mükerrer 121. maddesi hükmünden yararlandırılmaması yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

Temyiz Edenin İddiaları: Mükelleflerin, Gelir Vergisi Kanunu'nun mükerrer 121. maddesi hükmünden yararlanabilmelerinin, maddede sayılan şartları sağlamalarına bağlı olduğu, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 20/1. fıkrasında, birleşen kurumun, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini, münfesih kurumun birleşmesiyle verilecek olan kurumlar vergisi beyannamesinin ekinde vereceği bir taahhütname ile taahhüt edeceğinin hükme bağlandığı, yeni Ticaret Kanunu'nda devralma şeklindeki birleşmelerde külli halefiyet ve tasfiyesiz infisah ilkelerinin muhafaza edilmiş olduğu, külli halefiyet gereği, devrolunan şirketin tüm borç, hak ve alacakları devralan şirkete geçtiği, devrolunan ve devir alan şirketlerin bir bütünlük arz ettiği, buna göre, devir alınan ... Denizcilik Taş. San. ve Tic. Ltd. Şti'nin 2016 yılına ilişkin katma değer vergisi ve gelir (stopaj) vergisinin kanuni süresinden sonra ödenmiş olması nedeniyle davacının vergi indirimine ilişkin mahsup talebinin, Kanun ve Genel Tebliğ hükümleri uyarınca reddedilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

Karşı Tarafın Savunması: Savunma verilmemiştir.

Karar: Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle; davalının temyiz isteminin reddine, davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki Konya Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesinin 24.01.2020 tarih ve E:2019/997, K:2020/79 sayılı kararının onanmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Konya Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Antalya 1. Vergi Mahkemesine gönderilmesine, kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • 2023 Dönemi Sonunda Enflasyon Muhasebesinden Kar Eden Şirketler Dikkat EKSTRADAN %25 KURUMLAR VERGİSİ ÖDEMEK ZORUNDA KALABİLİRSİNİZ! Bugünkü yazımızın konusunu…
  • KDV İADE TALEPLERİNİN YERİNE GETİRİLMESİNDE NE DEĞİŞTİ? Özel esaslar uygulamasına ‘ismen’ son verilerek aslında zaten Gelir İdaresi…
  • SAHTE BELGE KULLANIMINA İLİŞKİN VERGİ İNCELEMELERİNE HAZIRLIK - Belgelerin düzenleyicisi mükellef/mükellefler arasında gerçek bir teslim ve/veya hizmetin…
Top