Bazı bankaların döviz bozdurma yükümlülüğünden önce getirilen ve harcanan dövizin tekrar bankaya yatırılmasını istediği, yatırmayanları savcılığa bildirdiği kaydediliyor.
Bu yılbaşından itibaren ihracat gelirlerinin belirli bir kısmının bozdurulması zorunluluğu getiren uygulamanın geriye doğru yürütüldüğü belirtiliyor. Dr. Ahmet Ozansoy, Merkez Bankası tarafından yayımlanan İhracat Genelgesi ile getirilen ihracat gelirinin yüzde 25-40’ının bozdurulması zorunluluğuna atıfta bulunarak, düzenlemenin yürürlük tarihinin net olmaması sebebiyle uygulamanın geriye yürütüldüğünü söyledi. Ozansoy, bazı bankaların önceden ihracat yapmış ve dövizi elden çıkarmış şirketlere, ihracat belgesini kapatmak için dövizi tekrar bankaya yatırmasını istediklerini aktardı.
“Firmalar Cumhuriyet Savcılığı’na sevk ediliyor”
İhracat gelirinin 180 gün içinde yurda getirilme zorunluluğu bulunduğuna dikkat çeken Ozansoy, bozdurma yükümlülüğü öncesi ihracat yapan ancak bu 180 günlük süreyi kullanarak kapatma işlemini henüz yapmamış firmalara da mevzuata uygun olmadığı halde ihracat gelirinin yüzde 40’ını bozdurmaya zorlandıklarını bildirdi.
Türkiye’de ihracat işlemlerindeki parasal işlemlerin nasıl gerçekleştirileceği ve kapatılacağının Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar ile bu Karara İlişkin Tebliğe dayanılarak Merkez Bankası tarafından belirlendiğini belirten Ozansoy, buna ilişkin genelgede ise ihracat bedellerinin 180 gün içinde yurda getirilmesine ilişkin genel bir kural yer aldığını kaydetti. İhracat bedelini bozdurma zorunluluğu getirilmeden önce ihracatını yaparak bankaya getiren ama henüz süresi olduğu için belge kapatma işlemi yapmayan firmaların ilginç taleplerle karşılaştığını söyleyen Ozansoy,
“Bazı ihracatçılar, önceden getirilmiş ve harcanmış ihracat bedelinin %40’ı kadar paranın tekrar temin edilerek bankaya getirilip bozdurulması istekleriyle karşılaşmışlardır. Bu isteği yerine getiremeyen ihracatçılar vergi dairelerine şikâyet edilerek Cumhuriyet Savcılığına sevk edilmiştir” değerlendirmesinde bulundu.
Döviz bozdurma zorunluluğundan önce yapılan ihracatın kapatılması için sonradan çıkarılan mevzuata bakılarak işlem yapılmasının hukuken mümkün olmadığına değinen Ahmet Ozansoy, buna karşın risk almak istemeyen bazı bankaların Kapatma Belgesi düzenlemeyi reddettiğini söyledi.
Ozansoy mevzuattaki yanlışlığın düzeltilmesi için ise şu önerilerde bulundu:
“Bahse konu genelgenin EK-1’nci maddesinde yer alan “Bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren İBKB’ye veya DAB’a bağlanan ihracat bedellerinin” ifadesinin anlamı “yürürlük tarihinden itibaren düzenlenme zorunluluğu başlayan İBKB” şeklinde olmak durumundadır. Zira öncesinde getirilip harcanan bir paranın sonradan tekrar yatırılarak bozdurulması zorunluluğu hukukun en temel ilkesi olan geriye yürümezlik ilkesine aykırıdır”
“Genelgenin yürürlük tarihi net değil”
Ozansoy, Vergialgi.com adlı internet sitesinde yer alan makalesinde, bu zaman dilimi içinde İhracat Bedeli Kabul Belgesi (İBKB) düzenlenmesinin zorunlu olduğunu vurguladı. Bu belgelerin paranın yatırıldığı bankalar tarafından düzenlendiği bilgisini veren Ahmet Ozansoy, yurda getirilen dövizin bozdurulma zorunluluğunun 3 Ocak 2022’de başladığını bildirdi. İhracatçıların 18 Nisan’a kadar dövizin yüzde 25’ini, bu tarihten itibaren ise yüzde 40’ını bozdurmak zorunda olduğuna dikkat çeken Ozansoy, Merkez Bankası’nın ihracat genelgesinde zorunluluğun hangi tarihleri kapsadığına ilişkin net bilgilerin yer almadığını söyledi. Genelgenin tarih konusunda netlik içermemesi sebebiyle mevzuat yazma tekniğine çok uygun olmadığını ifade eden Ozansoy, yürürlük tarihinden önce gerçekleştirilmiş ihracat gelirlerinin ne olacağına ilişkin hükmün de yer almadığı bilgisini verdi.
https://www.dunya.com/ekonomi/ic-pazara-hic-olmadigi-kadar-ihtiyac-var-haberi-671896