Bugünlerde yürüyüşler ve karşı yürüyüşlere tanıklık ediyoruz. Bu yürüyüşlerin konusu cinsiyet. Cinsiyetin ahlaki, siyasi, ailevi, dini, sosyal ve bireysel tüm anlamları tekrar tekrar tartışılıyor. Tekrar tekrar da tartışılacak…
Cinsiyet kavramının yukarıdaki sayılanların dışında hukuki yani normatif bir anlamı da var. Hukuki anlamının bir de sosyal güvenlik hukuku boyutu.
Türk hukukunda cinsiyet, özel olarak düzenlenmiyor. Hukukumuzda askerlik, sosyal güvenlik gibi alanlarda doğrudan düzenlemeler bulunabiliyor. Medeni Kanun’da kişiler gerçek ve tüzel kişi diye ayrılıyor. Kadın ve erkek ifadeleri ise evlilikle ilgili düzenlemelerde yer alıyor. Aslında burada da bir düzenleme bulunmuyor. Yasa koyucu evlilik müessesesinin iki kişiden oluştuğunu ve bunlardan birinin kadın, diğerinin erkek olmasını istediğini belirtiyor. Aslına bakarsanız bir yasaklama içeren düzenleme bulunmuyor.
Cinsiyet, Medeni Kanun’un uygulanması bakımından sicil kayıtları yönüyle önemli. Çünkü modern devlet tam anlamıyla bir veri setidir. Tüm verileri elinde bulundurmak için de kayıtlar tutar. Cinsiyet de bu kayıtların başında gelir. Tabi cinsiyetin değiştirilmesi de kayıt altına alınır.
Cinsiyet değişikliği “kişisel durum sicili” bölümünde “düzeltme” başlığında düzenleniyor. (1)
“Madde 40 - Cinsiyetini değiştirmek isteyen kimse, şahsen başvuruda bulunarak mahkemece cinsiyet değişikliğine izin verilmesini isteyebilir. Ancak, iznin verilebilmesi için, istem sahibinin onsekiz yaşını doldurmuş bulunması ve evli olmaması; ayrıca transseksüel yapıda olup, cinsiyet değişikliğinin ruh sağlığı açısından zorunluluğunu ve üreme yeteneğinden sürekli biçimde yoksun bulunduğunu(2)bir eğitim ve araştırma hastanesinden alınacak resmi sağlık kurulu raporuyla belgelemesi şarttır.”
“Verilen izne bağlı olarak amaç ve tıbbi yöntemlere uygun bir cinsiyet değiştirme ameliyatı gerçekleştirildiğinin resmi sağlık kurulu raporuyla doğrulanması halinde, mahkemece nüfus sicilinde gerekli düzeltmenin yapılmasına karar verilir.”
Kanuna göre cinsiyet değişikliği için önce mahkemeye başvuru gerekiyor. Belli şartlar sağlanıyor ve gerekli rapor alınırsa ameliyat yapılabiliyor. Ameliyat sonrası yine mahkeme kararı ile sicildeki cinsiyet değişiyor.
İşin sosyal güvenlik boyutuna baktığımızda ülkemizde emeklilik yaşı ile ilgili düzenlemelerden yürürlükte olanların büyük çoğunluğunda kadın-erkek sigortalılar için farklı hükümler bulunuyor. Bu farklılıkların başında da emeklilik yaşı geliyor.
Ülkemizde emeklilik yaşı sigorta giriş tarihine göre kadın ve erkek sigortalı için ayrı ayrı belirleniyor. Başka bir değişiklik olmazsa 2048 yılından sonra emeklilik yaşı yönüyle kadın ve erkekler açısından farklılık kalmayacak. Ancak 2048 yılına gelinceye tarihe kadar aynı tarihte işe giren kadın ile erkek sigortalılar farklı yaşlarda emekli olacaklar.
Sosyal güvenlik mevzuatımızda emeklik yaşına ilişkin “yaş düzeltme” şeklindeki mahkeme kararları uygulanmıyor. Yani sigortalı ilk kez işe girdiğindeki doğum tarihi daha sonra mahkeme kararıyla değiştirilse de bu karar emeklilik yaşını etkilemiyor. Çünkü kanun açık açık sigortalı olduktan sonra yapılan yaş değişiklikleri dikkate alınmaz diyor.
Emeklilik yaşının belirlenmesinde yaş değişiklikleri dikkate alınmıyor ama cinsiyet değişiklikleri konusunda da herhangi bir hüküm bulunmuyor. Bu nedenle cinsiyet değişikliklerinde sigortalının ilk işe başladığı tarihteki cinsiyeti değil emeklilik başvurusu yaptığı tarihteki cinsiyeti önemli hale geliyor. Emeklilik yaşını bekleyen erkek sigortalı cinsiyet değiştirdiğinde hemen olabileceği gibi emeklilik yaşını doldurmak üzere olan kadın sigortalı cinsiyet değiştirdiğinde emekliliği dört beş sene sonrasına kalabiliyor.
Örneğin 1.1.1973 doğumlu ikizler Ali ve Ayşe 1993 yılının Haziran ayında ilk kez sigortalı olarak işe başlıyorlar. 1999 yılında getirilen kademeli yaş gereğince Ali 54 yaşını doldurduğunda Ayşe ise 50 yaşını doldurduğunda emekli olabiliyorlar. Her ikisi de toplam 5675 günlük sigorta primine ihtiyaç duyuyorlar. Bu hesaplama ile Ali Şubat/2027 Ayşe ise Şubat/2023 döneminden itibaren emekliliğe hak kazanıyor. Ayşe bu süreyi beklerken çalıştığı dönemde, Emekli Sandığı emeklisiyken ölen babasından dolayı da yetim aylığı alıyor. Ali ise erkek çocuk olduğu için aylık alamıyor.
Ali ve Ayşe cinsiyet değişikliği için hukuki süreci başlatıyorlar. Ali erkek cinsiyetinden kadın cinsiyetine, Ayşe ise kadın cinsiyetinden erkek cinsiyetine geçmek için başvuru yapıyor. Başvuru sonrası izinler veriliyor ve ameliyat gerçekleştiriliyor. Hukuk düzenimiz artık Ali’yi kadın, Ayşe’yi erkek olarak tanıyor ve biliyor.
50 yaşında emekli olacağını düşünen Ayşe 2023 Ocak ayında emeklilik için başvurduğunda karşısına 54 yaş koşulunun çıkması gerekiyor. Aynı zamanda cinsiyet değişikliğini izleyen aydan itibaren de yetim aylığının kesilmesi.
Ali’ye gelince artık 50 yaşında emekli olabilir. Ayrıca cinsiyet değişikliğini izleyen aydan itibaren babasından dolayı Emekli Sandığı yetim maaşı alabilir. Hem de kendi SSK maaşı ile.
Ayşe şayet 50 yaşını doldurup emekli aylığı bağlandıktan sonra cinsiyet değiştirmiş olsaydı ne olurdu? İdare hukukunda işte tam da buna “kazanılmış hak” adı veriliyor.
19 Eylül 2022
Ozan BARDAKÇI
Kaynak, https://vergialgi.com/cinsiyet-degistirenlerin-emekliligi-nasil-belirlenir
1- Ülkemizde her yıl binin üzerinde cinsiyet değişikliği ameliyatı yapılmaktadır. Bu ameliyatlarda kadından erkek cinsiyetine geçiş daha yüksek orandadır.
(Kaynak: https://twitter.com/haberturk/status/1185450468618702848)
2- 20.03.2018 tarih ve 30366 sayılı R.G.de yayımlanan, 29.11.2017 Karar Günlü, 2017/130 Esas, 2017/165 Karar sayılı Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilmiştir.