İş Kanunu’na göre, işçinin işveren aleyhine idari veya adli makamlara başvurması geçerli fesih nedeni değil. İşçi işvereni şikayet etti diye kovulursa, işe iade davası sonucu işine geri döner ve yasal alacaklarını da alır.
DİLEKÇE YAZARKEN DİKKAT!
Çalışma hayatında haksızlığa uğradığını düşünen işçiler için şikayet kanalları bulunmaktadır. ALO 170, BİMER, CİMER bu kanallardan bazılarıdır. Bunun yanında işçi İŞKUR’a, SGK’ya veya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na da şikayette bulunabilir. İşçinin şikayet hakkı yasal bir haktır ve bu hakkın kullanımı nedeniyle işçinin herhangi bir yaptırıma maruz kalması söz konusu değildir.
ARABULUCU DEVREDE
İşçilerin şikayet haklarının sınırlanması mümkün değildir. Ancak geçtiğimiz dönemde hayata geçen torba kanunla işçinin işten ayrıldıktan sonra işverenini şikayet etmesi halinde İŞKUR’un denetim zorunluluğu ortadan kalktı. Yalnızca iş ilişkisi devam ederken işçiden gelen şikayetler sonrası İŞKUR inceleme yürütebiliyor. İş ilişkisi sonlandıktan sonra işçinin şikayetlerinin incelenmemesinin nedeni, zorunlu arabuluculuğun devreye girmiş olması. İş ilişkisi sonlandıktan sonra bir uyuşmazlık söz konusu ise işçi şikayet kanallarını kullanmadan doğrudan arabulucuya başvurmak durumunda. Böylelikle incelemenin sonlanması beklenmeden harekete geçilmiş oluyor. Arabuluculuk aşamasında sorun çözüme kavuşturulursa, sorun kalmıyor. Eğer arabuluculuk aşamasında sorun çözülemezse bu kez mahkemeye gidilmesi gerekiyor.
İADE DAVASIYLA DÖNER
İş Kanunu uyarınca, işçinin mevzuattan veya sözleşmeden doğan haklarını takip veya yükümlülüklerini yerine getirmek için işveren aleyhine idari veya adli makamlara başvurması veya bu hususta başlatılmış sürece katılması geçerli fesih nedeni değildir. İşçi işvereni şikayet etti diye işten çıkarılırsa işe iade davası sonucu işine geri döner ve işveren işçiyi işe başlatmak istemezse işçi boşta geçen süre ücreti, işe başlatmama tazminatı, kıdem tazminatı gibi bütün yasal alacaklarını alır.
Tazminat haklarına kavuştu
Bunun üzerine Anayasa Mahkemesi’ne giden işçinin durumu değerlendirilmiştir. Mahkeme işçinin dilekçesinin saldırgan bir üsluptan öte yardım isteği içeren ve çaresizliği vurgulayan ifadeler içerdiğini, işçinin yeniden yargılamasında hukuki yarar bulunduğunu ifade etmiştir. Yargıtay işçinin iş sözleşmesinin feshedilmesinin hukuka aykırı olduğunu ve feshin geçersiz olduğuna hükmetmiştir. İşçi karar sonrası geçersiz fesihle tüm yasal tazminatlarına kavuşmuştur.
Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay kararı çok kritik
Konuyla ilgili Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay kararı, işçilerin özenli bir dilekçe yazması gerektiğine işaret ediyor. İş sözleşmesi işverenini BİMER’e şikayet ettiği için feshedilen işçiyle ilgili karar, çok kritik. Buna göre, işçi dilekçesinde ‘Müfettiş geliyor, yedirip, içirip yolluyorlar. Biz şikayet edersek tehdit ediyorlar, bizi amele yerine koyuyorlar” demişti. İşveren tarafından temyiz edilen karar sonrası Yargıtay işçinin işverene hakaret sebebiyle haklı nedenle işten çıkartıldığına ve tazminat ödenmemesi gerektiğine karar vermiştir. Okan Güray Bülbül