6824 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesiyle Gelir Vergisi Kanunu’nun mülga mükerrer 121 inci maddesi, başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiş ve vergi indirimi uygulaması 1/1/2018 tarihinden itibaren verilmesi gereken yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinden başlamak uygulanmak üzere 8/3/2017 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
“Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi
MÜKERRER MADDE 121- Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere), bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartları taşıyanların yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’i, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilir. Şu kadar ki hesaplanan indirim tutarı, her hâl ve takdirde 1 milyon Türk lirasından fazla olamaz. İndirilecek tutarın ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda kalan tutar, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilir. Bu süre içinde mahsup edilemeyen tutarlar red ve iade edilmez. Gelir vergisi mükelleflerinin yararlanacağı indirim tutarı, ticari, zirai veya mesleki faaliyet nedeniyle beyan edilen kazançların toplam gelir vergisi matrahı içerisindeki oranı dikkate alınmak suretiyle hesaplanan gelir vergisi esas alınarak tespit edilir.”
Söz konusu indirimden faydalanabilmek için gerekli şartlar 301 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde etraflıca açıklanmış bulunmaktadır.
2017 Kurumlar Vergisi Beyannamelerinin verildiği bu günlerde beyanname üzerinde gösterilen indirim tutarının kayıtlarda nasıl izlenmesi gerektiği sorusu akla gelebilir.
Hatırlanacağı üzere hesaplanan vergi indirimi tutarı, öncelikle bu beyannameler üzerinden ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilebilecektir. Vergi indirimi tutarının ödenmesi gereken vergiden fazla olması halinde ise kalan tutar, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilecektir. Bu süre içerisinde mahsup edilemeyen tutarlar red ve iade edilmeyecektir.
Dördüncü geçici vergi matrahı, döneme ilişkin Kurumlar Vergisi beyannamesinde değişmeyen mükellefler için, %5’lik vergi indirimi bir anlamda 25.04.2019 tarihine kadar mahsuben kullanabileceği bir vergi alacağına dönüşmektedir.
Bu indirimin kayıtlara alınacağı dönem ve kayıtlarda gösteriminde kullanılacak hesaplar konusunda aşağıdaki seçenekler söz konusu olabilir.
İndirimin Muhasebeleştirileceği Dönem;
1- İndirimin beyannamenin verildiği tarih itibariyle aşağıdaki şekilde muhasebeleştirilmesi (01.04.2018).
2- İndirimin ilgili olduğu hesap döneminin son günü itibariyle muhasebeleştirilmesi (31.12.2017).
Muhasebe kaydının atılacağı dönemin seçimi, daha çok dönem karının tamamını Mart ayı içinde olağan genel kurulunu yapıp dağıtan şirketler için önemli olup, daha fazla kar dağıtımı yapmak arzusunda olan şirketler için indirim kaydının, kar dağıtım kararının verildiği Genel Kuruldan önce yapılması şüphesiz daha yararlı olacaktır.
İndirimin muhasebeleştirileceği dönem konusunda şahsi düşüncem bu indirimin ilgili olduğu dönem mali tablolarına gösterilebilmesini teminen, ilgili dönem sonu itibariyle yapılması yönündedir.
İndirimin Muhasebeleştirilmesinde Kullanılabilecek Hesaplar;
Dönem vergi öncesi kar üzerinden vergi karşılığı hesaplanırken, direk indirim tutarı dikkate alınarak Vergi karşılığı için kayıt atılabileceği gibi sonraki dönemlerde yararlanılan indirimin takip kolaylığı açısından aşağıdaki gibi bir kayıt atılması da mümkündür.
----------------------------/--------------------------------
136 Diğer Alacaklar
136.01 Mahsuben İade Alınacak KV
570/590 2017 Dönem Karı
-------------------/------------------------
Kazanılan indirimin 25.04.2019 tarihine kadar mahsuben kullanılmaması durumunda da dönem karının tamamen dağıtılmamış olduğu varsayımıyla yukarıdaki kaydın ters kaydını atmak uygun olacaktır.
Şayet karın tamamı dağıtıma konu edilmişse kullanılmayan indirim tutarının KKEG yazmak suretiyle kapatılması gerekecektir.
Sonuç:
Vergiye uyumlu mükelleflere sağlanan vergi indiriminin bir gelir kalemi olmadığı, mahsuben iade alınabilir bir vergi alacağı olarak kayıtlarda gösterilmesi gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır. Çınar Bağlan