Ülkemizde faaliyet gösteren şirketlerin hemen hemen tamamına yakını aile şirketi. Aile şirketlerinin sadece üçte biri ikinci kuşağa ve ancak onda biri de üçüncü kuşağa geçebiliyor, geriye kalan şirketler ise maalesef tarihin derinliklerine gömülüp gözden kayboluyorlar.
Şirket yönetiminde bir-dört aile mensubu bulunursa küçük aile şirketi, beş-on bir aile mensubu varsa aile şirketi, on iki ve üzeri sayıda aile mensubu bulunuyorsa da büyük aile şirketi olarak sınıflandırılıyor.
Peki aile şirketlerinde yönetim konusunu neden ayrı bir başlık olarak ele alıyoruz derseniz, sorunun cevabı çok basit… Çünkü aile şirketlerinde zaman içerisinde yönetim kademesine mutlaka ama mutlaka duygusallık kavramı devreye giriyor da ondan.
Peki bu duygusallık hali zamanla şirkete yarar mı yoksa zarar mı getiriyor, gelin bu konuyu birlikte inceleyelim.
Öncelikle aile şirketlerinde ortaya çıkan bazı yönetsel sıkıntılara değinerek ilerleyelim.
- Yönetimin kaçıncı kuşak olduğu,
- Gelin/damadın bu yönetimin bir parçası olup-olmadıkları,
- Yönetimdeki aile fertlerinin şirkete olan motivasyon seviyeleri,
- Aile bireylerinin vizyon konusundaki odakları,
- Yönetimdeki aile üyelerinin egosal durumları,
- Şirket yönetiminin hesap verebilme ve şeffaflık konularına bakışı vb.
İşte bu aşamada yönetimdeki olası duygusallığın önüne geçen ve düğümlenen süreçlere çözüm getiren bir aile anayasasının varlığı, belki de tek çözüm olarak karşımıza çıkıyor.
Aile Anayasası aileye ve şirkete ne tür faydalar sağlıyor, gelin biraz da bu açıdan konuya bir bakalım.
- Yönetimdeki kişilerin sınırlarını çizmek,
- Yönetimden/şirketten ayrılışlarda yeni muhatapları belirlemek,
- Hisse devri yapılacak kişilerin profillerini netleştirmek,
- Yönetimde aktif üyelik için yaş sınırı getirmek,
- Genç aile bireylerinin şirket içi/şirket dışı kariyer yollarını çizmek,
- Miras koşullarını ortaya koymak,
- Olası anlaşmazlık durumları için arabulucu(ları) belirlemek vb.
Elbette tüm bu faydaların doğal sonucu olarak da,
- Yönetsel işleri kolaylaştırmak,
- Aile ve şirket içi adaleti-huzuru sağlamak,
- Karar süreçlerini hızlandırmak,
- … ve en önemlisi de sürdürülebilirliği sağlamak.
Tüm bunlardan sonra sizce, oluşturulacak bir kurallar bütünü ile aile mi şirket için çalışmalı ya da şirket mi aile için çalışmalı?
Şirketin nesilden nesile devamlılığı için tabii ki de, tüm aile şirket için çalışmalı.
Barış HAZER
https://www.dunya.com/kose-yazisi/aile-mi-sirket-mi-yoksa-her-ikisi-mi/645750