Bilindiği üzere, 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununa göre yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavirlik ruhsatını almış meslek mensupları arasından Kurum tarafından yetkilendirilen kişilerce yapılan bağımsız denetim; 660 sayılı KHK’nın 2’nci maddesinin birinci fıkrasında, “Finansal tablo ve diğer finansal bilgilerin, finansal raporlama standartlarına uygunluğu ve doğruluğu hususunda, makul güvence sağlayacak yeterli ve uygun bağımsız denetim kanıtlarının elde edilmesi amacıyla, denetim standartlarında öngörülen gerekli bağımsız denetim tekniklerinin uygulanarak defter, kayıt ve belgeler üzerinden denetlenmesi ve değerlendirilerek rapora bağlanması…” şeklinde tanımlanmıştır. Bağımsız denetimin esasları, amacı ve kapsamı ise 26.12.2012 tarih ve 28509 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Bağımsız Denetim Yönetmeliği’nin İkinci Bölümünde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
Diğer yandan, mezkur KHK’nın 9’uncu maddesinde ise oluşturacağı kalite güvence sistemini çerçevesinde bu alandaki eksikliklerin düzeltilmesi için gerekli tedbirlerin alınmasını sağlamak (md.91-f) ve “Denetimin bağımsızlığının ve tarafsızlığının sağlanmasına, denetime olan güven ile denetimin kalitesinin artırılmasına yönelik düzenlemeler yapmak ve gerekli tedbirleri almak.” Kurul’un görev ve yetkileri arasında sayılmıştır.
Bu kapsamda, Kurumumuzca gerçekleştirilen incelemeler ile Kurumumuza yapılan şikâyet ve bildirimlerin değerlendirilmesi neticesinde;
- Meslek mensuplarınca 3568 sayılı Kanun kapsamında gerçekleştirilen ve bağımsız denetimin kapsamına girmeyen bazı işlere ilişkin sözleşme ve/veya raporlarda “özel amaçlı bağımsız denetim”, “bağımsız denetim” ve “bağımsız denetçi” gibi ifadelerin kullanıldığı,
- Meslek mensuplarınca diğer mevzuat kapsamında gerçekleştirilen ve bağımsız denetimin kapsamına girmeyen bazı işlere ilişkin sözleşme ve/veya raporlarda “özel amaçlı bağımsız denetim” ve “bağımsız denetim” ifadelerinin kullanıldığı,
- Denetim Üstlenen Bağımsız Denetçiler tarafından düzenlenen sözleşme ve raporlarda, Kurum Resmi Sicilinde tescil edilmemiş ancak unvanlarında “bağımsız denetim” ya da “bağımsız denetçi” ibaresi bulunan Şirketlerin antet ve unvanlarının kullanıldığı,
- Denetim Üstlenen Bağımsız Denetçiler tarafından düzenlenen sözleşme ve raporlarda, Kurum Resmi Sicilinde tescil edilmemiş olan gerçek ve tüzel kişilerin antet ve unvanlarının kullanıldığı,
anlaşılmıştır.
Bu yöndeki uygulamalar, karşı tarafta ve diğer paydaşlarda, yapılan işin bağımsız denetim olduğu izlenimini/algısını doğurduğundan ve bağımsız denetime ve bağımsız denetimin kalitesine olan güveni zedeleyerek piyasada haksız rekabete neden olduğundan, bağımsız denetim kuruluşları, denetim üstlenen bağımsız denetçiler ve diğer bağımsız denetçilerin;
- Bağımsız denetim ve diğer güvence denetimleri kapsamında bulunmayan işlerinde, sözleşmelerinde, raporlarında ve çalışma kâğıtlarında; “bağımsız denetim” ve “güvence denetimi” ibarelerini kullanmamaları;
- 3568 sayılı Kanun kapsamındaki sözleşmelerinde, raporlarında ve çalışma kâğıtlarında; “bağımsız denetim”, “güvence denetimi” veya “bağımsız denetçi” gibi ibareleri kullanmamaları;
- Bağımsız denetim ve diğer güvence denetimleri kapsamındaki işlerinde ise Kurum Resmi Sicilinde tescil edilmemiş olan kişi ve şirketlerin antet ve unvanlarını (denetim ağında bulunan uluslararası şirket ve kuruluşlar hariç olmak üzere) kullanmamaları ve
- Bu konularda gerekli tedbirleri almaları hususunda,
bilgileri ile gereği rica olunur.
Kaynak: KGK