Kayıtdışılıkla mücadelede incelenen belgelerin başında işverence düzenlenmesi zorunlu olan ücret bordroları geliyor. Eğer işveren ücret bordrosunda yer alan sigortalıların ücretlerini olduğundan düşük göstermişse hapis cezası ile karşı karşıya kalabilir.
Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesine göre sigortalıların ücretlerinin eksik gösterilmesi halinde söz konusu ücret bordrosu“muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge” olarak tanımlanıyor. Bu durumda da işverenler hakkında 1,5 ila 3 yıl arasında hapis cezası öngörülüyor.
Ayrıca böyle bir durumun tespiti halinde işverene gelir idaresi tarafından vergi ziyaı cezası, SGK tarafından da idari para cezası kesiliyor ve eksik ödenen vergi ve primler geriye dönük olarak faiziyle tahsil ediliyor.
Suçun Kapsamı Netleşti
Ücret bordrosunun yanıltıcı şekilde düzenlenmesi şeklindeki Vergi Usul Kanunu’ndaki hüküm SGK uygulamalarında çoğu zaman göz ardı edilmekteydi. Ancak geçen hafta Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde yapılan düzenleme ile hangi durumlarda Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunulacağının kapsamı netleştirildi.
Buna göre SGK’ya verilmesi gereken belge, bildirge ve beyannamelerin;
- Daha az prim ödemek,
- Yararlanamayacağı sigorta prim teşvik, destek veya indirimlerinden yararlanmak veya daha fazla yararlanmak,
- Özel nitelikteki inşaat işleri ve ihale konusu işlerde asgari işçilik tutarını tamamlamak,
- İş kazası ve meslek hastalığı, hastalık, analık, genel sağlık, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından haksız menfaat sağlamak,
gibi amaçlarla kasten gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin tespit edilmesi halinde TCK kapsamında Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunulacak.
Burada suç duyurusunda bulunulabilecek kişiler, işverenlerin yanı sıra, bilerek suça iştirak eden mali müşavir ile iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık, analık, genel sağlık, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından haksız menfaat sağlayan sigortalılar olacak. Söz konusu suçlar, kayıtdışı istihdam ve gerçek ücreti gizlemenin yanı sıra sahte sigortalılık halinde de ortaya çıkabiliyor.
Beş Yıla Kadar Hapis
Yukarıda belirtilen konularda Cumhuriyet Savcılıklarına yapılacak suç duyuruları TCK’nın 204 üncü, 206 ncı ve 207 nci maddeleri kapsamında ele alınacak. Dolayısıyla söz konusu belgelerdeki gerçeğe aykırı düzenlemelerin resmi belgede sahtecilik olarak nitelendirilmesi söz konusu. Bu durumda da ilgililer hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası istenebilecek. Sadettin Orhan
http://www.sadettinorhan.net/11_12_2017_makale.html
Meslek Mensupları Büyük Cezalara Maruz Kalabilir
Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde Devrim Niteliğinde Değişiklikler;
1- Meslek mensuplarının sorumluluğu
EK MADDE 4 – (1) Kanun uyarınca düzenlenmesi ve verilmesi gereken muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin defter kayıtlarına veya bu defter ve kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasından işverenlerle birlikte 3568 sayılı Kanuna göre yazılı sözleşme ile yetki verilmiş meslek mensupları da müştereken ve müteselsilen sorumludur.
(2) Kanun uyarınca düzenlenmesi ve verilmesi gereken muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin meslek mensupları tarafından düzenlenmesi ve verilmesi amacıyla işverenler ve ilgili meslek mensupları arasında yazılı sözleşme düzenlenir.
(3) Bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen sözleşmede Kanunun 86 ncı maddesinin on üçüncü fıkrasına dayanılarak Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından müştereken çıkarılan Tebliğ eki sözleşmeler esas alınır.
(4) Meslek mensupları ile işverenler arasında düzenlenen sözleşmenin iptali halinde yeni sözleşme bir aylık süre içerisinde Kuruma bildirilir.
(5) Bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren ilk defa tescil edilecek işyerlerine ilişkin olarak işverenler ve meslek mensupları arasında düzenlenen sözleşmenin bir örneği gerekli görülmesi halinde Kurumca istenir. Bu maddenin yürürlük tarihinden önce tescil edilen işyerlerine ilişkin olarak Kanuna ait hususların da yer aldığı yeni sözleşmenin bir örneğinin gerektiğinde ibrazı istenir.
(6) Yazılı sözleşme ile yetki verilmiş meslek mensuplarının, Kanuna göre düzenledikleri muhtasar ve prim hizmet beyannamesinde yer alan bilgilerin, defter ve kayıtlara ve bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasına kendi kusurlu davranışları ile sebebiyet verdiklerinin, Kurumca veya yetkili adli mercilerce tespit edilmiş olması halinde meslek mensupları ortaya çıkan prim kaybından, gecikme cezasından, gecikme zammından, idari para cezalarından ve Kanunun 96 ncı maddesi kapsamında fazla veya yersiz yapılan ödemelerden işverenlerle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulur.
(7) Kanuna göre düzenlenecek ve verilecek muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin uygunluğuna esas olan defter kayıtları ve belgelerin saklanmasından ve ibrazından işverenler sorumludur.
(8) Kanuna göre düzenlenecek ve verilecek muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin defter ve kayıtlara ve bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasından meslek mensuplarının sorumlu olması için, defter, kayıt ve belgelerin imza karşılığı veya yazılı tutanak yoluyla, bilgilerin ise mail, kısa mesaj veya yazılı tutanak gibi yollarla meslek mensuplarına intikali gerekir.
(9) İşveren veya işveren tarafından yetki verilen kişinin imzası olmayan veya bu kişiler tarafından intikal ettirilmeyen bilgi ve belgelere istinaden meslek mensupları tarafından düzenlenen defter, belge ve bilgiler için ilgili meslek mensupları sorumlu sayılacaktır.