21 Ağustos 2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararıyla, Yatırımlarda Devlet Yardımları mevzuatında önemli değişiklikler yapıldı. Bu Kararda özellikle indirimli gelir/kurumlar vergisi oranı (vergi indirimi) teşvikine ilişkin düzenleme dikkat çekiyor.

Yatırım teşvik mevzuatı şimdi daha karmaşık

Halen yürürlükte olan Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar 15 Haziran 2012 tarih ve 2012/3305 sayılı. Geçtiğimiz Cuma günü yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararıyla yapılan değişiklik ise 2012/3305 sayılı kararda yapılan 26. değişiklik.

Teşvik mevzuatı en baştan karışık bir mevzuattı. Bu kadar değişiklikten sonra işin uzmanları için bile anlaşılması zor. Bir an önce hem teşvik sisteminin hem de mevzuatının sadeleştirilmesinde yarar var.

Vergi indirimi yatırımı yeterince teşvik etmiyor (mu?)

Vergi indirimi teşviki, teşvik unsurlarının bence en önemlisi. Ancak;

• Karmaşık yapısı
• Uygulama zorlukları,
• Yatırım döneminde kullanılamayan teşvikin çok uzun yıllara yayılması,
gibi nedenlerle çoğu zaman yatırımcıyı yeterince cezbetmiyor.

Teşviki yönetme ve uygulama zorlukları bir yana, özellikle teşvike ulaşma süresinin uzun yıllar alabiliyor olması, teşvikin önemini azaltabiliyor. Bu durum yatırım döneminde yeterli kârlılığa ulaşmayan ve teşviki kullanamayan şirketlerin, işletme döneminde sadece yeni yatırımdan elde ettikleri kazanca indirimli oranı uygulayabilmelerinden kaynaklanıyor. Yeni yatırımdan hiç kazanç elde edilemediği durumda da doğal olarak teşvik yok hükmünde.

Teşvikin ilk halinde indirimli oran sadece yeni yatırımdan elde edilen kazanca uygulanabiliyordu. Bu düzenlemenin teşviki etkisiz hale getirdiği görüldükten sonra, yatırım dönemiyle sınırlı olarak diğer kazançlara da indirimli oranın uygulanmasına olanak sağlayan düzenleme uzun bir süreye yayılarak yapıldı.

• 2012 yılında yapılan düzenlemeyle, Bakanlar Kuruluna hesaplanacak yatırıma katkı tutarına mahsuben, belirli sınırlar çerçevesinde, yatırım döneminde diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlara indirimli oranın uygulanabilmesine ilişkin olarak yetki verildi.
• Bakanlar Kurulu yetkisini 2012 yılında 2012/3305 sayılı Kararla kullandı ve 2013 yılından itibaren uygulanmak üzere, birinci bölge hariç, bölgeler itibariyle yatırıma katkı tutarının %10’u ile %80’i arasında belirlenen oranları geçmemek üzere, yatırım döneminde diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlara indirimli oran uygulanmasına olanak sağladı.

• 2015 yılında 2015/7496 sayılı Kararla, 2015-2016 yıllarında yapılacak yatırım harcamalarıyla sınırlı olarak, yukarıda belirtilen oranlar bölgeler itibariyle %55 ile % 80 arasında olmak üzere yeniden belirlendi, ayrıca birinci bölgede de % 50 oranında diğer gelirlere indirimli oranın uygulanabilmesine olanak sağlandı.

• 2016 yılında 2016/9139 sayılı Kararla, yatırım döneminde diğer faaliyetlerinden elde ettiği gelirlere uygulanabilecek indirimli vergi tutarı, tüm bölgeler için toplam yatırım tutarının %80'i olacak şekilde değiştirildi.

• 2017 yılında 6770 sayılı Kanun’la yapılan düzenleme ve 2017/9917 sayılı Kararla, 2017 yılında yapılan imalat sanayiine yönelik yatırım harcamaları için, yatırıma katkı tutarının yatırım döneminde yatırımcının diğer faaliyetlerinden elde ettiği kazançlarına uygulanacak oran %100 olarak yeniden belirlendi.

• 2017 yılında 7061 sayılı Kanun’la, yetki süresi, 2018 yatırım harcamalarını kapsayacak şekilde uzatıldı. Bakanlar Kurulu bu yetkiyi 2017/11175 sayılı Kararla kullanarak, imalat sanayiine yönelik olarak düzenlenen yatırım teşvik belgeleri kapsamında 2018 yılında yapılan yatırım harcamaları için; yatırıma katkı tutarının yatırım döneminde yatırımcının diğer faaliyetlerinden elde ettiği kazançlarına uygulanacak %100 oranın uygulanma süresini uzattı.
• 2019 yılında 7161 sayılı Kanun’la yetki sınırı 2019’u kapsayacak şekilde uzatıldı ayrıca Cumhurbaşkanına, uygulama süresini beş yıla kadar uzatma yetkisi verildi. Verilen yetki, 798 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla kullanarak, imalat sanayii yatırımlarında %100 oranı korundu.
• Yine 2019 yılında 1950 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla, imalat sanayiine yönelik olarak düzenlenen yatırım teşvik belgeleri kapsamında 2022 yılı sonuna kadar yapılan yatırım harcamaları için; yatırıma katkı tutarının yatırım döneminde yatırımcının diğer faaliyetlerinden elde ettiği kazançlarına uygulanacak %100 oranın uygulanma süresi uzatıldı. 2846 sayılı Kararla da 1950 sayılı Kararla yapılan düzenleme 2012/3305 sayılı Karara taşındı.
Özetten görüleceği üzere kafalar karışık. Sorun belli, çözüm aranıyor, bulunamamış olmalı ki arayış devam ediyor. Çözüm arayışında son düzenleme ise vergi indirimi yerine isteyen yatırımcıların sigorta pirimi işveren hissesi desteğinde artış formülü.

Vergi indiriminden vazgeç, daha fazla sigorta primi desteğinden yararlan
20 Ağustos 2020 tarih ve 2846 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla, 2012/3305 sayılı Kararın “Sigorta primi işveren hissesi desteği” başlıklı maddesine eklenen bir hükümle, teşvik belgesine başvuru aşamasında talep edilmesi halinde, vergi indiriminden yararlanılmamak kaydıyla, sigorta primi işveren hissesi desteği için uygulanan üst sınırı belirleyen oranın, yatırıma katkı oranının yarısı kadar artırılarak uygulanması öngörüldü.

Sigorta primi işveren hissesi destek tutarı, sabit yatırım tutarının belli bir oranıyla sınırlı. Bölgeler itibariyle sınırı belirleyen oranlar bölgeler itibariyle aşağıdaki tablonun ikinci sütununda yer alıyor. Yukarıda belirtilen tercihin yapılarak vergi indiriminden vazgeçilmesi durumunda, prim desteğinin üst sınırı artıyor. Artan oranlar ise aşağıdaki tablonun son sütununda.

Bölge

Halen uygulanan sınır (%)

Yatırıma katkı oranı (%)

İndirimli vergi oranından yararlanılmaması halinde uygulanacak sınır (%)

1

10

15

17,5

2

15

20

25

3

20

25

32,5

4

25

30

40

5

35

40

55

6

-

50

-

Stratejik yatırımlar

15

50

40

Değişiklik kimi nasıl etkiler?

Öncelikle, vergi indirimi teşvikinden yararlanmayı tercih eden yatırımcılar için herhangi bir değişiklik söz konusu değil.

Vergi indiriminden vazgeçen yatırımcı için, tasarruf edilecek vergi ve sigorta primi işveren hissesi desteğinin toplamı, yatırıma katkı tutarının yarısı kadar azalıyor. Buna karşılık teşvike ulaşım süresi, kârlılık ve sağlanan istihdam durumuna bağlı olarak kısalabiliyor. Mevcut duruma göre bu durum daha mı kötü? Değil. Yıllar sonra ulaşılacak veya hiç ulaşılmayacak vergi tasarrufunun bir kısmına kısa vadede ulaşmak elbette daha tercih edilebilir bir seçenek.
Ancak bir noktayı ifade etmekte yarar var. Yapılan yeni düzenleme, eşit denebilecek koşullardaki yatırımcılar arasında farklılık yaratıyor. Aynı tutarda yatırım harcaması yapıp, tercihi farklı olan iki yatırımcının vergi indirimi ve sigorta pirimi işveren hissesi desteği toplamından oluşan teşvik tutarı farklılaşıyor.

Ne yapılmalı?

Öncelikle bu sistemi yönetilebilir hale getirmekte yarar var.

Bunun yanında, yukarıda özetlediğim gibi, deneme yanılma yöntemiyle ilerlemek yerine, yatırımcı dostu bir sistemi kurgulamak zor değil. Birçok kurum ve kuruluş bugüne kadar bu konuları tartıştı, güzel öneriler de ortaya çıktı. Başta yatırımcılar ve ilgili kamu otoriteleri olmak üzere bütün kesimlerin temsil edildiği Vergi Konseyinin önerileri mevcut düzenlemelerle karşılaştırılamayacak kadar iyi.

Ben de kişisel olarak, gelir/kurumlar vergisi oran indirimi teşviki yerine, vergi ayırımı yapmaksızın, yatırıma katkı tutarı kadar yatırımcıya vergi tasarrufu sağlayan bir teşvik kurgulanmasının en iyi çözüm olduğu düşüncesindeyim. Böyle bir yapı son derece basit ve yönetilebilir olacak, yatırımcılar arasında ayırıma yol açmayacak, en önemlisi de yatırımcıya paraya en ihtiyacı olduğu yatırım döneminde vergi tasarrufu sağlayacaktır. Yatırıma katkı oranlarının yeniden gözden geçirilerek aşağıya çekilmesi ve Devletin bütçe kısıtları dikkate alınarak bazı vergilerin kapsam dışı bırakılması konusunda esneklikler yapılabilir.
Sistem yeni baştan kurgulanmaz ve gerekli değişiklikler yapılmazsa yatırımcılar için sonuç zaman kaybı, boşa harcanan emekler, yerini hakkıyla bulmayan teşvikler…

Yatırımcı ne yapmalı?

Mevcut düzenlemeler çerçevesinde yatırımcının yapması gereken belli. Teşvik belgesi başvurusu öncesinde, yıllar itibariyle doğru kâr ve istihdam tahminleri yapmak ve öngörüler çerçevesinde hangi teşvikin tercih edileceğine karar vermek. Söylemesi kolay, yapması aynı ölçüde zor. Döviz kurlarını, faiz oranlarını, deprem ve salgın hastalık olasılıklarını, global krizleri tahmin ederim diyenler için bir zorluk yok.

Bazı illerin bölgesi değişti

Cumhurbaşkanı Kararı’yla, teşvik uygulamasında esas alınan bölgeler yeniden düzenlendi. 12 ilin bölgesi değişti. Bölgesinde değişiklik yapılan iller ve değişim aşağıdaki tabloda.

Buna göre, iki il bir alt bölgeye geçerken, on il bir üst bölgeye geçmiş oluyor.

Bir veya iki alt bölge desteğinden yararlanacak ilçeler

Yeni kararla 2012/3505 sayılı Karar’a 7 numaralı yeni bir tablo eklenmiş, tabloda sayılan ilçelerin alt bölge desteklerinden yararlanması öngörülmüş.

Düzenlemeye göre, Ek-7’de sayılan;

- Birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü bölge illerinin 247 ilçesinde gerçekleştirilecek yatırımlar ilçenin bulunduğu ilin bir alt bölgesine sağlanan bölgesel desteklerden; söz konusu ilçelerin organize sanayi bölgelerinde veya endüstri bölgelerinde gerçekleştirilecek yatırımlar ise bulunduğu ilin iki alt bölgesine sağlanan bölgesel desteklerden,

- Beşinci bölge illerinin 16 ilçesinde gerçekleştirilecek yatırımlar altıncı bölgeye sağlanan bölgesel desteklerden,

yararlanabilecek.

Düzenlemeyle ayrıca yeni değişiklik kapsamında gerçekleştirilecek yatırımların sigorta primi desteği ve gelir vergisi stopajı desteğinden yararlanmaması öngörülmüş.

İmalât sanayiine yönelik iyileştirilmiş teşviklerin uygulama süresi

29 Aralık 2019 tarih ve 1950 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı’yla, imalat sanayiine yönelik olarak düzenlenen yatırım teşvik belgeleri kapsamında yapılan yatırım harcamaları için, bina-inşaat harcamalarında KDV iadesi uygulamasının 2019 sonu itibariyle bitecek süresi 2021 sonuna kadar uzatılmıştı.

Yeni kararla 1950 sayılı Karar’la yapılan düzenleme 2012/3305 sayılı Karar’a taşındı.

Stratejik yatırımlar kapsamında değişiklik

Yeni kararla;

- Kamu kurum ve kuruluşları tarafından gerçekleştirilecek yatırımların stratejik yatırım olarak teşviklerden yararlanmasının önü açılmış,

- Altına dayalı entegre madencilik yatırımlarının ise stratejik yatırım kapsamında değerlendirilemeyeceği hükme bağlanmış.

Öncelikli yatırım konularında değişiklikler

Yeni kararla;

- Özel sektör tarafından yapılacak şehirlerarası yük ve/veya yolcu taşımacılığına yönelik demiryolu yatırımları ile şehir içi yük taşımacılığına yönelik demiryolu yatırımları,

- Asgari ellibin metrekare kapalı alana sahip uluslararası fuar yatırımları (konaklama ve alışveriş merkezi üniteleri hariç),

- Asgari 5.000 büyükbaş kapasiteli süt yönlü entegre hayvancılık yatırımları ile komple yeni veya tevsi niteliğindeki asgari 10.000 büyükbaş kapasiteli et yönlü entegre hayvancılık yatırımları

öncelikli yatırım konularından çıkarılmış,

- Demiryolu yük ve/veya yolcu taşımacılığına yönelik yatırımlar,

- OECD teknoloji yoğunluk tanımına göre orta yüksek ve yüksek teknolojili sanayi sınıfında yer alan ürünlere yönelik test merkezi yatırımları,

- Çevre İzin ve Lisans Yönetmeliği kapsamında Çevre Lisansı’na tabi yatırımlar,

- Asgari yatırım tutarı şartı aranmaksızın ihtisas serbest bölgelerinde gerçekleştirilecek yazılım ve bilişim ürünleri üretimi yatırımları,

öncelikli yatırım konuları arasına alınmış.

Kararla ayrıca, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın vereceği proje onayına istinaden, yıllık asgari 500 ton eşdeğer petrol (TEP) enerji tüketimi olan mevcut imalat sanayi tesislerinde gerçekleştirilecek, enerji verimliliğine yönelik yatırımlardan mevcut durumuna göre en az %20 istenilen enerji tasarrufu oranı %15’ düşürülmüş; yine bu yatırımlardan beklenilen sağlanacak enerji tasarrufu ile yatırımın geri dönüş süresi 5 yıl ve daha az olması zorunluluğu kaldırılmış.

Faiz veya kâr payı desteği

2846 sayılı Karar’la;

- Entegre büyükbaş hayvancılık yatırımlarına yönelik faiz veya kâr payı desteği uygulamasına son verilmiş,

- Faiz veya kâr payı desteği tutarı, bölge ayrımı olmaksızın Ar-Ge ve çevre yatırımlarında 1.000.000 liradan 1.800.000 liraya yükseltilmiş.

Orta-yüksek teknolojili yatırım konularında değişiklik

2846 sayılı Kararla, Kararın EK-6 sayılı “4. Bölge Desteklerinden Faydalanabilecek Orta-Yüksek Teknolojili Yatırım Konuları” başlıklı tablosu değiştirilerek;

• 31 koduna giren tüm makine ve cihazlar ile

• 359 koduna giren tüm ulaşım araçları imalatı

4. Bölge desteklerinden yararlanabilecek yatırım konuları kapsamına alınmış.

Teşvik edilmeyecek veya teşviki belirli şartlara bağlı yatırım konuları

2846 sayılı Karar’la, kararın EK-4 sayılı “Teşvik Edilmeyecek Veya Teşviki Belirli Şartlara Bağlı Yatırım Konuları” başlıklı tablosu değiştirilerek;

- Tütün ürünleri imalatı yatırımları,

- Güneş enerjisinden elektrik üretimi yatırımlarında; modernizasyon niteliğindeki yatırımlar, 240 KW altı kapasitedeki (çatı dâhil) yatırımlar,

- Doğal asfalt, bitüm, petrol bitümü, mineral katran veya zift esaslı, bitümlü karışımlar üretimine yönelik yatırımlar,

teşvik edilmeyecek yatırım konularına eklenmiş.

Kararla ayrıca, spor tesisi yatırımlarında aranan asgari sabit yatırım tutarı 10 milyon liradan 15 milyon liraya çıkartılmış. Recep Bıyık

https://www.dunya.com/kose-yazisi/yeni-yatirim-tesvik-duzenlemeleri-1/479526

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • 1 TL için 532.000 TL Fazla Vergi Ödeme Riski Sosyal içerik üreticilerinden ile Appstore, Google Play üzerinden gelir elde…
  • BORSAYA AÇILAN ŞİRKETLER AÇISINDAN EMİSYON PRİMLİ PAYLARA YÖNELİK ÖRNEK UYGULAMA EMİSYON PRİMİ TİCARİ KARA DÂHİL DEĞİLDİR. ÖZKAYNAKLAR ARASINDA 520 PAY…
Top