Dünya genelinde yayılmaya devam eden koronavirüs salgınının vergi mükelleflerine çeşitli etkileri olabilir. İlk akla gelen durumdan etkilenecek mükellefler ve bu mükelleflerin yararlanabilecekleri uygulamalar aşağıda özetlenmiştir.

1) Mücbir sebep hali nedeniyle vergi ödevlerini yerine getirmeyecek olanlar koronavirüs bazı mükellefler için mücbir sebep hali yarat yaratmış olabilir. Örneğin mart ayında yıllık gelir vergisi beyannamesi vermesi gereken bir gerçek kişi mükellef, ulaşım olanaklarının kısıtlanması nedeniyle Türkiye'ye gelemiyor ve bulunduğu ülkede de beyanname veremiyor olabilir. Mücbir sebebin varlığı halinde, mücbir sebep ortadan kalkıncaya kadar süreler işlememektedir. Virüs salgınından etkilenen ve bu nedenle vergisel ödevlerin yerine getiremeyen mükellefler, durumu ispat etmeleri koşuluyla beyannamelerini mücbir sebep ortadan kalktıktan sonra verebilirler.

2) Ticari faaliyetleri koronavirüsten etkilendiği için vergi borçlarını ödemekte zorlananlar

Ticari faaliyetleri koronavirüsten etkilenen mükellefler, koşullar varsa vergi borçlarının tecil ve taksitlendirilmesini talep edebilirler. Tecil, ödemenin veya zorla tahsille ilgili uygulamaların borçluyu çok zor duruma düşürecek olduğu hallerde yapılabilmektedir. Talepte bulunan mükellefin “çok zor durumda” olup olmadığı da, likidite oranlarına göre belirlenmektedir. Yürürlükte olan mevzuata göre, bilanço esasına göre defter tutanların likidite oranları; “(Dönen varlıklar-Stoklar) / Kısa vadeli yabancı kaynaklar” formülü kullanılarak tespit edilmektedir.

Borcun tecil edilip edilmeyeceği, tecil edilecekse tecil süresi şu şekilde belirlenir:

• Likidite oranının 1’den büyük olması durumunda borç tecil edilmez.
• Likidite oranının 1 veya 1’den küçük ve 0,50’den büyük olması durumunda 18 aya kadar tecil yapılabilir.
• Likidite oranının 0,50 veya 0,50’den küçük olması durumunda ise borçlar 36 aya kadar tecil edilebilir.

Tecil edilen kamu alacakları için halen yıllık % 15 faiz uygulanmaktadır.

3) Alacaklarını tahsil edemeyenler

Koronavirüs salgınından etkilenen ülkelere mal ve hizmet satan ihracatçılar, alıcıların ticari faaliyetlerinin kötüye gitmesi veya başka nedenlerle alacaklarını vadesinde tahsil edemeyebilirler. Vergi Usul Kanunu’na göre, dava ve icra aşamasında bulunan alacaklar için şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkündür. Bu çerçevede, usulüne uygun olarak dava açılması koşuluyla, vadesi geçmiş alacaklar için karşılık ayrılması ve bu şekilde alacak tutarının gelir/kurumlar vergisi matrahından düşülmesi mümkündür.

4) Koronavirüsten etkilenen ihracatçılara, ihraç süresiyle ilgili olarak ek süre verilmesi

İhracatçıların, imalatçılar tarafından ihraç edilmek koşuluyla teslim ettikleri mallara ilişkin katma değer vergisi ödenmemektedir. Tahsil edilmeyen ancak beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunmaktadır. Söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ayın başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde ise tecil edilen vergi terkin olunur. İhracatın 3 ay içinde ihracatçı tarafından gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan verginin tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren gecikme zammıyla birlikte imalatçı tarafından vergi dairesine ödenmesi gerekmektedir. Ancak ihraç kaydıyla aldıkları malları yasal süresi içinde mücbir sebepler veya beklenmedik durumlara bağlı olarak ihraç edemeyen ihracatçılar ek süre talep edebilmektedir.

Koronavirüs beklenmedik bir durumdur ve bu durum nedeniyle belirlenen sürede ihracat yapamayan ihracatçıların başvurarak ek süre talep etmeleri mümkündür. Başvurunun yasal sürenin bittiği tarihten itibaren on beş gün içinde bağlı olunan vergi dairesine yapılması gerekmektedir. Recep Bıyık

https://www.dunya.com/kose-yazisi/koronovirusten-etkilenecek-mukellef-ne-yapmali/464771

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • Enflasyon Düzeltmesi Uygulayan Şirketlerde Kar Dağıtımı Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan “Enflasyon Düzeltmesi Uygulayan Şirketlerde Esas Alınacak…
  • 1 TL için 532.000 TL Fazla Vergi Ödeme Riski Sosyal içerik üreticilerinden ile Appstore, Google Play üzerinden gelir elde…
Top