2008 yılından önceki SSK sigortalılığı 4/a sigortalılığı, Bağ-Kur sigortalılığı da 4/b sigortalılığı olarak devam ediyor. Dolayısıyla sigortalılık çakışmaları da önemini korumayı sürdürüyor. Hatta bu konu özellikle emeklilik aşamalarında sigortalılar için aksaklık ve elbette büyük maddi kayıplar doğurmaya devam ediyor.  

6111 sayılı Kanunla Kanunun 53 üncü maddesinde yapılan değişiklikle 01.03.2011 tarihinden itibaren sigortalıların 4/a (SSK) ve 4/b (Bağ-Kur) sigortalılık statülerinin aynı kişide çakışmalarında 4/a sigortalılığı kapsamındaki sigortalılıkları geçerli sayılıyor. 

Ancak bu üstün sayılacak SSK sigortalılığının kesinlikle ortağı oldukları şirketten bildirilmiş olmaması şart bulunuyor. 

İşte bu kuralın bilinmemesi yahut dikkate alınmaması halinde SSK/Bağ-Kur çakışmalarındaki SSK üstünlüğünü devreden çıkaracak nitelikteki bu kural nedeniyle sigortalılar önemli tutarda parasal zararlara uğruyor.

O nedenle de sigortalıların emekli olmadan önce, hatta 5-10 yıl önce durumlarını uzman bir sosyal güvenlik müşaviri nezaretinde bir çek etmelerinde kendileri için büyük yarar bulunuyor. 

Zaman zaman araç sahibi ya da sahiplerinin şoförlük yapması, zaman zaman da dışarıda şoförlerin istihdam edildiği öğrenci servislerinde bu durum özelikle önem arz ediyor. 

Milli Eğitim Bakanlığı Taşımalı İlköğretim Yönetmeliği gereğince ilköğretim okulu bulunmayan ya da çeşitli nedenlerle eğitim-öğretime kapalı ilköğretim okullarındaki öğrencilerin ilköğretim okullarına günü birlik taşınarak kaliteli bir eğitim-öğretim görmelerini sağlamak amacıyla 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu gereğince ilçe milli eğitim müdürlüklerince yapılan taşıma ihalelerden iş alan yükleniciler hakkında;

- Çalıştırdıkları şoförlerin 4/a sigortalılığı kapsamında sigortalı sayılması,

- Araç sahibi olması nedeniyle 4/b (Bağ-Kur) sigortalılığı kapsamında sigortalılığı bulunan kişiyi aracı kiralamak suretiyle çalıştırmaları halinde, araç sahibi ile yüklenici arasındaki ilişkinin hizmet akdi olarak değerlendirilmemesi,

- Araç sahibi olmayan ancak 4/b sigortalılığı kapsamında başka faaliyetleri nedeniyle sigortalılığı bulunanları çalıştırmaları halinde bu kişilerin 4/a sigortalılığı kapsamında sigortalı sayılması,

- Başka bir firmadan araç kiralaması halinde aracı kullanan şoförlerin 4/a veya 4/b sigortalılığı kapsamında sigortalı olup olmadığına bakılmaksızın araç kiralama firmasındaki işten dolayı 4/a sigortalılığı kapsamında sigortalı sayılmaları,

- Araç kooperatifinden araç kiralamaları ve kooperatif üyelerinin araçlarda çalışmaları halinde bunların 4/a sigortalılığı kapsamında sigortalı sayılmaması,

Şoförlerin kooperatif üyeleri dışından olması halinde bu kişilerin araç kooperatifi işyerinden dolayı 4/a sigortalılığı kapsamında sigortalı sayılmaları,

Gerekiyor.

Bir Soru Bir Cevap

Okurum Hülya Hanım “Sigortalılığa 2001 yılında işe başlayan eşinin trafik kazasında vefat ettiğini, eş olarak kendisine 320 TL dul aylığı, iki çocuklarına da 160’ar TL bağlandığını, oysa bir yakınlarının 1100 TL dul aylığı aldığını belirterek soruyor: “Sizce bize bağlanan bu aylık rakamları az değil mi?

2000 yılı itibariyle (4447 sayılı Kanunla) getirilen aylık bağlama sisteminde aylık Ortalama Yıllık Kazanç x Aylık Bağlama Oranı /12 formülüne göre hesaplanması gerekiyor.

4447 sayılı Kanunla getirilen aylık bağlama sistemine göre malûllük ve ölüm aylıkları bağlanmış ancak, daha 10 yıl bile olmadan 2008/Ekim ayı itibariyle 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girmiş olması sebebiyle salt 4447 sayılı Kanunla getirilen sisteme göre yaşlılık aylığı bağlanması imkânı ortadan kalkmıştı.

Öte yandan, 5510 sayılı Kanun’un geçici 10 uncu maddesinde, “01.01.2000 tarihinden itibaren sigortalı olup, bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihten önce malûllük aylığı bağlanması için tahsis talebinde bulunan sigortalılar ile ölen sigortalıların hak sahiplerine 17.07.1964 tarih ve 506 sayılı Kanunla bağlanan aylıklar, 506 sayılı Kanun’un geçici 89. maddesinde belirtilen alt sınır aylığı esas alınarak aylık başlangıç tarihi itibariyle yeniden hesaplanır. Oluşacak farklar bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren dört ay içerisinde ilgililere ödenir.” şeklinde yapılan düzenleme ile sadece 4447 sayılı Kanunla getirilen sisteme göre bağlanan ve alt sınır aylığı uygulaması 506 sayılı Kanun’un 4447 sayılı Kanunla değişik 96 ncı maddesinin birinci fıkrası doğrultusunda yapılan malûllük ve ölüm aylıkları, 506 sayılı Kanun’un geçici 89. maddesi kapsamında hesaplanarak sigortalı ve hak sahiplerine fark ödemeleri yapılmış bulunuyor.

Bu bilgiler ışığında;

01.01.2000 – 30.09.2008 tarihleri arasında sigortalı olup 01.10.2008 sonrasında vefat edenlerin taban aylıkları sizin aldığınızı belirttiğiniz aylıklardan fazla.

Eşinizin sigortalı iken ödediği primleri asgari düzeyden olsa bile halen sizin aldığınız dul aylığının 2017 yılı Temmuz – Aralık dönemi için en az 440 TL, çocukların da 220’şer TL olması lazımdı. Şevket Tezel

https://alitezel.com.tr/index.php?sid=yazi&id=8946

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • ÇOCUK VE GENÇ İŞÇİLER RESMİ TATİLLERDE ÇALIŞTIRILABİLİR Mİ? İşçinin resmi, genel ve bayram tatillerinde çalışma yapabilmesi için işverenin…
  • VAKIFLAR VE VERGİLENDİRİLMESİ 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 102. Maddesi gereğince; resmî senetle…
  • GİB, e-Fatura ve e-İrsaliye Yeni Merkez Uygulama Geçişi Hakkında Duyuru Yayımladı Başkanlığımız https://ebelge.gib.gov.tr/anasayfa.html internet adresinde 29.5.2024 tarihinde yapılan duyuruda, e-Fatura ve e-İrsaliye belgelerinde…
Top