Aslında yılın bu son günündeki yazımda hizmet borçlanma rakamlarında artışa değinip "Yüzde 26 artışa tabi olmamak için bu son günü kaçırmayın" demek vardı. Ama zaten bu uyarıyı yapan çok refikimiz olacağı gibi bu konuda asıl olan emeklilik planlaması yapılmadan borçlanma rakamlarındaki artışın o kadar da önemli olduğunu düşünmemem beni bu son günde süreğen bir sorunu dile getirmeye itti. Umarım SGK yetkilileri kulak verir.
2018/38 sayılı SGK Genelgesi tahsise ilişkin önceki genel olan 2011/58 sayılı Genelgeyi tahsisle bağlantılı tali genelgelerle birleştirip, daha derli toplu hale getirdi ve yeni bazı hususlar getirdi. Önceki yazılarımızda bu yenilikleri ele aldık.
Ancak 509 sayfalık bu geniş Genelge bazı önemli konulardaki soru işaretlerini ise yine gidermedi.
Peki, vatandaşı ilgilendiren ve emeklilik aşamasında sorunlar oluşturan bu önemli soru işaretleri neler? İki örnek verelim.
18 yaş ve yurt içi hizmetler
Biri 18 yaş öncesi ülke içi hizmetlerle ilgili ve şöyle;
18 yaşından önce Emekli Sandığı iştirakçisi (4/c sigortalısı) olmak ancak kaza-i rüşt kararı almakla mümkün. 18 yaşından önce Bağ-Kur (4/b) sigortalısı olmak da 04.05.1979’dan beri mümkün değil. Dolayısıyla 18 yaş sorunu bu durumlarda da kendi içinde yaşanmıyor. Ancak SSK sigortalılığından sonra Bağ-Kur yahut Emekli Sandığı’ndan emeklilikte bir uygulama birliği yok ve bu da karışıklıklara ve mağduriyetlere neden oluyor.
18 yaşından önce edinilmiş SSK primleri ile Emekli Sandığı’ndan emeklilikte uygulama bu tür primlerin yaş ve erkekler için 25 yıl (9 bin gün) ve kadınlar için 20 yıllık (7200 gün) hizmet sürelerine sayılmasıyla çözülmüş oluyor. Bu tür primler sadece intibakta yani emeklilik ve kazanılmış hak aylığının tespitinde göz önüne alınmıyor. Burada kayda değer bir sorun yok.
Buna karşın 01.04.1981'den sonra ve 18 yaşından küçük iken edinilmiş SSK primleri ile Bağ-Kur’dan (4/b sigortalılığından) emeklilikte sorun yaşanıyor. Kimi SGK birimleri bu tür primleri yaş hesabında kimi de hem yaş ve hem de kadınlar için 7 bin 200 erkekler için 9 bin günün hesabına saymıyorlar. Bu da sigortalıların mağduriyetine yol açıyor.
Evet, her ne kadar SSK’lılar için sigortalılık süresi ile gün sayısı kavramları birbirinden ayrı kavramlar olsa Emekli Sandığı ve Bağ-Kur süreleri bakımından sigortalılık süresi ve gün sayısı birbirine bitişik kavramlar olsa da bunun sonucundan bir mağduriyet doğmamalı.
01.04.1981'den sonraki süreçte ve 18 yaşından küçük iken edinilmiş SSK süreleri SSK’lılar için güne ve başlangıca sayılırken, Emekli Sandığı’nda emeklilikte de hem güne hem de yaş hesabında dikkate alınırken bu tür primler Bağ-Kur’dan emeklilikte tabiri caizse hiçbir işe yaramamış oluyor. O zaman da bu tür çalışmalar anlamsızlaşmış oluyor. SGK 2011/58 sayılı kapsamlı Genelgesinde yer vermediği bu hususa artık yeni bir genelge çıkartarak el atmalı. El atmalı ve bu haksız, kendi personelini de ikileme düşüren uygulamasından doğan mağduriyeti gidermeli, vatandaşını da gereksiz yere mahkeme kapılarında uğraştırmamalıdır. Zira malûllük yaşlılık ve ölüm sigortaları gibi uzun vadeli sigorta kollarından ödenen primlerin emeklilikte işe yaramaması gibi bir çelişkinin hukukiliğini kimse iddia edemeyeceği gibi bu yanlış da muhakkak yargıdan döner.
18 yaş ve yurtdışı hizmetler
İkinci konu da 18 yaş öncesi ama bu defa yurtdışı sigortalılık başlangıcı ile ilgili bulunuyor. 18 yaşından önceki yurtdışı çalışma süreleri 3201 sayılı Yasadaki açık yasal engel nedeniyle borçlanılamıyor.
Öte yandan 6552 sayılı Yasa ile getirilen değişiklik ile Türkiye ile sözleşmeli ülkelerden çoğu ile yapılan sözleşme gereği oradaki sigortalılık başlangıcı Türkiye’den emeklilikte değerlendiriliyor ve buna göre emeklilik koşulları tayin ediliyor. SSK statüsünden emeklilikte başlangıç kavramı çok önemli ve gurbetçilerin tamamına yakını da SSK statüsünden emekli olmaya çalışıyor ve oluyor da.
İşte tam bu noktada örneğin Ağustos 1986 yılında ve 16 yaşında iken böyle bir ülkede çalışmaya başlayan gurbetçi vatandaşımız 18 yaşını doldurduğu Haziran 1988’den önceki sürelerini borçlanamıyor. Kimi SGK birimleri yurtdışında sigortalılığa başladığı 1986 başlangıcına göre 49 yaşında ve 5300 günle emekli ederken, kimi SGK birimleri ise ilk borçlanılan günü başlangıç sayıp 51 yaşında ve 5450 günle emekli ediyor.
2018/38 sayılı Genelge 509 sayfalık haccime rağmen böylesi muğlak ve tereddüt meydana getiren konuları açacak hükümler içermesi gerekirken, bunlara değinmemiş bulunuyor.
Bu da ya hak kayıplarına ya da ileride sigortalılarla Kurum arasında önemli hukuki problemlere yol açacak nitelikte bulunuyor.
Şevket TEZEL
Fahrettin Kerim Gökay Cad. No:21/1
Hasanpaşa-Kadıköy/İSTANBUL
Tel: 216-5506009
Faks: 216-5506007
Gsm: 551-1008282
This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.
This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.