Dava ödeme emri davası. Şirketin eski müdürü adına düzenlenmiş devasa tutarlı ödeme emirleri. Elimizde sadece ödeme emirleri var. Şirketin yeni sahibi bizle bilgi paylaşmıyor; kendisinin değil de müvekkilimin takip ediliyor olmasından memnun. Vergi dairesi de bilgi vermiyor çünkü şirketle alakamız kalmamış... Neyse diyoruz, ödeme emrini okumayı bilen biri için ne olup bittiğini tahmin etmek 5 dakikalık iş.
Takip satırlarından anladığım şunlar: şirketin yeni sahibi 3 ve 4. dönem kurum geçici beyanlarını ve kurumlar beyanını vermemiş ve müvekkilin dönemine ilişkin incelemede müfettişe defter belge ibraz etmemiş.
Ben bunları ödeme emrine bakarak anlayabiliyorum. Takip satırlarını ayrıştırarak tablo yapıp sebeplerini de bu tabloya işleyerek mahkemeye sunuyor ve YD talebimize ilişkin ara kararda dayanak rapor ve ihbarnamelerin özellikle istemesini talep ediyorum.
Ara karara rağmen İdare, işin bu geri planı yokmuş gibi hareket ederek sadece tahakkuk çıktılarını gönderiyor ve elbette hiçbir izahat sunmuyor.
Bir la havle çekiyorum ve bu defa tahakkuk çıktılarından ihbarname numaralarını da tespit edip tek tek belirterek ihbarnameleri ve dayanağı komisyon kararı ve raporun istenmesini talep ediyorum. (Vergi avukatlığı nediri anlamak isteyen için ekte izahı var) Mahkeme daha spesifik bir ara kararla bunları ikinci kez istiyor.
Sonuç: İkinci ara karara rağmen İdare yine ve sadece tahakkuk çıktılarını gönderiyor.
SORUM BENİ TAKİP EDEN VERGİ DAİRESİ AMİRLERİNE:
Ödeme emirlerinin tebliğinin üzerinden tam 2 ay geçti. Şimdi önümüzdeki günler içinde Müvekkilime bir haciz yapılırsa (ki eli kulağındadır); ilgili memura, servis sorumlusuna, müdür yardımcısına ve müdüre rücu edilmek üzere tazminat davası açsam haklı mıyım, haksız mıyım?
Av. Mustafa Kemal Göze
Vergi Avukatı | Vergi Danışmanı
@MKemalGoze
