Staj; genel olarak eğitim-öğretim döneminde öğrenilen teorik bilgilerin, gerçek işyeri uygulamaları ile pekiştirilmesi, işyeri görgüsü ve disiplininin kazanılması, meslek bilgisinin artırılması gibi amaçlarla yapılan eğitim tamamlama faaliyetidir.
Yine, İş-Kur tarafından istihdamın korunması ve artırılması, işsizlerin mesleki niteliklerinin geliştirilmesi, işsizliğin azaltılması ve özel politika gerektiren grupların işgücü piyasasına kazandırılması amacıyla aktif işgücü hizmetleri kapsamında mesleki eğitim kursları, işbaşı eğitim programları, toplum yararına programlar ve diğer kurs, program, proje ve özel uygulamalar düzenlenmektedir.
Bu çerçevede, okulların tatil olmasıyla birlikte özellikle yaz dönemlerinde işyerlerinde stajyer öğrenci ve İş-Kur kursiyer sayısında önemli artış olduğu görülmektedir.
Diğer taraftan, 9/12/2016 tarihinden itibaren 6764 sayılı Kanun’la yapılan düzenleme ile “mesleki ve teknik ortaöğretim sırasında staja tabi tutulan öğrenciler”, “mesleki ve teknik ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi gören öğrenciler” iş kazası ve meslek hastalığı yönünden sigortalı sayılmaya başlanmasıyla birlikte stajyer ve kursiyer sayılarında önemli artış gerçekleşmiştir.
Nitekim, 2016 yılında 359 bin 345 kişi olan stajyer ve kursiyer sigortalı sayısı, 2024/Mayıs itibariyle 1.282.687 kişiye ulaşmıştır.
Stajyer öğrenci ve İş-Kur kursiyerlerinin sosyal güvenliği
Sosyal güvenlik mevzuatına göre; stajyer öğrenci ve İş-Kur kursiyerlerinin hangi sigorta kollarına tabi olduğu ve prim ödeme yükümlüleri TABLO-1’de özet olarak gösterilmiştir.
TABLO-1’deki bilgilerden de anlaşılacağı üzere, stajyer öğrenci ve İş-Kur kursiyerleri 4/a (SSK) kapsamında sigortalı sayılmakta ve bunların sigortalılık bildirimleri (işe giriş-çıkış, aylık bildirimler) ve sigorta prim ödemeleri ilgisine göre “Millî Eğitim Bakanlığı”, “öğrenim gördükleri okulları” veya “İş-Kur” tarafından yerine getirilmektedir.
Stajyer öğrenci ve İş-Kur kursiyerlerin iş kazası ve meslek hastalığı bildirimleri
Stajların ve İş-Kur tarafından düzenlenen kursların genel amacı, işyerinde yapılan işi gözlemlemek, deneyimlemek suretiyle işi öğretmek, öğrencilerin teorik bilgilerini pratiğe dökerek iş hayatına daha hazırlıklı olmalarını sağlamak, işsizlerin mesleki niteliklerinin geliştirilmesini sağlamak olduğundan, stajyer öğrenci ve kursiyerler ile bunların staj/kurs gördükleri işyerleri arasında 4847 sayılı İş Kanunu anlamında işçi-işveren ilişkisi bulunmamaktadır.
Stajyer öğrenci ve kursiyerlerin iş kazası ve meslek hastalığı sigortasına tabi tutulmalarının nedeni ise, stajyerlerin ve kursiyerlerin işyerlerinde çalışmaları sırasında meydana gelebilecek kazalar ve iş ortamından kaynaklanan hastalıklara karşı koruma sağlanmak istenmesinden kaynaklanmaktadır.
TABLO-1’de belirtilen stajyer öğrenci ve kursiyerlerin sosyal güvenlikle ilgili yükümlülükleri (sigorta işe giriş ve çıkış bildirimleri, prim ödeme gibi) kanundaki özel düzenlemelerle öğrenim gördükleri okul veya İş-Kur’a verilmiştir.
Diğer taraftan, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda, söz konusu Kanunun çırak ve stajyerler de dâhil olmak üzere tüm çalışanlara faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanacağı belirtilmiştir.
Dolayısıyla, 6331 sayılı Kanun stajyerleri ve kursiyerleri iş sağlığı ve güvenliği açısından normal çalışanlardan ayrı bir hukuki statüye tabi tutmadığından, ayrıca 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda stajyer öğrenci ve kursiyerlerin iş kazası ve meslek hastalığı sigortasına tabi olduğu belirtildiğinden, işyerlerinde staj gören öğrenciler ve kursiyerlerle ilgili iş sağlığı ve güvenliği yükümlülüklerinin (güvenli çalışma ortamının sağlanması, İSG eğitimleri vd.) işyeri işverenleri tarafından yerine getirilmesi gerekmektedir.
İş sağlığı ve güvenliği yönünden yerine getirilmesi gereken yükümlülüklerden biri de meydana gelen iş kazası olaylarının yetkili kolluk kuvvetlerine derhal, SGK’ya da en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde, meslek hastalığı olaylarının ise durumun öğrenildiği günden başlayarak üç işgünü içinde SGK’ya bildirilmesi gerekmektedir.
Stajyerlerin ve kursiyerlerin maruz kalacakları iş kazası ya da meslek hastalığı olayları ile ilgili bildirimlerin belirtilen süreler içinde yapılmaması veya geç yapılması halinde işverenlere işyerinin tehlike sınıfı ve çalışan sayısı dikkate alınarak idari para cezası uygulanmaktadır.
2024 yılında uygulanan idari para cezaları TABLO-2’de gösterilmiştir.
Sosyal güvenlik mevzuatına göre, iş kazası ve meslek hastalığı bildirimleri kural olarak elektronik ortamdan (SGK İş Kazası Meslek Hastalığı Bildirim Giriş Sistemi-İşveren Bildirimi) yapılmaktadır.
Ancak, stajyer öğrenci ve kursiyerlerin sigortalı tescil işlemleri ve prim ödemeleri öğrenim gördükleri okul ya da İş-Kur tarafından yapıldığından, başka bir ifadeyle stajyer öğrenci ve kursiyerler işyeri çalışanları arasında yer almadığından bunların iş kazası ve meslek hastalığı bildirimleri SGK’ya elektronik ortamdan yapılamamaktadır.
Sosyal güvenlik mevzuatına göre, çırak ve stajyer öğrenciler ile İş-Kur kursiyerlerinin staj/kurs gördükleri sırada iş kazası geçirmeleri veya meslek hastalığına tutulmaları halinde, söz konusu kişilerin staj/kurs gördüğü işyeri işverenleri tarafından bildirimleri manuel olarak kâğıt ortamında yapılması gerekmekte olup, bu yükümlülüğün süresinde yerine getirilmemesi durumunda da idari para cezaları staj/kurs gördükleri işyeri işverenlerine uygulanmaktadır.
Örnek: Teknik lise son sınıfta iken bir işletmede staj gören öğrencinin söz konusu işletmede iş kazası geçirdiğini varsayalım. Bu durumda iş kazası bildirimi öğrencinin okuduğu okul tarafından değil, staj gördüğü işletme tarafından bildirilecektir. Bildirimin yapılmaması halinde idari para cezası okula değil, staj görülen işletmeye uygulanacaktır.
Ancak, okul tarafından süresinde bildirim yapılması durumunda bu bildirim işletme adına yapılmış sayılmaktadır.
Stajyer ve kursiyerlerin istirahat raporlarına ilişkin çalışılmadığına dair bildirimler
Stajyer öğrenci ve kursiyerlere, staj ya da kurs gördükleri sırada iş kazası, meslek hastalığı ya da hastalık nedeniyle hekim tarafından istirahat raporu verilmesi durumunda SGK’dan geçici iş göremezlik ödeneği alma hakları bulunmaktadır.
Ancak, bu ödenek için SGK’ya istirahatli olunan sürede işyerinde çalışılmadığına dair bildirim yapılması gerekmektedir.
Söz konusu kapsamda sayılanların iş kazası, meslek hastalığı veya hastalık tanısıyla istirahat raporu almış olmaları durumunda çalışılmadığına dair bildirim işlemlerinin staj ya da kurs gördükleri işyerleri tarafından değil, sigorta primlerini ödeyen okul veya İş-Kur tarafından yapılması gerekmektedir. Celal ÖZCAN