Mükelleflerin, Yasal Süresi İçerisinde İhtirazi Kayıt Koymaksızın Verdiği Bir Beyanname İle İlgili Olarak Beyanname Verme Süresinin Son Günü Geçmeden (Bir Diğer Deyişle Beyanname Verme Süresi İçerisinde) Fikrini Değiştirmesi Ve İhtirazi Kayıt İçeren İkinci Bir Beyanname Vermek Veya İhtirazi Kaydını İçeren Dilekçeyi Vergi Dairesine Tevdi Etmek Suretiyle Dava Açması Mümkün Mü?
Neden mümkün olmasın ki diyenleri duyar gibiyim, ancak konu o kadar da net değil.
Bilindiği üzere gerek Anayasa Mahkemesinin bireysel başvurular üzerine verdiği kararlar (örneğin [GK], B. No: 2015/15100, 27/2/2019) gerekse de Danıştay’ın yerleşik içtihadı uyarınca (örneğin Vergi Dava Daireleri Kurulunun E.2020/527 ve K.2020/607 sayılı kararı) pişmanlık ile verilen beyannameler ile idarenin zorlaması/müeyyideli yazısı söz konusu olmaksızın yasal süresinden sonra verilen düzeltme beyannamelerine konulan ihtirazi kayıtlara istinaden dava açılması mümkün değil.
Hal böyle iken, beyanname verme süresi dolmadan mükelleflerin fikirlerini değiştirmelerinin, ihtirazi kayıt içermeden verdikleri beyannameleri ile ilgili olarak beyanname verme süresi içerisinde ihtirazi kayıt içeren yeni bir beyanname ya da ihtirazi kayıt dilekçesi vermek suretiyle dava açmalarının mümkün olduğu yönünde de olmadığı yönünde de yargı kararları mevcut.
İstanbul 11. Vergi Mahkemesinin E.2010/729 ve K.2010/1278 sayılı kararı, İstanbul 10. Vergi Mahkemesinin E.2009/2201 ve K.2010/168 sayılı kararı ile Danıştay Yedinci Dairesinin E.2012/481 ve K.2015/1299 sayılı kararları mükellefler aleyhine.
Danıştay Dokuzuncu Dairesinin yakın dönemde verdiği E.2018/7032 ve K.2021/5473 sayılı karar ise olumlu yönde:
“Yükümlülerin; süresi içinde beyan ettikleri matrahlara ilişkin olarak verdikleri beyannamelere ihtirazi kayıt koyabilecekleri gibi beyanname verme süresi içinde olmak koşuluyla dilekçe ile beyanın ihtirazi kayıtla yapıldığını bildirebilecekleri kabul edilmekte olup, ihtirazı kaydın zamanına bağlı olarak doğurduğu hukuki sonuçları yönünden mevzuatta bir fark öngörülmemiştir. Aksine ihtirazı kaydın konulma zamanına bağlı olarak hukuki sonuçlarının değiştiği yönündeki düşüncenin "mahkemeye erişim hakkına" dolayısıyla, "adil yargılanma" hakkına müdahale anlamına geleceği açıktır.
Uyuşmazlığa konu sözleşmenin 07/06/2017 tarihinde imzalandığı, bu kapsamda, yukarıda yer verilen düzenlemeler uyarınca beyanname verme süresinin son gününün 23/07/2017 olduğu, davacı tarafından 13/07/2017 tarihinde elektronik ortamda beyanname verildiği, 21/07/2017 tarihinde de ihtirazi kayıt dilekçesinin sunulduğu, bu suretle davacının ihtirazı kayıt konusuna şamil olmak üzere tahakkuk eden vergiye karşı dava haklarını saklı tuttuğu anlaşılmıştır.
Bu durumda davacı tarafından, beyanname verdikten sonra, ancak beyanname verme süresi içerisinde verilen ihtirazi kayıt dilekçesi dikkate alınar. Ender İnelli
