7338 sayılı Kanun’un 31’inci maddesiyle 213 sayılı Kanun’un mükerrer 298’inci maddesine eklenen (Ç) fıkrasıyla enflasyon düzeltmesi şartlarının gerçekleşmediği hesap dönemlerinde, fıkrada öngörülen kapsam ve koşullar dahilinde amortismana tabi iktisadi kıymetlerin ve bunlara ait amortismanların yeniden değerlemeye tabi tutulabilmelerine imkan sağlanmıştır.
Söz konusu fıkranın uygulama usul ve esasları Tebliğ’inin bu bölümü izleyen maddelerinden yer almaktadır.

Yeniden değerleme yapabilecek mükellefler

1) Tam mükellefiyete tabi ve bilanço esasına göre defter tutan kollektif, adi komandit ve adi şirketlerde dahil olmak üzere ferdi işletme sahibi Gelir Vergisi mükellefleri ile Kurumlar Vergisi mükellefleri bilançolarına kayıtlı amortismana tabi iktisadi kıymetlerini, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298’inci maddesinin (Ç) fıkrasında ve bu tebliğin 6’ıncı maddesinde belirtilen istisnalar dışında “yeniden değerleme” hakkına sahip bulunmaktadırlar.
Aşağıda yer alan mükellefler, 213 sayılı Kanun’un mükerrer 298’inci maddesinin (Ç) fıkrası hükümlerinden yararlanamazlar.

a) Dar mükellefiyet esasında vergilendirilen mükellefler,
b) İşletme hesabı (zirai işletme hesabı dahil) esasına göre defter tutan mükellefler,
c) Serbest meslek kazanç defteri tutan serbest meslek erbabı mükellefler,
ç) Münhasıran (özellikle) sürekli olarak işlenmiş altın, gümüş alım-satımı ve imali ile iştigal eden mükellefler,
d) Kayıtlarını Türk para birimi dışında başka bir para birimiyle tutmalarına izin verilen mükellefler.
Yeniden değerlemeye tabi tutulabilecek iktisadi kıymetler:

1) 01.01.2022 tarihinden itibaren enflasyon düzeltmesi yapma şartlarının gerçekleşmediği dönem sonları itibarıyla, aktife kayıtlı bulunan amortismana tabi iktisadi kıymetler bakımından 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298’inci maddesinin (Ç) fıkrasında yazılı istisnalar hariç, söz konusu fıkra uygulamasından yararlanabilir.

2) 193 sayılı Kanunun mükerrer 120’nci ve 5520 sayılı Kanunun 25’inci maddeleri uyarınca gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin ödemeleri gereken geçici vergiye esas kazancın tespitine ilişkin açıklamalara 217 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yer verilmiştir.
Ayrıca, 213 sayılı Kanun’un mükerrer 298’inci maddesinin (Ç) fıkrasının (3) numaralı bendinde, geçici vergi dönemleri itibarıyla yapılacak değerlemede esas alınacak yeniden değerleme oranının, bir önceki yılın Kasım ayından başlamak üzere; 3, 6 ve 9’uncu aylarda, bir önceki 3, 6 ve 9 aylık dönemlere göre Yİ-ÜFE değerinde meydana gelen ortalama fiyat artış oranı esas alınmak suretiyle belirleneceği hükme bağlanmıştır.

Bu bağlamda, mükelleflerin geçici vergi dönem sonlarında amortismana tabi iktisadi kıymetlerini ve bunlara ait amortismanlarını 213 sayılı Kanunun mükerrer 298’inci maddesinin (Ç) fıkrası ve Tebliğin bu bölümü kapsamında yeniden değerleyebilmeleri mümkündür. 213 sayılı Kanun’un geçici 33’üncü maddesi uyarınca şartların gerçekleşmemiş sayıldığı 2022 ve 2023 hesap dönemleri geçici vergi dönemleri sonları itibarıyla da bu kapsamda yeniden değerleme yapılabilirler.

3) Yeniden değerleme, bu hakka sahip mükelleflerin, 213 sayılı Kanun’un mükerrer 298’inci maddesinin (Ç) fıkrasında yazılı istisnalar dışında, enflasyon düzeltmesi yapılması gerekmeyen dönem sonları itibarıyla bilançolarına dahil amortismana tabi iktisadi kıymetleri ile bu kıymetlere ilişkin olarak bilançonun pasifinde gösterilen amortismanlar hakkında uygulanır. Amortismanın herhangi bir yılda yapılmamış olması durumunda, yeniden değerlemeye esas alınacak tutar bu amortismanlar tam olarak ayrılmış varsayılarak belirlenir.

4) Bu niteliklerini korudukları müddetçe “sat-kirala-geri al” işlemine veya kira sertifikası ihracına konu edilen iktisadi kıymetler ile iktisadi kıymetlerin alım, satım ve inşa işleri ile devamlı olarak uğraşanların bu amaçla aktiflerinde kayıtlı bulunan emtia niteliğindeki kıymetler, hangi hesapta izlendiği/kayıtlı olduğu önemli olmaksızın, 213 sayılı Kanunun mükerrer 298’inci maddesinin (Ç) fıkrası kapsamında yeniden değerlemeye tabi tutulmaz.

Kapsama giren mükelleflerin kiralamaya konu ettikleri iktisadi kıymetler, emtia niteliğinde olanlar hariç, yeniden değerlemeye tabi tutulabilir. Örneğin, araç alım satımı faaliyetinde bulunan mükellefin bu amaçla aktifinde bulunan bir aracı satış öncesinde belirli bir süre ile kiralamış olması halinde, bu durum söz konusu araç için mezkur (Ç) fıkrasından yararlanılabilmesini sağlamaz.

5) 213 sayılı Kanun’un mükerrer 298’inci maddesinin (Ç) fıkrası kapsamında yeniden değerlemeye tabi tutulabilecek iktisadi kıymetlerin, amortismana tabi iktisadi kıymet mahiyetinde olması zorunluluğu bulunduğundan, boş arazi ve arsalar gibi amortismana tabi olmayan iktisadi kıymetler yeniden değerlemeye tabi tutulamaz.

6) Yeniden değerlemenin yapılacağı dönem sonu itibarıyla aktife kayıtlı olmayan amortismana tabi iktisadi kıymetler yeniden değerlemeye tabi tutulamaz.

7) Yeniden değerlemenin yapılacağı hesap döneminde aktife dahil edilen amortismana tabi iktisadi kıymetler için yeniden değerleme yapılamaz. Diğer bir ifade ile amortismana tabi iktisadi kıymetler için aktife dahil edildikleri hesap döneminde yeniden değerleme yapılamaz.

Bu kapsamda, yapılmakta olan yatırımlar veya iktisadi kıymetlerin yatırım harcamaları yeniden değerlemeye tabi tutulamayacağı gibi, yatırımın tamamlanmasını müteakiben ilgili hesaba aktarılan amortismana tabi iktisadi kıymetin de aktifleştirildiği hesap döneminde yeniden değerlemeye tabi tutulması imkanı bulunmamaktadır. Örneğin, inşa edilerek aktifleştirilen binaların, aktifleştirildikleri hesap döneminde yeniden değerlemeye tabi tutulması mümkün bulunmamakta olup, bu kapsamdaki binalar ancak aktifleştirildikleri hesap döneminden sonraki hesap dönemlerinde yeniden değerlemeye tabi tutulabilir. Veysi SEVİĞ

https://www.ekonomim.com/kose-yazisi/vergi-hukukunda-kimler-yeniden-degerleme-yapabilir/700164

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • Enflasyon Düzeltmesi Uygulayan Şirketlerde Kar Dağıtımı Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan “Enflasyon Düzeltmesi Uygulayan Şirketlerde Esas Alınacak…
  • 1 TL için 532.000 TL Fazla Vergi Ödeme Riski Sosyal içerik üreticilerinden ile Appstore, Google Play üzerinden gelir elde…
Top