Bugün sizinle kabulü mümkün ol­mayan bir uygulamayı paylaşaca­ğım.

Ne kadar müdebbir olursanız olun, iş­letmenize ait demirbaşlarınız çalınabi­lir. Hapishanenin, karakolun soyulma­sına ilişkin hırsızlık hikâyelerini gazete haberlerinden hatırlıyorum. Velhasıl her­kesin başına gelebilir. Zira “Hırsıza kilit dayanmaz” denir. Demirbaşınız çalındı­ğında bu demirbaşın kayıtlı değerini gider yazamayacağınız, daha önce yüklendiği­niz KDV’yi düzeltmeniz (indirimlerden çekmeniz, indirdiğiniz KDV’yi bir bakıma geri ödemeniz) gerekir. Bu oturmuş bir uygulama ve konumuz da bu değil.

Çalınan demirbaş için sigortadan alınan tazminat tutarı ne olacak?

Mali İdare örneğin 10.09.2011 tarih­li bir özelgede, çalınan emtia ile ilgili ola­rak, “Sigortadan alınan tazminatların, em­tianın değerini aşan kısmının gelir olarak dikkate alınması gerekir” demekteydi.

Ancak bu görüş 27.07.2017 tarihinde ip­tal edildi.

Mali İdare'nin değişen görüşü

Mali İdare 27.07.2017 tarihli görüşünde, önceki mukteza ile aynı kanun maddeleri­ni zikretmiş ancak, sonuç olarak, “Bunun­la birlikte, çalınan motosiklet ile ilgili ola­rak sigortadan alınan tazminatların gelir olarak dikkate alınması gerektiği tabiidir” ifadesine yer vererek önceki görüşünü ip­tal etmiştir.

Müdebbir olmak sorunu çözmedi

Siz müdebbir bir tüccar olarak çalın­ma riskini sigortalamışsınız, dolayısıyla kaybınız sigorta şirketi tarafından karşı­lanmış, yerine konmuş. Dolayısıyla kay­bınızın karşılanan kısmı kadar öz varlı­ğınızda bir değişiklik olmadığı aşikar. Öz varlık, olsa olsa, çalınan malın değerin­den daha yüksek bir tazminat almışsam, aşan tutar kadar artmış olur ve vergileme ancak o kısma yapılabilir. Uygulama da 2011 tarihli müktezadaki görüş 2017 de değiştirilene kadar da öyle yapılıyordu.

Her iki muktezada da değinildiği gibi, gelir vergisi sistemimiz öz varlık mukaye­sesine dayanır. Çok açıktır ki, öz varlık sa­dece şayet sigortadan, çalınan malın kıy­metinden daha fazla tazminat alınırsa ar­tar. Öz varlık aynı kaldığı müddetçe de, bir kazançtan bahsedilemeyeceği için vergi­leme yapılmıyor olması gerekir. Gelir İda­resinin önceki görüşü de bu temel prensi­be (kanuni düzenlemeye) dayanıyordu.

Aptallık vergisi tam bu noktada başlıyor

Çalınan malın değerine isabet eden si­gorta tazminatı üzerinden vergi almaya kalkmak adeta yeni bir vergi koymak ola­cağı için isim babalığını da biz yapalım de­dik. Olsa olsa bu verginin adı aptallık ver­gisi olur. “Bir malına sahip çıkmıyorsun, öyleyse senden vergi alırım” deniliyor.

Zeki GÜNDÜZ

Zeki GÜNDÜZVERGİ POLEMİKLERİ
This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.

https://www.dunya.com/kose-yazisi/aptallik-vergisi/695386

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • Forward İşlemleriyle İlgili KDV Tarhiyatları Forward sözleş­melerinde, ta­raflar belirli mik­tardaki dövizi ge­lecekte, şimdiden belirlenen bir…
  • Vergi İncelemesindeki Mükelleflerin Vergi Asıllarında Uzlaşması Halen Mümkün! Bilindiği üzere; 02.08.2024 tarih ve 32620 sayılı Resmi Gazete’ de…
  • SGK CEZALARINDA İNDİRİM YÖNTEMLERİ Sigortalı İşe Giriş Bildirgesi Verme Yükümlülüğü 5510 sayılı Sosyal Sigortalar…
Top