Kimine göre vergi barışı, kimine göre yeniden yapılandırma, kimine göre vergi affı. Bazı alacakların yeniden yapılandırılmasına ilişkin 11 Mayıs 2018 tarih ve 7143 sayılı Kanun’dan bahsediyorum. Gerçekte hepsinden biraz var. Devletle mükellef arasında bazı alanlarda barışma düzenlemeleri var, Devlete olan borçlar yeniden yapılandırılıyor, elbette silinen önemli borçlar da var.
İsmi ve içeriği ne olursa olsun, kanun mükelleflere önemli avantajlar sağlıyor. Yeni bir sayfa açıyor. Ödenemez büyüklüğe ulaşan borçlar için, kısmen silerek, ayrıca taksitlendirerek ödeme kolaylığı getiriliyor. Matrahını artıranlar için incelenmeme güvencesi veriyor.
Şimdi yapılması gereken verilen olanakları en iyi şekilde kullanmak. Bunun için de çok sayıda farklı düzenleme grubunu incelemek, verilen süreler içinde, istenen prosedürlere uygun olarak kanundan yararlanmak gerekiyor.
Kanun bu makalenin yazıldığı an itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanmamıştı. Önümüzdeki birkaç gün içinde yayımlanıp yürürlüğe gireceği kesin. Dolayısıyla şimdiden kanundan yararlanma takvimini oluşturmakta ve yararlanacakların hazırlıklara başlamasında yarar var.
Sağlanan olanaklar
Vergi barışı düzenlemeleriyle;
- Kesinleşmiş borçlar yeniden yapılandırılıyor,
- Kesinleşmemiş veya dava aşamasında bulunan borçlar yeniden yapılandırılıyor,
- Pişmanlıkla verilecek beyannameler nedeniyle doğacak borçlar yapılandırılıyor,
- Matrah ve vergi artırımı yapılarak incelenmeme güvencesi sağlanıyor,
- İşletmelere kayıtlarını düzeltme olanağı veriliyor.
- Kayıt dışı varlıkların kayda alınarak ekonomiye kazandırılması sağlanmaya çalışılıyor.
Kesinleşmiş ve ihtilaflı borçlarda başvuru ve ödeme süresi
Kanun kapsamında olan kesinleşmiş ve ihtilaflı borçlar için başvuruların 31 Temmuz 2018 akşamına kadar alacaklı vergi dairesine yapılması gerekiyor. Yapılandırılan bu kapsamdaki borçların bir defada veya taksitle ödenmesi mümkün. Bu konuda tercih yapma olanağı var.
Borcun tamamının bir defada ödenmesinin tercih edilmesi durumunda, ödemenin eylül ayının sonuna kadar yapılması gerekiyor. Tercihini taksitler halinde ödemek yönünde kullananlara 36 aya kadar vade olanağı tanınıyor. Borcunu taksitle ödemek isteyenler için 6, 9, 12 ve 18 olmak üzere dört farklı taksit seçeneği var.
Taksitle ödemede ilk taksit 30 Eylül 2018 tarihi mesai saati sonuna kadar ödenebilir. Diğer taksitler ise birer ay atlamalı olarak ödenmeye devam edilecektir. Buna göre ödemeyi 6 taksitte yapmak isteyenler taksitlerini; Eylül/2018, Kasım/2018, Ocak/2019, Mart 2019, Mayıs/2019 ve Temmuz/2019’da ödeyebilirler.
İnceleme sonucu salınan vergilerde süreler
Kanunun yayımı tarihinden önce başlayan vergi incelemeleri devam edecek. İnceleme sonucunda salınan vergi ve kesilen cezaların yeniden yapılandırılması ise mümkün.
Kanun’un yayımlandığı tarih itibariyle inceleme aşamasında bulunan işlerle ilgili olarak daha sonra yapılan tarhiyatlar için bu olanaktan yararlanılabilinmesi;
- İhbarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içerisinde yazılı başvuruda bulunulması,
- İlk taksit ihbarnamenin tebliğini izleyen aydan başlamak üzere ikişer aylık dönemler halinde altı eşit taksitte ödeme yapılması,
ile mümkün.
Buna göre inceleme sonucu salınacak vergi ve kesilecek cezaların yeniden yapılandırılmasında başvuru ve ödeme süresi, incelemenin bitiş ve ihbarnamenin tebliğ tarihine bağlı olarak belirleniyor.
Matrah artırımında süreler
Kanun kapsamına giren vergilerde matrah artırımı başvurusunun ağustos ayının sonuna kadar yapılması gerekiyor. Matrah artırımı sonucu hesaplanan verginin peşin veya azami altı eşit taksitte ödenmesi mümkün. Tercih mükellefe ait.
Ödemenin peşin yapılmasının tercih edilmesi durumunda, son ödeme tarihi Eylül sonu. Ödeme taksitler halinde yapılacaksa; ilk taksit Eylülde olmak üzere, ikişer aylık dönemler halinde ödeme yapılacak.
İncelemede olanlar için matrah artırımında bulunma süresinin önemi
Kanun’un yayımı tarihinden önce başlanıldığı halde, bu tarihe kadar tamamlanamamış olan vergi incelemeleri devam edecek. Düzenlemeye göre, kanunun yayımı tarihinden önce başlanan ve süresi içinde tamamlanan inceleme sonucu matrah farkı bulunması halinde, inceleme raporlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettiği tarihten önce matrah artırımında bulunulmuş olması şartıyla, inceleme sonucu bulunan fark, artırılan matrahla karşılaştırılıyor.
Karşılaştırma sonucunda;
- Artırılan matrah tutarlarının, inceleme sonucu bulunan matrah farkı tutarlarından fazla olması durumunda, vergi incelemelerine göre vergi tarhiyatı yapılmıyor ve ceza uygulanmıyor.
- Vergi incelemeleri sonucu belirlenen tarhiyata konu matrah farkının, ilgili yıl için artırılan matrah tutarından fazla olması halinde, aradaki fark tutar kadar matrah farkı üzerinden vergi tarhiyatı yapılıp, ceza uygulanıyor.
Bu düzenleme nedeniyle, kanunun yayımı tarihi itibariyle incelenenlerin, inceleme tamamlanmadan önce matrah artırımında bulunmaları, artırılan matrahın incelemede bulunacak matrah farkından mahsup edilmesi olanağı nedeniyle son derece önemli.
Pişmanlıkla veya kendiliğinden beyanda süreler
Matrah artırımında bulunmak istemeyen ancak belli bazı konularda doğru yapıp yapmadığı konusunda tereddüdü olanlara Kanun ayrı bir olanak veriyor. Kendiliğinden veya pişmanlıkla beyan yoluyla, belirli bazı riskleri ortadan kaldırmak mümkün.
Bu çerçevede verilecek beyannamelerin Temmuz sonuna kadar verilmesi ve hesaplanan borcun peşin veya 36 aya varan sürede taksitle ödenmesi mümkün.
Muhasebe düzeltmelerinde süreler
Kanunla, bazı varlıklarla sınırlı olarak, işletme kayıtlarının gerçek duruma getirilmesine olanak sağlanıyor. Sağlanan olanaklar, bu işlemlerin bildirimi ve bu işlemler nedeniyle hesaplanan vergilerin ödeme takvimi özetle şöyle:
- İşletmede var olduğu halde kayıtlarda yer almayan mal ve sabit kıymetlerin, 31 Ağustos 2018 tarihine kadar bildirilmesi, bildirilen varlıklar için hesaplanan katma değer vergisinin aynı sürede ödenmesi gerekiyor.
- Kayıtlarda yer aldığı halde işletmede bulunmayan mallar için 31 Ağustos 2018 tarihine kadar fatura düzenlenerek kayda alınması, hesaplanan katma değer vergisinin ilk taksiti beyanname verme süresinde, diğer taksitlerin izleyen ikinci ve dördüncü ayda olmak üzere üç eşit taksitte ödenmesi gerekiyor.
- Kayıtlarda yer aldığı halde işletmede bulunmayan kasa mevcudu ve ortaklardan alacaklar net tutarının, 31 Ağustos 2018 tarihine kadar beyan edilmesi, hesaplanan verginin aynı sürede ödenmesi gerekiyor.
Varlık barışında yenilikler ve takvim
Yaygın ifadesiyle, varlık barışı. Diğer adıyla kayıt dışı varlıkların ekonomiye kazandırılması. Daha önce defalarca benzeri uygulama yapıldı; 2008 yılında 5811 sayılı Kanun’la, 2013 yılında 6486 sayılı Kanun’la, 2016 yılında 6736 sayılı Kanun’la. Yeni Kanun 7143 sayılı, öncekilerin büyük ölçüde benzeri ancak farklılaşan hükümler de var. Aşağıda hem düzenlemeyi özetledim, hem de kanundan yararlanma takvimini.
Düzenlemenin genel çerçevesi
Yeni varlık barışı düzenlemesiyle, gerçek ve tüzel kişilere, yurtdışında ve yurtiçinde bulunan varlıklarını kayda alma olanağı veriliyor. Kanun ayrıca, varlık barışından yararlanarak Türkiye’ye getirilen veya kayda alınan varlıklar nedeniyle vergi incelemesi veya vergi tarhiyatı yapılmamasını öngörüyor.
Kapsama giren varlıklar Varlık barışı kapsamında yurda getirilecek veya kayda alınacak varlıklar şunlar:
● Yurtdışında bulunan; para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları.
● Yurt içinde bulunan; para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar.
Varlığın yurtdışında veya yurtiçinde bulunma tarihi
Varlığın geçmişte belli bir tarih itibariyle var olduğunu ispat etme zorunluluğu yok. Verilen süre içinde varlığın yurda getirilmesi veya kayda alınması koşulunun sağlanması yeterli. Beyan veya bildirim zamanı Kanunla getirilen avantajlardan yararlanabilmek için,
● Yurt dışında bulunan kapsamdaki varlıkların; 30 Kasım 2018 tarihine kadar Türkiye’deki banka veya aracı kuruma bildirilmesi
● Yurt içindeki kapsamdaki varlıkların, 30 Kasım 2018 tarihine kadar vergi dairelerine beyan edilmesi ve yasal defterlere kaydedilmesi gerekiyor.
Yurtdışındaki varlıkların yurda getirilmesi
Yurt dışında bulunan ve düzenleme kapsamında olan varlıkların, bildirim yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde Türkiye’ye getirilmesi veya Türkiye’deki banka veya aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi gerekiyor.
Varlıkların yurda getirilmesi zorunlu olmayan durumlar
Kanun kapsamına giren yurt dışındaki varlıklar, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve düzenlemenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 30 Kasım 2018 tarihine kadar kapatılmasında kullanılabilir. Bu takdirde, defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye'ye getirilme şartı aranmıyor.
Yürürlük öncesi sermaye avansı olarak Türkiye’ye getirilen varlıklar
Düzenlemenin yürürlük tarihi itibarıyla yasal defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan kapsamdaki varlıkların düzenlemenin yürürlük tarihinden önce Türkiye'ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması hâlinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi şartıyla, düzenlemenin avantajlarından yararlanılması mümkün. Kanunda geçen defter kayıtlarından düşülmesinden kastedilenin ne olduğu açık değil. Sermaye avansının sermayeye eklenmesinin bu kapsamda olduğu açık. Ancak sermaye avansının ortaklara iade edilmesi veya başka bir hesaba aktarılmasının bu kapsamda olup olmadığı tartışma götürür.
Ödenecek vergi
Yurt dışındaki varlıkların 31 Temmuz 2018 tarihine kadar yurda getirilmesi, yurt içindeki varlıkların da bu tarihe kadar defterlere kaydedilmesi durumunda, her hangi bir vergi ödenmeyecek, bu tarihten sonra getirilmesi veya deftere kaydedilmesi durumunda ise % 2 vergi ödenecek.
Kayda alınacak varlıkların elden çıkartılması
Düzenleme kapsamında kayda alınan varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazançlar, genel düzenlemeler kapsamında vergilenecek. Varlıkların elden çıkartılmasından doğan zararların ise gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak dikkate alınması da mümkün değil.
Düzenlemeden yararlanmanın sağladığı avantajlar
Kanun, varlık barışından yararlanarak Türkiye’ye getirilen veya kayda alınan varlıklar nedeniyle vergi incelemesi veya vergi tarhiyatı yapılmamasını öngörüyor. Ancak bu olanak, bildirilen veya beyan edilen verginin vadesinde ödenmesi ve istenen diğer koşulların yerine getirilmesi şartıyla sağlanıyor.
Recep Bıyık
https://www.dunya.com/kose-yazisi/vergi-barisinda-takvim/415763