Türkiye’de uluslar arası standartlara göre de yüksek enflasyon yaşanmaktadır. Yüksek enflasyon yaşanan bir ortamda, enflasyonsuz ortama göre hazırlanan vergi yasaları dünyanın en adaletsiz vergileri haline dönüşebilmektedir. Bunun sonucunda da Türkiye’deki işletmeler rekabette zorlanmakta ve kayıt dışı ekonomi artmaktadır.

Bu sorunu çözebilmek için yapılabilecek en olumlu şey, şüphesiz enflasyonun ihmal edilebilecek makul seviyeye indirilmesidir. Ancak bunun hiç kolay bir konu olmadığı herkesin malumudur. Enflasyonun devam ettiği bir ortamda, yapılabilecek en iyi şey ise, yüksek enflasyonun neden olduğu sanal kârlardan vergi almaya engel olan bir vergileme sisteminin getirilmesidir.

Enflasyon düzeltmesi, genellikle şirketlerin bilanço değerlerinin enflasyon oranlarıyla ayarlanması ve güncel değerlerle gösterilmesini sağlamaktadır. Ancak Vergi Usul Kanunu’nun 2024 yılı sonrası için yer alan düzenlemesi, sanal sanal kârları vergileyen bir hesaplama yöntemi içermektedir.

Öz sermaye değerlemeleri geçici faydalar sağlasa bile, şirket tasfiye edildiğinde düzeltmeler nedeniyle ek kurumlar vergisi ve kâr dağıtım stopajları ödenecektir. 
Mevcut uygulama, gelir ve kurumlar vergisi kanunlarına göre, gelirin "gerçek kârdan" alınması ilkesiyle çelişmektedir.

2024 birinci çeyrekte enflasyon düzeltmesi uygulamasının iptal edilmesi yerinde bir uygulamadır. Bu durum enflasyon düzeltmesi uygulamasının gözden geçirilmesi için önemli bir fırsat yaratmaktadır.

Düşüncemize göre, aşağıdaki revizelerin sistemde yapılması gerekir.

·      Parasal olmayan aktif ve pasiflerdeki endekslemeler sonucu oluşan farkların gelir veya gider olarak kaydedilmemesi, bunun yerine öz sermaye grubunda izlenmesi gerekir.

·      Şirket ortaklarının yaptığı sermaye ödemeleri endekslemeye tabi tutularak, endekslenmiş sermayenin ortağa iadesi gelir olarak dikkate alınmamalıdır.

Sonuç itibariyle, enflasyon muhasebesi bir lütuf veya lüks değildir. Tam tersine yüksek enflasyon yaşanan Türkiye için yapılması gereken zorunlu ve yararlı bir uygulamadır. Ancak yapılan uygulamanın istenen olumlu sonuçları yaratması için mutlaka revize edilmesi gerekir.

Linkedin paylaşımından Alıntı yapılmıştır

 

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • SERMAYE TAAHHÜDÜNÜN SÜRESİNDE ÖDENMEMESİ Türk Ticaret Kanununun 332. Maddesi Uyarınca Anonim Şirketler Asgari 250.000,00…
  • 2023 Yılında Yapılan Enflasyon Düzeltmesi, 2024 Yılında Ortaya Çıkacak "ENFLASYON DÜZELTMESİ KARINI" Etkiler Mi? CEVAP : HAYIR 2- 2023 yılında yapılan enflasyon düzeltmesi, 2024…
  • İNDİRİMLİ KURUMLAR VERGİSİ 32/A MADDESİ KAPSAMINDA VERGİ ZİYAI CEZASI İndirimli Kurumlar Vergisi uygulamasında; KVK 32/A maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen…
Top