İhraç Kayıtlı Satışlar' da Özellikli Durumlar

GİRİŞ

İhracatçı firmalar zaman zaman katma değer vergisi ödemeden imalatçı firmalardan ihraç kaydıyla mal almakta, aldıkları ürünleri ihraç etmektedirler. Katma değer vergisi açısından tüm sorumluluğun imalatçıda olduğu düşünüldüğünde ihraç kayıtlı satışın müşteri kaybetmemek dışında imalatçı açısından avantajlı bir uygulama olduğunu söylemek doğru olmaz. Hatta ihracatın süresinde yapılamayacak olması halinde dahi süre uzatım talebi yetkisi ihracatçı tarafından kullanılabilmektedir. Ayrıcalıklı mal imal etmeyen imalatçıların tecil/terkine konu KDV için teminat alması ise günümüzün ekonomik koşullarında istisnalar hariç pek de mümkün değil. Konunun KDVK’nın “Mal ve Hizmet İhracı” başlıklı maddesinde düzenlendiği düşünüldüğünde amacın imalatçıdan ziyade ihracatçıya destek olduğu anlaşılmaktadır.

İhraç kayıtlı satış KDVK’nın 11/1-c maddesinde düzenlenmiş uygulamaya ise genel tebliğin II/A.8 bölümünde yer verilmiştir. Makalemizde dahilde işleme ve geçici kabul rejimleri kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılan girdilerin temininde tecil-terkin uygulamasına yer verilmemiştir. Bu makalemizde iki bölüm halinde kanun, genel tebliğ ve özelgeler çerçevesinde soru cevap şeklinde ihraç kayıtlı satış uygulamasına değineceğim.  Öncelikle 11/1-c maddesini hatırlamakta fayda var.

İhraç kayıtlı satış KDVK’nın 11/1-c maddesinde aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.

“İhraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisi, ihracatçılar tarafından ödenmez. Mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur.

Söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen vergi terkin olunur. Örneğin Eylül 2019 döneminde ihraç kaydıyla yapılan teslimin ihracatı 31.12.2019 tarihine kadar gerçekleştirilmelidir. KDVGT’ne göre ihracat tarihi olarak gümrük beyannamesinin kapandığı tarih esas alınır.

İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı AATUHK’nun 51.maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla (05.09.2018 tarihinden itibaren her ay için %2) birlikte tahsil olunur. Ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların VUK’da belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen vergi tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı AATUHK’nun 48. maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi (06.09.2018 tarihinden itibaren yıllık %22) ile birlikte tahsil edilir.

Tecil veya terkin edilen bu vergiler hakkında ihracatçılar bakımından KDVK’nın 32. maddesi hükmü uygulanmaz. Bu ifadeden tahakkuk ettirilen ancak ihracatçı tarafından ödenmeyen KDV’nin indirim ve iade konusu yapılamayacağı anlaşılmalıdır.

İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilecek KDV, ihraç edilen mala ilişkin imalatçı satış bedeline göre hesaplanan vergiden imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ilişkin verginin düşülmesinden sonra kalan tutardan fazla olamaz.

İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilmesi gereken KDV, ihracat işlemlerinin tamamlanmasından sonra yapılır. İade veya tecil olunacak vergi miktarı, mükellefin ilgili dönem beyannamesinde yer alan bilgiler mukayese edilmek suretiyle hesaplanır.

İhracatın mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde, en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren onbeş gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilebilir.” İdare tarafından verilen bir özelgede ek süre içinde ihracatın gerçekleşmesi halinde talep edilmese de vergi zıyaına sebep olunmadığı gerekçesiyle terkin işleminin gerçekleştirilmesinde sakınca olmadığına dair özelge görüşü mevcuttur.

SORU VE CEVAPLAR

1-Tecil-terkin uygulaması için imalatçıların taşıması gereken nitelikler nelerdir?

İmalatçı olmayan mükellefler, tecil-terkin uygulamasından yararlanamaz. İmalatçının ise aşağıdaki vasıfları taşıması gerekir.

– İmalatçı belgelerinden birine sahip olması (sanayi sicil belgesi, çiftçi kayıt belgesi, gıda işletmesi kayıt belgesi ve işletme onay belgelerinden(üretici belgesi) herhangi biri)

– İlgili meslek odasına kayıtlı bulunması,

– Üretimin yapıldığı dönemde yürürlükte bulunan Sanayi Sicil Tebliğlerinde öngörülen sayıda işçi çalıştırması ve gerekli araç parkına sahip olması veya kapasite raporundaki üretim altyapısına sahip olması, gerekir.

Bu belgeler bir defaya mahsus vergi dairesine verilir. İptal dahil yapılan değişiklikler vergi dairesine bildirilir.

2-İmalatçı belgesine sahip olmayan mükellefler tecil terkin uygulamasından yararlanabilir mi?

Diğer şartları taşımakla beraber, sadece imalatçı belgesine sahip olmayan mükelleflerden, ilgili Kuruma başvuran ve bu Kurumdan söz konusu belgenin verileceğine ilişkin olumlu görüş alanlar belgelerin verilmesi beklenilmeden uygulamadan yararlanabilir.

Olumlu görüş yazısının verildiği tarihten önceki dönemlerde (ilgili kuruma başvuru tarihinden sonraki) diğer tüm şartları taşıdığının ilgili vergi dairesince tespit edilmesi kaydıyla, olumlu görüş yazısının verildiği tarihten önceki söz konusu teslimlerinde de tecil-terkin uygulamasından yararlandırılmaları mümkündür.

3-Uygulama kapsamına giren mallar nelerdir?

-İmalatçıların bizzat ürettikleri mallar için tecil-terkin uygulaması yapılır. Piyasadan hazır olarak alıp sattıkları mallar için tecil-terkin işlemi uygulanmaz.

-İmalatçıdan alınan mal, ihraç edilen nihai mamul olması gerekir. İhraç kaydıyla teslimi yapılan malın, ihracat faturası ve gümrük beyannamesinde yer alan malla aynı olması gerekir (aynı ürün farklı isimlerde yer alırsa VİR veya YMM Raporu ile tespit gerekecektir).

-İhraç kaydıyla teslim edilen malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki mallar ile ihraç malı için ambalaj maddesi veya malzemesi olarak kullanılan malların (11/1-c) maddesi kapsamında teslimi mümkündür. Ancak, bu malların tesliminde tecil-terkin uygulanabilmesi için, asıl malın (11/1-c) maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanarak satın alınması ve yurtdışındaki müşteri adına düzenlenen faturada ve gümrük beyannamesinde asıl malla birlikte bu nitelikteki malların da yer alması gerekir (örneğin şase kamyon ve kasası).

-İhraç edilecek asıl malın istisna kapsamında satın alınması halinde, ambalaj maddeleri ve malzemeleri, eklenti veya ayrılmaz parçalar için (11/1-c) maddesi kapsamında işlem yapılabilir.

4- Fason olarak imal ettirilen mallar için tecil-terkin uygulamasından yararlanılabilir mi?

Fason hizmet, bir malın mülkiyet ve tasarruf hakkının devralınmaksızın ücreti karşılığı belirli işlemlere tabi tutularak/işlemlerden geçirilerek, tasarruf veya mülkiyet hakkı sahibine iade edilmesidir.

Kapasite raporuyla sınır olmak üzere imalatçı belgesindeki üretim konusu malların tamamının fason olarak imal ettirilmesi ve ihraç kaydıyla teslimi mümkündür.

5-İhraç kayıtlı düzenlenen faturada hangi ifade yer almalı?

İhraç kaydıyla düzenlenen faturaya;

“3065 sayılı KDV Kanununun (11/1-c) maddesi hükümlerine göre, ihraç edilmek şartıyla teslim edildiğinden, KDV tahsil edilmemiştir.” İfadesine yer verilmelidir.

6-İhraç kayıtlı fatura ne zaman düzenlenmeli süresinde düzenlenmeyen fatura için tecil-terkin veya iade işlemi nasıl yapılır?

İhraç kaydıyla teslimlere ait faturanın ihracat faturasının tarihinden önceki bir tarihte düzenlenmiş olması gerekir. İmalatçı tarafından düzenlenen fatura tarihinin; ihracatçı fatura tarihi veya fiili ihraç tarihinden sonraki bir tarih olması halinde, VUK’daki  fatura düzenleme sürelerine uyulması kaydıyla tecil-terkin uygulamasından yararlanılabilir.

VUK 231/5. Maddesine göre fatura, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır.

Yukarıdaki durumlar dışında ihraç kaydıyla teslime ilişkin faturanın, fiili ihraç tarihinden sonraki tarihi taşıması halinde işlemin ihraç kaydıyla teslime ilişkin şartlar açısından yapılacak inceleme veya YMM raporu ile tespit edilmesi şartıyla terkin ve/veya iade işlemleri sonuçlandırılır.

7-İhraç kayıtlı satışlar için ayrı fatura düzenlemek gerekir mi?

İhracatçıya satış yapan imalatçılar, bizzat ürettikleri mallar ile piyasadan hazır olarak satın aldıkları malları, düzenleyecekleri faturada ayrı gösterebilecekleri gibi, bu mallar için ayrı fatura da düzenleyebilirler. İdarenin verdiği bir özelgede ihraç kayıtlı teslimlere ilişkin işlemlerin takibi ve sonuçlandırılması bakımından bu kapsamdaki işlemler için ayrı faturalar düzenlenmesinin daha uygun olduğu yönünde görüşü vardır.

8-Tecil-terkin uygulanacak teslimler hangileridir?

İmalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç kaydıyla yapılan mal teslimlerinde,

Türkiye’de ikamet etmeyenlere özel fatura ile yapılan satışlarda, “İstisna İzin Belgesi” alan mükelleflere imalatçılar tarafından yapılacak ihraç kaydıyla teslimlerde, 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında işlem yapılabilir.

İstisna izin belgeli satıcılara ihraç kaydıyla teslimde bulunanların tecil edilen vergilerinin terkin işlemleri için, gümrükte tasdik edilen özel fatura nüshası ibraz edilir.

Kesin ihracı öngörülmeyen mallar için ihraç kaydıyla teslim uygulaması mümkün değildir.

9-İmalatçıların ihraç kaydıyla teslim zorunluluğu var mı?

İhraç kaydıyla teslimlerde tecil-terkin uygulaması ihtiyari bir uygulama olup, bu kapsamdaki malların imalatçıları tarafından ihracatçılara KDV tahsil edilerek teslimi de mümkündür.

10-Tecil/terkin veya iade edilecek verginin hesabı nasıl yapılır?

Tecil edilecek vergi miktarı, mükellefin ihraç kaydıyla teslimleri nedeniyle hesaplanan vergi tutarından fazla olamaz. Ancak mükellefin ödenmesi gereken vergi tutarı, ihraç kaydıyla teslimleri nedeniyle hesaplanan vergi tutarından az ise bu tutar esas alınır. İhraç kaydıyla teslim bedeli üzerinden hesaplanan KDV tutarından tecil edilemeyen bir kısım varsa, bu kısım imalatçı mükellefe iade edilir.

11-Terkin işlemi ne zaman hangi belgelerle gerçekleştirilir?

Tecil edilen KDV, ihracata konu malın süresi içinde ihraç edildiğinin tevsik edilmesi kaydıyla terkin edilir. Terkin için, malın ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesi veya listesinin ihraç kaydıyla satış faturaları ile birlikte vergi dairesine ibraz edilmesi gerekir.

Türkiye’de ikamet etmeyenlere özel fatura ile yapılan ihracatta gümrükte tasdik edilen özel faturanın aslı veya noter/gümrük idaresi/YMM tarafından onaylanmış örneği ibraz edilir.

Serbest bölgeye yapılan ihracatta “Serbest Bölge İşlem Formu”nun aslı veya onaylı bir örneği ibraz edilebilir.

Çoğu vergi dairesi ibraz işlemini artık interaktif vergi dairesi üzerinden kabul etmektedir.

12- Gümrük beyannamesi üzerinde imalatçı firma bilgilerine ilişkin kayıt bulunmaması halinde ne yapılması gerekir?

Bu durumda ihracatçı firmadan bir yazı alınarak gümrük beyannamesi veya listesine eklenir. Bu yazıda;

– İhracata ilişkin gümrük beyannamesinin tarihi ve sayısı,

– Belgeyi talep eden imalatçının; adı-soyadı veya unvanı, bağlı olduğu vergi dairesi ve vergi kimlik numarası,

– İhraç kayıtlı teslim edilen mala ilişkin fatura tarihi, numarası, malın cinsi, miktarı, bedeli, KDV oranı ve hesaplanan KDV tutarı, gösterilir.

İhracatçılar bu yazılara ilişkin listeyi izleyen ayın 15.günü akşamına kadar kendi vergi dairelerine verirler.

13-Süresinde gerçekleşmeyen ihracatlar için ek süre talep edilebilir mi?

ihracatının süresinde gerçekleşmemesi halinde, ek süre ihracatçılar tarafından en geç üç aylık sürenin sonundan itibaren 15 gün içinde ilgili vergi dairesi başkanlığı veya defterdarlığa verilecek bir dilekçe ile istenir. Dilekçede mücbir sebep veya beklenmedik durum belirtilir. Bu süreden sonra yapılan veya ihracatçısı tarafından yapılmayan ek süre taleplerinin değerlendirilmesi ve kabulü söz konusu değildir. Ek süre talebine dayanak olay veya durumun tevsikine yönelik herhangi bir belge talep edilmez. 01 Eylül 2019 Tarihindeki ihraç kayıtlı satışın son ihracat tarihi 31 Aralık 2019 Tarihi olup, 15 Ocak 2020 Tarihine kadar ek süre talep edilebilir.

14-Ek sürenin sınırı nedir?

Ek süre üç ay ile sınırlıdır. Bu nedenle üç aydan az süre isteyen ve bu talebi kabul edilen mükellefler hariç olmak üzere, üç aylık ek süre içinde ihracatın gerçekleştirilememesi halinde ikinci bir ek sürenin verilmesine Kanunen imkan yoktur. Üç aydan az ek süre isteyen mükelleflerin ise sonradan üç aya kadar olan dönem için ilave süre istemeleri mümkündür.

15-Mücbir sebepler nelerdir?

VUK’un 13. Maddesine göre mücbir sebepler:

“-Vergi ödevlerinden her hangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır kaza, ağır hastalık ve tutukluluk;

– Vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak yangın, yer sarsıntısı ve su basması gibi afetler;

– Kişinin iradesi dışında vukua gelen mecburi gaybubetler;

– Sahibinin iradesi dışındaki sebepler dolayısıyle defter ve vesikalarının elinden çıkmış bulunması,

gibi hallerdir.”

16-İhraç kayıtlı satışlar açısından hangi haller beklenmedik durum sayılır?

ihracatın yapılacağı ülkedeki savaş hali/siyasal karışıklıklar, ekonomik belirsizlik ve durgunluk, yurt dışındaki alıcının sipariş ertelemesi/iptal etmesi, teslim programındaki değişiklikler, bedelin transferinde karşılaşılan aksaklık veya gecikmeler, akreditif süresinin dolması, ihraç edilecek malın tüketim mevsiminin geçmesi, uygun depolama koşullarına sahip olunmaması, ithalatçı ülke ile yaşanan siyasi veya ekonomik sorunlar, ihraç malının taşınmasında karşılaşılan sorunlar (gemilerin yükleme limanlarına gecikmeli yanaşması, taşıma aracı veya konteyner bulunamaması), milli tatiller, iklim koşulları, gümrüklerde yaşanan sorunlar (gümrüklerdeki araç yoğunluğu, gümrüklerde grev-iş yavaşlatma), resmi makamlardan ihracat için izin alınamaması gibi haller beklenmedik durumlar kapsamında değerlendirilir. Vergi dairesi başkanlıkları veya defterdarlıklar mücbir sebep veya beklenmedik durum sayılıp sayılamayacağı konusunda tereddüt ettikleri hususlar hakkında Gelir İdaresi Başkanlığından görüş isteyebilir.

17-İhracatın gerçekleşmemesi halinde tecil edilen vergi kimden tahsil edilir? Gecikme zammı uygulanır mı?

İhraç kaydıyla alınan malların hiç ihraç edilmemesi ya da süresinden sonra ihraç edilmesi halinde teslim mahiyet itibarıyla yurtiçi mal teslimine dönüşür.

Bu durumda, tecil olunan vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren AATUHK’nun 51. maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte imalatçıdan tahsil olunur. Ancak, ihraç kaydıyla teslim edilen mallar VUK’un 13. Maddesinde belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde tecil edilen vergi, tecil edildiği tarihten itibaren AATUHK’nun 48. maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil olunur.

İlgili dönem beyannamesinde tecil edilebilir vergiden daha fazla iade / devreden KDV varsa gecikme zammı söz konusu olmaz. KDVGT’nde zamanında gerçekleşmeyen ihracat sebebiyle işlemlerin nasıl (düzeltme beyanı ya da dilekçe) yapılacağına ilişkin bir belirleme yoktur. Ancak kimi vergi dairesi dilekçe ile işlem yaparken kimi vergi dairesi düzeltme beyanı istemektedir. İade talepli beyannamelerin ise düzeltmesi kaçınılmazdır.

Yukarıdaki ifadelerden ihracatın gerçekleşmemesi ya da süresinde gerçekleşmemesi durumlarında imalatçının sorumlu olduğu anlamı çıkmaktadır. İhracat sürecine müdahil olamayan imalatçının ihracat süresinden sorumlu tutulmasının vergi uygulaması açısından doğru olmadığı kanaatindeyim.

Ek süre talep edilirken mücbir sebeplerin haricinde beklenmedik durumlar kabul görürken ihracatın gerçekleşmemesi halinde yalnızca mücbir sebepler için tecil faizi uygulanmaktadır.

18-Rücu edilen vergi ihracatçı tarafından indirilebilir mi?

İmalatçının ödediği vergi için ihracatçıya rücu etmesi halinde, ihraç kaydıyla teslim edilen mallara ilişkin hesaplanan KDV, ihracatçı açısından ihracatın gerçekleşmesi gereken sürenin (ek süre verilmişse bu süre) sonu itibarıyla indirilebilir hale gelmektedir. Bu kapsamda, ihracatçının süresinde ihraç edemediği mallara yönelik olarak imalatçıya ödediği KDV’yi en erken ihraç süresinin (ek süre verilmişse bu süre) sona erdiği tarihi takip eden günün dahil olduğu dönem içinde ve nihai olarak o dönemi kapsayan takvim yılını takip eden takvim yılı içerisinde indirim konusu yapması mümkündür. Söz konusu malların ihraç edilmesi durumunda ise bu tutarlar  iade hesabına dâhil edilebilir. Örneğin Eylül 2019 ‘da yapılan ihraç kayıtlı satış için 15 Ocak 2020’de ek süre talep edildiği düşünülürse rücu dolayısıyla ihracatçı 2021 yılının sonuna kadar KDV’yi indirim konusu yapabilir.

İhraç kaydıyla teslimde bulunan imalatçının, imalatçı vasfını taşımadığının anlaşılması durumunda, ihraç kaydıyla teslim edilen mallara ilişkin olarak hesaplanan vergi ihracatçı tarafından ihraç kaydıyla teslimin yapıldığı takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak kaydıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde indirilebilir. Yukarıdaki örnekten hareketle ihracatçı imalatçıya ödediği KDV’yi 2020 yılı sonuna kadar indirebilir.

Tebliğin bu kısmı KDVK’nın indirim hakkının takip eden takvim yılına kullanılabileceğini ifade eden 29/3. Maddesine uyumlu hale getirilmiştir. Esasında bu değişiklik sonrasında yukarıdaki ayrımın süre genişliği nedeniyle kanaatimce çok da önemi kalmamıştır.

19-İmalatçı lehine matrahta meydana gelen değişikliklerde uygulama nasıl yapılır?

-İhracatçıların ihracat karşılığı oluşan vergi iadesi, kur farkı ve kaynak kullanımı destekleme primleri üzerinden KDV hesaplanmaz.

-İhracatçıların imalatçılara ihracattan sonra reklamasyon, vergi iadesi, kur farkı, kaynak kullanımı destekleme primi, faiz vb. unsurların kısmen veya tamamen aktarılması ihraç kaydıyla teslim bedeline dahildir.

-Bu durumda imalatçı tarafından ihracatçı adına fatura düzenlenir ve bu faturada;

a) Ödemenin mahiyeti ayrı ayrı belirtilir,

b) Malın tabi olduğu oran üzerinden KDV hesaplanır,

c) Bu KDV tutarının tahsil edilmediğine dair bir açıklama yazılır,

d) İlk ihraç kaydıyla teslim faturasının tarih ve numarası ile gümrük beyannamesinin tarih ve numarasına atıf yapılır.

İmalatçı, faturada gösterdiği KDV’yi, KDV beyannamesinde hem hesaplanan (tevkifat uygulanmayan işlemler) hem de indirilecek (bu döneme ait ind.) KDV olarak beyan eder. İhracatçı ise KDV’yi indirim konusu yapmaz ve beyannamede yer vermez.

20- İhraç kayıtlı satış nedeniyle imalatçının iadeye konu edebileceği KDV’nin sınırı nedir?

Kanunda imalatçılara iade edilecek KDV’nin, ihraç edilen mala ilişkin imalatçı satış bedeline göre hesaplanan vergiden (ilk ihraç kayıtlı faturada belirtilen), imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ilişkin verginin düşülmesinden sonra kalan tutardan fazla olamayacağı hükme bağlanmıştır. 25 No.lu Tebliğ ile “Ancak, iade talep dilekçesinin verildiği tarihten sonra imalatçı aleyhine ortaya çıkan kur farklarına ilişkin olarak iade hesabında herhangi bir düzeltme yapılmaz.” ifadesi ile bu hükme sınırlama getirilmiştir. Bu sınırlama Nisan 2019 ve sonraki dönem KDV Beyanları için söz konusudur.

Örneğin İmalatçı 25 Mayıs 2019 tarihinde 10.000 USD’lik ihraç kayıtlı satış gerçekleştirmiş ve ihracat 26 Mayıs 2019 tarihinde yapılmıştır.  Mayıs ayı KDV beyannamesi ve iade talep dilekçesi 03 Haziran 2019 tarihinde verilmiştir (beyannamede ve dilekçede yer alan tutar  10.800,00 TL’dir). Satışın gerçekleştiği tarihteki kur 6,000 TL olup toplam bedel 60.000,00 TL, tecil edilebilir ve iade edilebilir KDV ise 10.800,00 TL’dir. Ödeme Haziran 2019 tarihinde 10.000 USD olarak yapılmış ve kur 5,000 TL’dir. KDVUGT’ndeki değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonraki bir işlem olduğundan mükellefin 10.800,00 TL iade talebinde değişiklik yapması gerekmez. Bu olay Nisan 2019 öncesinde gerçekleşseydi iade hesabında 1.800,00 TL (kur farkı 10.000,00 TL’nin KDV’si) azalma söz konusu olacaktı.

Yüklenilen KDV Listesi talep edilmediğinden ve iade talep edilebilecek tutar gerek kanun gerekse tebliğde açıkça belirlendiğinden genel giderlerden ya da ATİK’lerden pay verme söz konusu değildir.

21-İmalatçı aleyhine ortaya çıkan kur farkları için belge düzeni ve beyan nasıl olmalıdır?

ihracatçılar tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanmaz. Bu kapsamda düzenlenen faturaya; “3065 sayılı KDVK’nın (11/1-c) maddesine göre, ihraç edilmek şartıyla yapılan teslimlerde imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ilişkin olduğundan KDV hesaplanmamıştır.” ifadesi yazılır. Ayrıca söz konusu faturada, imalatçı tarafından düzenlenen faturanın tarih ve sayısına yer verilir. Bu işleme hem imalatçının hem de ihracatçının KDV beyannamesinde yer verilmez.

22-Malların bir kısmının ya da tamamının ihraç edilmeden imalatçıya iade edilmesi halinde ne yapılmalıdır?

KDVUGT’nde özellikle bu durumuma ilişkin açıklama yer almamaktadır. Tebliğin “8.9. İmalatçı Aleyhine Matrahta Meydana Gelen Değişiklik” bölümündeki açıklama ise sadece kur farklarında KDV hesaplanmayacağı şeklindedir. Ancak tecil/terkin veya iadeyi ilişkin tutarın düzeltilmesi gerektiği kesindir. Bu durumda ilk teslimin KDV’li hale geldiği ayrıca beyannamenin de bu çerçevede düzeltilmesi gerektiği, ihracatçının ise iadeye KDV uygulayarak imalatçıya fatura düzenlemesi gerektiği görüşündeyim.

23-İhracatçı tarafından imalatçıya yansıtılan yurt dışında verilen ve yararlanılan hizmet bedellerinin durumu nedir?

İhraç edilen mallar için yurtdışındaki firmalar tarafından sunulan yurtdışında ifa edilen ve yurtdışında yararlanılan mümessillik, pazarlama, reklâm vb. hizmetler verginin konusuna girmez.

Bu nedenle, KDV’nin konusuna girmeyen hizmetler karşılığında ödenen bedellerin ihracatçı tarafından imalatçılara aynen aktarılmasında da KDV hesaplanmaz.

24-Bedelsiz ihracatta tecil-terkin uygulaması mümkün müdür?

İhracat istisnası kapsamındaki teslimlerin, imalatçıları tarafından ihracatçılara tesliminde tecil-terkin işlemi uygulanabilir.

25-İhraç kaydıyla teslim edilerek ihraç edilen malların geri gelmesi halinde gümrükte KDV ödenmesinden kim hangi tutarla sorumludur?

3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslim edilen ve ihracatı gerçekleştirilen malların Gümrük Kanununun 168, 169 ve 170 inci maddelerinde belirtildiği şekilde geri gelmesi halinde, ithalat istisnasından faydalanılabilmesi için, ihracatçıya düzenlenen faturada hesaplandığı halde tahsil edilmeyen KDV’nin ihracatçı tarafından ilgili gümrük idaresine ödenmesi gerekir.

İhraç edilip geri gelen mallar ile ilgili KDV, 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi gereğince, ihracatçı tarafından imalatçıya ödenmeyip, tecil ve terkin edilmişse ihracat istisnasından faydalanılan miktar, imalatçı satış bedeline göre hesaplanıp ihracatçı tarafından ödenmeyen tutar olur.

26-Geri gelen mal ile ilgili imalatçının tecil/terkin iade işlemi ne zaman yapılır?

Fatura üzerinde hesaplandığı halde ihracatçı tarafından ödenmeyen KDV tutarının, ilgili gümrük idaresine ödendiğinin ihraç kaydıyla mal teslim eden tarafından tevsiki şartıyla, gecikme zammı aranmaksızın bahse konu madde kapsamında terkin veya iade işlemleri yerine getirilir.

Ancak malın ihraç edildiği tarihte geri geleceği bilinemediğinden ve Gümrük Kanunun 168. Maddesine göre iade işlemi 3 yıl içinde gerçekleşme olasılığı bulunduğundan İmalatçının bu sürede tecil/terkin veya iade işlemi gerçekleşmiş olabilir. Yukarıdaki ifade henüz tecil/terkin veya iade işlemi gerçekleşmemiş işlemler için geçerli olması gerekir. Zira Kanunun 11/1.c.2. fıkrasında tecil/terkin veya iade işleminin ihracat işlemlerinin tamamlanmasından sonra yapılacağı, KDVUGT’de ise ihracatın beyanname kapatma tarihinde gerçekleşeceği belirtilmektedir. Haliyle geri gelme işleminden önce gerçekleşen tecil/terkin veya iade işlemi için tekrar imalatçıya dönülemeyeceği kanaatindeyim. Ancak geri gelen malların ihracatçı tarafından imalatçıya iadesinde KDV hesaplanmalıdır.

27-Geri gelen mallar için ödenen KDV’nin akıbeti nedir?

İhracatçı tarafından ilgili gümrük idaresine ödenen KDV tutarları, ilgili dönem beyannamesinde indirim konusu yapılabilir.

Geri gelen malların ihracatçılar tarafından imalatçılarına, tedarikçilerine ya da yurtiçindeki üçüncü şahıslara teslimi, genel hükümler çerçevesinde KDV’ye tabidir. Geri gelen malların tekrar ihraç edilmesi halinde ise gümrükte ödenen KDV yüklenime konularak iade alınabilecektir.

28-Tecil/Terkin veya iade işlemi ne zaman yapılabilir?

İhracatın gerçekleştiği dönemde tecil edilen KDV terkin edilir, tecil edilemeyen KDV için ise mükellefin iade hakkı doğar.

İhraç kaydıyla teslimlerde tecil edilemeyen KDV, ihracatın gerçekleştiği dönemde iade konusu yapılabilir. İadenin yapılabilmesi için ihracatın gerçekleşmesi ve gerekli belgelerin vergi dairesine ibraz edilmesi yeterlidir.

29-Malların kısım kısım ihraç edilmesi durumunda kısmen iade talep edilebilir mi?

Mükellefler, ihraç kaydıyla teslim ettikleri malların kısmen veya tamamen ihraç edilmesi halinde, standart iade talep dilekçesi ve gerekli belgelerle vergi dairesine başvurarak ihracatı gerçekleşen kısma isabet eden tutarın iadesini talep edebilir.

30-İhraç kayıtlı satışlar imalatçı ve ihracatçı tarafından nasıl beyan edilir?

İmalatçı, ihraç kayıtlı satışlarını teslimin yapıldığı dönemin 1 No.lu KDV Beyannamesinde “Tevkifat Uygulanmayan İşlemler” kısmında (orana göre) ve “İhraç kayıtlı Satışlar” kısmında 701 kod ile beyan edecektir. Beyanname düzenleme programı “tecil edilebilir KDV” ile “iade edilecek tecil edilemeyen KDV” sütunlarını kendisi getirmektedir.

İhracatçı ise ihraç kayıtlı aldığı malların KDV’sini indiremeyeceği gibi beyannamede de yer vermez.

İmalatçı iade tutarını daha sonra hiçbir beyannamede herhangi bir satırda göstermez. İhraç kaydıyla teslimin yapıldığı dönem beyannamesinin “İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV” satırında bir tutar bulunması ve iade başvurusunun gerekli belgelerle birlikte usulüne uygun olarak yapılması, iade talebinin yerine getirilmesi için yeterlidir. İade, beyanname dışında gerçekleştirileceğinden, ihracatın gerçekleştiği tarihten sonra ortaya çıkacak bu iade talebine ait tutarın herhangi bir beyannameye dahil edilmesi, mükerrer iadeye ve dolayısıyla cezalı tarhiyatlara yol açabilir.

31-İndirimli orana tabi malların iadesi ve beyanı nasıl yapılır?

İndirimli orana tabi malların ihraç kaydıyla tesliminde, teslim bedeli üzerinden hesaplanan vergi kısmen ya da tamamen tecil edilemezse, genel orana tabi malların ihraç kaydıyla teslimlerinde olduğu gibi, tecil edilemeyen tutar beyanname programı tarafından “İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV Hesabı” satırında gösterilir. Bu tutarın iadesi ihracat gerçekleştiğinde vergi dairesinden talep edilir. Söz konusu işlemlere ilişkin (Yüklenilen KDV-Hesaplanan KDV) farkı ise yine program tarafından “Teslimin Yapıldığı Dönemde İade Edilecek Yüklenilen Vergi Farkı” satırında gösterilir. Bu tutarın iadesine ilişkin talepler, 3065 sayılı Kanunun (29/2) nci maddesi kapsamında değerlendirilir.

Bu tutar, ihraç kaydıyla teslimin yapıldığı dönem KDV beyannamesinde “Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler” tablosunda 405 kod numaralı işlem türü satırı kullanılarak yılı içinde mahsuben iade konusu yapılabilir. Bu tutarın izleyen yıl içinde nakden veya mahsuben iadesinin istenmesi halinde, iade talebinde bulunulan dönem KDV beyannamesinin “Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler” tablosunda 439 kod numaralı işlem türü satırına kayıt yapılmalıdır. İade KDVUGT’nin (III/B-3/ İndirimli Orana Tabi İşlemlerde İade Uygulaması) bölümdeki açıklamalara göre gerçekleştirilir.

Burada dikkat edilmesi gereken husus Mükelleflerin, indirimli orana tabi işlemlerden doğan iade taleplerini, en geç indirimli orana tabi işlemin gerçekleştiği yılı izleyen yılın Ocak-Kasım vergilendirme dönemlerine ilişkin beyannamelerinde yer vermeleri ve işlemin gerçekleştiği yılı izleyen yılın sonuna kadar standart iade talep dilekçesiyle birlikte iade taleplerini yapmalarıdır. Ayrıca YMM KDV İadesi Tasdik Raporuyla talep edilen iadelerde, söz konusu YMM Raporunun, indirimli orana tabi işlemin gerçekleştiği yılı izleyen yılın sonundan itibaren altı ay içinde ibrazı zorunludur. Bu süre içinde YMM Raporunun ibraz edilmemesi halinde iade talebi ivedilikle incelemeye sevk edilir.

32-Mahsuben ve Nakden iadeler de YMM/VİR Raporu aranır mı?

a) Mahsuben iade talepleri, tebliğdeki belgelerin (İade dilekçesi, oda üyelik belgesi, imalatçı belgesi, fatura veya liste, gümrük beyanı veya liste, Serbest Bölge İşlem Formu, özel fatura, gümrük beyanında imalatçı bilgisinin yar almaması halinde ihracatçı onay yazısı, İndirilecek KDV Listesi) ibraz edilmiş olması halinde miktarına bakılmaksızın vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilir.

b) 5.000 TL’yi aşmayan nakden iade talepleri vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilir. İade talebinin 5.000 TL’yi aşması halinde aşan kısmın iadesi, vergi inceleme raporu veya YMM raporuna göre yerine getirilir. Teminat verilmesi halinde mükellefin iade talebi yerine getirilir ve teminat, vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna göre çözülür.

2019 yılı için 695.000 TL sınırını aşan ve tam tasdik kapsamında olmayan mükelleflerin KDV iadeleri ancak vergi inceleme raporuna göre yerine getirilir.

33-İhraç kaydıyla satış yapan imalatçılar bu satışları için götürü gider uygulamasından yararlanabilir mi?

Danıştay 4. Dairesi 17.3.1999 tarih ve Esas No: 1998/594 Karar No: 1999/1152 sayılı kararı ile, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinin 1 inci bendinde yer alan götürü olarak hesaplanan giderleri indirme hakkının, yurt dışında yaptıkları ve belgelendirme imkanı bulamadıkları harcamalarına karşılık olmak üzere ihracatçılara verildiğinden bahisle ihraç kaydıyla ihracatçıya mal teslim edenlerin bu uygulamadan yararlanamayacağı belirtilerek 194 sayılı Gelir Vergisi Genel Tebliğinin I/4-b bölümünün iptaline karar vermiş olup, bu karar kesinleşmiş bulunmaktadır.

Buna göre, ihracatı gerçekleştirenler ihracat hasılatlarının tamamını dikkate alarak götürü gider uygulamasından yararlanacaklardır. İhracatçıya ihraç kaydı ile mal teslim edenlerin ise bu uygulamadan yararlanmaları mümkün bulunmamaktadır.

ÖRNEK:

BRT A.Ş. 15.05.2019 tarihinde piyasadan temin ettiği ürünleri 10.000,00 TL’ye, imalatçısı olduğu ve kapasite raporunda yer alan ürünleri 40.000,00 TL’ye ihracatçı VED A.Ş’ye satmıştır.

1-Piyasadan temin edilen ürünlerin ihraç kayıtlı satışı mümkün değildir ve KDV’li satış gerekir.

2-İmalatçısı olunan 40.000,00 TL’lik ürün ihraç kayıtlı olarak satışa konu edilebilir. Takip kolaylığı açısından faturaların ayrı düzenlenmesinde fayda vardır.

3-Söz konusu ürünlerin ihracatı 31.08.2019 tarihine kadar gerçekleştirilmelidir. Bu sürede gerçekleşmediyse 15.09.2019 tarihine kadar ek süre talebinde bulunulabilir. Verilecek ek süre azami 3 aydır.

4- Satış yevmiye kaydı:

————————————-15/05/2019——————————

120-ALICILAR                    40.000,00

192-DİĞER KDV                  7.200,00

600-Y. İÇİ ATIŞLAR              40.000,00

391-HESAP.NAN KDV            7.200,00

İhraç kayıtlı satış faturası

—————————————–/—————————————

Zaman zaman uygulamada ihraç kayıtlı satışların 601-Yurt Dışı Satışlar hesabında takip edildiğine rastlamaktayız. Ancak Tek Düzen Hesap Planı açıklamalarına bakıldığında 600-Yurt İçi Satışlar hesabının kullanılması yerinde olur.

5-Ay sonu KDV Tahakkuku:

Mayıs Ayı KDV hesaplarının bakiyesinin aşağıdaki olduğunu varsayalım

391-HESAPLANAN KDV  27.000,00

191-İNDİRİLECEK KDV  16.200,00

190-DEVREDEN KDV  2.800,00

192-DİĞER KDV  7.200,00

————————————-15/05/2019——————————

391-HESAPLANAN KDV              27.000,00

190-DEVREDEN KDV          2.800,00

191-İND. KDV                      16.200,00

360-ÖDENECEK KDV              800,00

392-DİĞER KDV                    7.200,00

Mayıs 2019 KDV Tahakkuku

—————————————–/—————————————

Tecil edilebilir 7.200,00 TL öncelikle 360 Hesapta muhasebeleştirilerek daha sonra 392 hesapla da karşılaştırılabilir.

6-İhracatın Haziran 2019 ayında gerçekleştiğini ve tebliğde geçen evrakların ilgili vergi dairesine sunularak terkin işleminin sonuçlanması durumunda aşağıdaki yevmiye kaydı yapılır.

————————————-…/06/2019——————————

392-DİĞER KDV                     7.200,00

192-DİĞER KDV          7.200,00

Tecil edilen KDV’nin Terkini

—————————————–/—————————————

7-Örneğimizi kısmen tecil/terkin kısmen iade çıkacak şekilde KDV hesap bakiyelerini aşağıdaki gibi yenileyelim.

Mayıs Ayı KDV hesaplarının bakiyesinin aşağıdaki olduğunu varsayalım

391-HESAPLANAN KDV  27.000,00

191-İNDİRİLECEK KDV  16.200,00

190-DEVREDEN KDV  6.300,00

192-DİĞER KDV  7.200,00

————————————-31/05/2019——————————

391-HESAPLANAN KDV                 27.000,00

190-DEVREDEN KDV          6.300,00

191-İND. KDV                      16.200,00

392-DİĞER KDV                    4.500,00

Mayıs 2019 KDV Tahakkuku

—————————————–/—————————————

8-Kısmen Tecil/Terkin kısmen iade çıkması ve tebliğde geçen evrakların ilgili vergi dairesine sunularak işleminin sonuçlanması aşağıdaki yevmiye kaydı yapılır.

————————————…/06/2019——————————

392-DİĞER KDV                                  4.500,00

136-DİĞER ÇEŞİTLİ ALACAKLAR   2.700,00

192-DİĞER KDV               7.200,00

Tecil/Terkin ve İade

—————————————–/—————————————

9-KDV Beyannamesinde gösterim:

a-Tevkifat Uygulanmayan İşlemler bölümünün matrah kısmında diğer %18’li yurt içi satışlarla birlikte ihraç kayıtlı satışlara da yer verilir.

b-İhraç Kaydıyla Teslimler bölümünde 701-Kod satırında 40.000,00 TL matrah, %18 oran ve 7.200,00 TL hesaplanan KDV gösterilir.

c-Beyanname düzenleme programı 5.maddedeki verilere göre Tecil Edilebilir KDV satırında 7.200,00 TL’yi kendiliğinden getirir sonraki dönem beyannamelerinde başkaca işleme gerek yoktur.

d- Beyanname düzenleme programı 7.maddedeki verilere göre Tecil Edilebilir KDV satırında 7.200,00 TL’yi, İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV satırında ve İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek KDV satırında 2.700,00 TL’yi kendiliğinden getirir.

e- İhraç kaydıyla ihracatçılara mal teslim edilen dönemde ve bir defa olmak üzere “imalatçı belgesi” ve ilgili meslek odasına üyelik belgesinin birer örneği, ilgili dönem KDV beyannamesinin verilme süresine kadar bağlı oldukları vergi dairesine bir dilekçe ekinde verilir.

10-İhracatçının mal alışına ilişkin yevmiye kaydında 153-Ticari Mallar hesabı borçlandırılır, 320-Satıcılar hesabı ise alacaklandırılır. Bu işlem KDV Beyannamesinde yer almaz. İhracatın yevmiye kaydında ise 120-Alıcılar hesabı borçlandırılarak 601-Yurt Dışı Satışlar hesabı alacaklandırılır. İhracat işlemi ise KDV Beyannamesinde Tam İstisna Kapsamına Giren İşlemler bölümünün 301-Koduyla 11/1-a satırında yer alır. Mal alımına ilişkin indirilecek KDV söz konusu olmadığından alıma ilişkin yüklenimde olmaz. Ancak genel giderlerden yüklenime pay verilebilir.

ÖZELGELER

Özelgelerin sayısı ihraç kayıtlı satışlarda tecil/terkin ve iade uygulamalarında mükelleflerin oldukça tereddüt ettiklerini göstermektedir. Özelgelerin önemli bir kısmı tüm tebliğlerin KDVUGT çatısı altında toplanmasından öncesine dayanmakla birlikte tebliğ ile özelgeler büyük ölçüde uyum içindedir.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 03/11/2017 Tarihli, B.07.1.GİB.4.34.17.01-010-423616 Sayılı Özelgesi: İki ya da daha fazla kişinin emek ve sermayelerini ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeleri sonucunda ortaya çıkan ve tüzel kişiliği bulunmayan adi ortaklıkların, ortaklarından en az birisinin sanayi siciline kayıtlı olması ve sanayi sicil belgesine sahip bulunması, ilgili meslek odasına kayıtlı bulunması ve sanayi sicil belgesine konu işletme ile adi ortaklığa ait işletmenin aynı olması halinde, imalatçı olmanın diğer şartlarını da taşıması kaydıyla tecil-terkin sistemi kapsamında mal teslim etmesi mümkün bulunmaktadır.  Bu görüşün bir benzerine Sakarya Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 11/1/2012 Tarihli B.07.1.GİB.4.54.15.01-110-2011-35-1 Sayılı Özelgesinde de yer verilmiştir.

Afyonkarahisar Valiliği Defterdarlık Gelir Müdürlüğü’nün 22/11/2017 Tarihli, B.07.4.DEF.0.03.10.00-130[11/1-c/2016-14]-28 Sayılı Özelgesi: Hammadde ve mermercilik faaliyetinde bulunan yurtiçindeki firmalardan gerek blok gerekse ham yarı mamul şeklinde aldığınız malzeme üzerinde ebatlama, cilalama, honlama (dolgu yapma), paht kırma, bas kesme, yan kesme işlemleri yapılarak yeni malzeme oluşturulması işlemi, sanayi sicil belgenizin bu işleri kapsaması halinde imalat olarak değerlendirilecek olup, KDV Genel Uygulama Tebliğinde açıklanan tecil-terkin uygulamasından yararlanabilecek imalatçılarda aranan şartların sağlanmış olması kaydıyla imal edilen malların ihraç kaydıyla teslimi mümkün bulunmaktadır. Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 05/12/2011 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.06.17.01-KDV-2010-14011-38-1093 Sayılı Özelgesinde Maden İşleri Genel Müdürlüğünden alınacak maden ruhsatı ya da bir belge ile ihraç kaydıyla teslimde bulunulmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir.

Konya Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 25/05/2016 Tarihli, B.07.1.GİB.4.42.16.02-130[11/1-C-2015/1503]-29095 Sayılı Özelgesi: İhracatçı firma tarafından ek süre talebinde bulunulmamakla birlikte, ihracatın gerçekleşmesi için tanınan yasal süre (en geç 28/02/2015 tarihi) geçtikten sonra, ancak; Kanunda mükelleflerin yararlanmasına imkan tanınan 15 günlük ek süre talep müddeti içinde fiili ihracat gerçekleştirilmiş olduğundan (09/03/2015 tarihinde), ihraç kaydıyla teslim edilen söz konusu 500 adet av tüfeğine ilişkin tecil edilen KDV’nin, vergi ziyaına sebebiyet verilmemiş olması ve mevzuata aykırı başkaca bir hususun bulunmaması halinde, terkin edilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır. Aynı görüşe İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 02/08/2013 Tarihli 21152195-130-464 Sayılı Özelgesinde de yer verilmiştir. Bu görüşün kanunun amacına hitap etmesi açısından oldukça yerinde olduğunu söylemek gerekir.

Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 17/04/2017 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.38.15.01-130[11-2016/20-1299]-14128 Sayılı Özelgesi: İhraç kayıtlı satışlarınızın yapıldığı tarihte sanayi sicil belgenizin bulunması halinde, kapasite raporu daha sonra alınsa bile tecil-terkin uygulamasından faydalanmanız mümkün bulunmaktadır.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 08/01/2016 Tarihli Ve 39044742-010.01-1811 Sayılı Özelgesi: Sanayi sicil belgesine ihraç kaydıyla teslimin yapıldığı tarih itibariyle sahip olmayan mükelleflerin, bu belgeyi daha sonra almaları ve ihraç kaydıyla yapılan teslim tarihi itibariyle de söz konusu belgeye sahip olmak dışındaki imalatçı sayılmanın diğer şartlarını taşıdıkları bir vergi dairesi müdür yardımcısı, bir şef ve iki memurdan oluşan yoklama grubu tarafından tespit edilen mükelleflerin, tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapması mümkün görülmektedir. Buna göre, Şirketiniz tarafından ihraç kayıtlı teslimde bulunulan dönemde (KDV Genel Uygulama Tebliğinin yürürlüğünden önceki) sanayi sicil belgesi ve kapasite raporuna sahip olunmaması, ancak imalatçı sayılmanın diğer şartlarının gerçekleştiğinin yukarıda belirtilen yoklama grubu tarafından tespit edilmesi halinde, sanayi sicil belgesine sahip olunmayan dönemlerden önceki dönemlerde de tecil-terkin uygulamasından faydalanılması mümkündür.

Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 26/06/2015 Tarihli 50426076-130[11-2014/20-1179]-108 Sayılı Özelgesi: İmalatçı belgesinde yer almayan yeni malları imal etmeye başlayan mükelleflerin bu malları imalatçı belgesinde yer alan üretim konusu mallara ilave ettirmesi (var olan belgenin yeni malları kapsayacak şekilde revize ettirilmesi) halinde imalatçı belgesine yeni ilave edilen mallar yönünden tecil-terkin uygulamasından; ilgili kurumdan olumlu görüş alınması kaydıyla ilgili kuruma başvuru tarihi itibariyle yararlanılması mümkün bulunmaktadır. Ancak, Şirketiniz tarafından ilgili kuruma revize işlemi için herhangi bir başvuru yapılmaksızın yeni üretilecek mallar için tecil-terkin uygulanmasından yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 06/01/2017 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-5875 Sayılı Özelgesi: İhraç kaydıyla teslimde bulunan imalatçı vasfına haiz mükelleflerin terkin ve iade işlemleri yapılması için ibraz edilen gümrük beyannamesinde imalatçı bilgilerinin yer alması ve söz konusu bilgilerin yeterli olması ile başkaca bir tereddüt bulunmaması şartıyla ihraç kayıtlı teslim edilen malların ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan bir yazı alınarak vergi dairesine ibraz edilmesine gerek bulunmamaktadır.

Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 04/11/2016 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.38.15.01-130[11-2015/20-1246]-159 Sayılı Özelgesi: İhraç kaydıyla teslimin yapıldığı dönemde sanayi sicil belgesine sahip olunması, ihracatı yapılacak ürünün sanayi sicil belgesinde üretim konusu olarak belirtilmesi ve imalatçı sayılmanın diğer şartlarının taşınması kaydıyla, firmanızca çıkarılan krom madeninin KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre ihraç kaydıyla teslimi mümkün bulunmaktadır.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 22/07/2014 Tarihli ve 39044742-KDV.13-1922 Sayılı Özelgesi: İhraç kayıtlı teslim ettiğiniz kumanya ve yakıtların ihracının gümrük çıkış beyannamesi ile tevsik edilmesi gerekmekte olup, “Kumanya ve Yakıt Teslim Listesi”nin tek başına ihracatta tevsik edici belge olarak kabulü mümkün bulunmamaktadır.

Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 28/12/2011 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.16.16.02-300.10.104-300 Sayılı Özelgesi: İmalatçı olma şartlarını taşımanız, fason imalatı sanayi sicil belgenizde yazılı kendi üretim dalınızda yaptırmanız, işin riskini ve organizasyonu üstlenmeniz, hammadde ve yardımcı maddeleri kendiniz temin etmeniz koşuluyla, brode ve boya işlemlerini fason olarak yaptırdığınız tül perdeleri ihraç kayıtlı olarak teslim etmeniz mümkün bulunmaktadır.

Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 15/08/2013 Tarihli ve 45404237-130[I.13.59]-236 Sayılı Özelgesi: Şirketiniz tarafından teslim edilen kumaşlar ihracatçı firma tarafından seccade yapılarak ihraç edildiğinden, söz konusu teslim dolayısıyla Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil-terkin sisteminden yararlanmanız mümkün bulunmamaktadır. KDVUGT’nde de belirtildiği üzere ancak ihracatçının ihraç kaydıyla aldığı malı değiştirmeden, başka bir deyişle imalatçının teslim ettiği şekilde ihraç etmesi zorunlu olduğu özelgede dile getirilmiştir. Ayrıca İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 05/06/2012 Tarihli B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-1819 Sayılı Özelgesinde yine kumaş alınarak imalat sonucu oluşan mamulün ihraç kayıtlı teslim edilemeyeceğine dair daha geniş kapsamlı özelgesi mevcuttur.

Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 25/07/2013 Tarihli ve  45404237-130.12.27-203 Sayılı Özelgesi:  Özel fatura kapsamında ihraç edilmek üzere teslim edilen malların fiilen ihraç edilmiş olması yeterli olup, KDV beyannamelerinde beyan edilerek tecil edilmesi gereken KDV’nin terkini için, ihracatçı adına düzenlenmiş bulunan döviz alım belgelerinin ibraz edilmesine (aranmasına) gerek bulunmamaktadır.

Kocaeli Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 31/01/2012 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.41.15.01-KDV-2011/6-28 Sayılı Özelgesi: KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre, imalatçı sıfatıyla düzenlediği fatura tarihi, ihracatçı firmanın gümrük beyannamesi açılmaya esas düzenlediği fatura tarihinden sonra olmakla birlikte, fiili ihraç tarihinden önceki bir tarihi taşıması kaydıyla, bu kapsamda ortaya çıkan terkin ve iade taleplerinin Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında sonuçlandırılması mümkündür. Ancak bu konuda vergi dairesinin bilgi isteme, gerek gördüğü hallerde de vergi incelemesi yapma veya incelemeye sevk etme hakkı her zaman mevcuttur. Öte yandan, firmanızın ihraç kaydıyla teslimlerden doğan KDV iadesini YMM tasdik raporu ile istemesi halinde, YMM’nin düzenlediği raporda fatura tarihlerindeki uyumsuzluk nedeni hakkında açıklama yapması da mümkün bulunmaktadır. Uygulama özelge ve genel tebliği destekler nitelikte olup YMM Raporunda açıklama yapılması idarece kabul görmektedir.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 05/03/2012 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV GENEL-829 Sayılı Özelgesi: İhraç kayıtlı satışlarınız ile diğer satışlarınızın aynı faturada gösterilmesi mümkün olmakla birlikte, ihraç kayıtlı teslimlere ilişkin işlemlerin takibi ve sonuçlandırılması bakımından bu kapsamdaki işlemler için ayrı faturalar düzenlenmesi daha uygun bulunmaktadır.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 06/09/2013 Tarihli ve 39044742-130-1449 Sayılı Özelgesi: İmalatçılar tarafından ihraç kaydıyla teslim edilen mallara ait KDV nin terkin ve iadesi için gümrük beyannamelerinin aslı, noter veya YMM onaylı örneğinin aranmasına gerek bulunmamaktadır. Özelge bu yönde olmakla birlikte özellikle serbest bölge işlem formlarının ve özel fatura örneklerinin ibrazı zorunludur. Ayrıca mikro ihracatlar nedeniyle sık sık sorun yaşanması nedeniyle ETGB’lerin ibrazında da fayda vardır.

Kahramanmaraş Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 28/05/2014 Tarihli ve 47285862-130[11/1-2013/08]-11 Sayılı Özelgesi: Özelge talep formu ekinde yer alan Kapasite Raporu ile Sanayi Sicil Belgesinin incelenmesinde, firmanızın üretim konusunun ring iplik imalatı olduğu, sanayi sicil belgesinde iplik telefinin üretimine ilişkin herhangi bir açıklamaya yer verilmediği anlaşılmış olup, üretim konusu mamul iplikten çıkan telefin 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kayıtlı olarak satışının yapılması mümkün bulunmamaktadır. Esas tartışılması gereken telefin mamul (yan ürün) olup olmadığı ve kapasite raporunda yer alıp alamayacağı hususudur. Bu özelgeden telefin kapasite raporunda yer alması  halinde ihraç kayıtlı satışa konu olabileceği şeklindedir.

Konya Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 09/04/2014 Tarihli ve 37009108-130[2013-11. Md-2568]-47 Sayılı Özelgesi: Mamul olarak ithal ettiğiniz madeni eşyaya Şirketiniz tarafından galvaniz kaplanmak ve ürünle birlikte ithal edilen plastik takozlar monte edilmek suretiyle bir kez daha imalat sürecinden geçirildikten sonra nihai mamul olarak KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslimi mümkün bulunmaktadır.

Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 23/05/2016 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.38.15.02-105[2014-295]-96 Sayılı Özelgesi: İmalatçıların piyasadan hazır olarak temin ettikleri ticari malları dış ticaret sermaye şirketlerine ihraç kayıtlı satmaları mümkün bulunmamaktadır. Sehven dış ticaret sermaye şirketlerine ihraç kayıtlı satışının yapıldığı bildirilen ticari mallara ilişkin olarak ilgili dönemde hesaplanarak tecil edilen KDV için düzeltme beyannamesi verilmesi gerekmektedir.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 01/06/2012 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-1778 Sayılı Özelgesi: www.alomaliye.com Kamyonların üzerine vinç monte ederek ihraç eden firmanızın söz konusu vinçleri tecil-terkin uygulaması kapsamında alabilmesi için; ihraca konu kamyonların da tecil-terkin uygulaması kapsamında alınması gerekmektedir. Ancak, firmanızın kamyon alımının KDV den istisna olması halinde, kamyonlara monte edilen vinçlerin KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında alınması mümkün bulunmaktadır.

Eskişehir Vergi Dairesi Başkanlığ’nın 01/06/2012 Tarihli B.07.1.Gib.4.34.17.01-KDV.11-1778 Sayılı Özelge: Özelge talep formu ekinde bulunan ihraç kayıtlı satış faturası, iş emri, ihracat faturası ve gümrük çıkış beyannamesinin incelenmesi neticesinde, imalatını gerçekleştirmeden tedarikçi olarak satın aldığınız kamyonun üzerine ihracatçı firma tarafından beton pompası monte edildiği, söz konusu beton pompasının montajının firmanız tarafından gerçekleştirilmediği, beton pompası monte edilebilmesi için ön ayarlama ve kontrollere ilişkin işlemlerin yapıldığı, gümrük çıkış beyannamesinde de imalatçı firma olarak ……………… A.Ş. nin yer aldığı anlaşılmıştır.

Buna göre; firmanızın piyasadan tedarik ederek A A.Ş.’ye teslim ettiği ve B A.Ş.’nin üzerine mobil beton pompası ilave ederek ihraç ettiği kamyon, firmanız tarafından imal edilmediğinden (kamyonun imalatçısı firmanız olmadığından) söz konusu teslimin KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 23/01/2012 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-233 Sayılı Özelgesi: Yurt dışındaki şubenize veya yurt dışındaki firmaya mal gönderilmesi işleminin ihraç kaydıyla teslim olarak nitelendirilmesi mümkün olmayıp bu teslim ihracat teslimi olarak değerlendirilecek ve düzenlenen faturalarda Kanunun 11 ve 12 nci maddelerine göre KDV hesaplanmayacaktır.

Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 28/05/2014 Tarihli Ve 45404237-130[I-13-222]-171  Sayılı Özelgesi: Firmanız tarafından imal edilen kartela teslimleri ile Sanayi Sicil Belgenizde yazılı üretim konusu suni ve sentetik kumaşların, muhtelif firmalara gönderilmek suretiyle, kumaşların kesilmesi, dizilmesi ve başlıklı veya başlıksız olarak kartelaya yapıştırılarak imal edilen kartela üretim hizmetinin, ihraç edilecek nihai ürünün imalat safhalarından birisini teşkil etmediğinden Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 26/12/2011 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2330 Sayılı Özelgesi: Şirketinizce imal edilerek ihraç kaydıyla satılan malların indirimli orana tabi olması halinde, ihraç kayıtlı teslimlerine ilişkin iade edilecek verginin hesabında, ihraç kaydıyla teslim bedelinin genel vergi oranıyla çarpılması ile bulunacak tutardan fazla olmamak kaydıyla, bahsi geçen harcamalarınız nedeniyle yüklendiğiniz vergiler de dahil olmak üzere teslimin bünyesine giren vergilerin esas alınması mümkündür. Diğer taraftan, özel maliyet olarak değerlendirilecek harcamalara ait yüklendiğiniz KDV’nin ihraç kaydıyla satılan malın bünyesine giren vergi olarak iadesinin talep edilebilmesi için iade hakkı doğuran söz konusu işlemde kullanılmasının gerekeceği tabiidir.

SONUÇ

İhraç kaydıyla satış müessesesi ihracatçıların imalatçıdan KDV’siz mal alımına yönelik bir düzenlemedir. Ancak KDV’siz mal alımı bazı şartlara bağlanmış bu şartlar yerine getirilmediği takdirde KDV imalatçıdan gecikme zammı, mücbir sebebin varlığı halinde ise  tecil faiziyle talep edilebilmektedir.

İhraç kayıtlı mal satan mükelleflerin her bir satışın ihracat süresini dikkatli takip etmesi ek süre talebi açısından oldukça önemlidir. Uygulama açısından öne çıkan hususları, odaya kayıtlı imalatçı belgesi sahibi mükelleflerin imal ettiği ve kapasite raporuyla sınırlı olmak üzere fason yaptırdığı malların bu kapsamda satışa konu olabileceği, İhracatın 3 aylık süre içinde gerçekleşmesi gerektiği, süre bitim tarihinden itibaren 15 gün içinde ek süre talep edilebileceği, ek süre talebinin ihracatçı tarafından yapılabileceği, en fazla 3 ay ek süre verilebileceği, ihracat tarihi olarak gümrük beyannamesinin kapanış tarihinin esas alındığı, ihraç kayıtlı satışa konu malın aynı isim ve şekilde ihracat faturası ve gümrük beyanında belirtilmesi gerektiği, aksi durumda VİR/YMM raporuyla tespit gerekeceği yine gümrük beyannamesinde imalatçıya ilişkin bilgilerin yer alması halinde ihracatçı onay belgesinin aranmayacağı, ihraç kayıtlı satış fatura tarihinin VUK’da belirtilen  fatura düzenleme süresine uygun olması gerektiği, ihraç kayıtlı satışların ayrı fatura edilmesinin takip açısından kolaylık sağlayacağı, gerek ihraç kayıtlı satış gerekse sonradan matrahı etkileyen faturalarda KDVUGT’nde belirtilen ifadelerin yer alması gerektiği, tecil/terkin veya iade işleminin ihracat gerçekleşmeden neticelenmeyeceği, ihracatın süresinde gerçekleşmemesi halinde imalatçının ödediği KDV’yi ihracatçıya rücu edebileceği ve ihracatçının da bu KDV’yi tebliğde belirtilen usullere göre ve belirtilen sürede indirim konusu yapabileceği son olarak da ihraç kayıtlı satışlar nedeniyle imalatçıların götürü gider uygulamasından yararlanamayacağı şeklinde saymamız mümkündür. 20 Mayıs 2019

Doğan ÇENGEL
Yeminli Mali Müşavir
Bağımsız Denetçi
This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.

Kaynak, http://www.alomaliye.com/2019/05/20/ihrac-kayitli-satislar-2/

Kaynakça

3065 Sayılı KDV Kanunu ve Genel Tebliği

213 Sayılı Vergi Usul Kanunu,

233 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği,

– İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 03/11/2017 Tarihli, B.07.1.GİB.4.34.17.01-010-423616 Sayılı Özelgesi,

-Sakarya Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 11/1/2012 Tarihli B.07.1.GİB.4.54.15.01-110-2011-35-1 Sayılı Özelgesi,

-Afyonkarahisar Valiliği Defterdarlık Gelir Müdürlüğü’nün 22/11/2017 Tarihli, B.07.4.DEF.0.03.10.00-130[11/1-c/2016-14]-28 Sayılı Özelgesi,

-Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 05/12/2011 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.06.17.01-KDV-2010-14011-38-1093 Sayılı Özelgesi,

– Konya Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 25/05/2016 Tarihli, B.07.1.GİB.4.42.16.02-130[11/1-C-2015/1503]-29095 Sayılı Özelgesi,

-İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 02/08/2013 Tarihli 21152195-130-464 Sayılı Özelgesi,

– Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 17/04/2017 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.38.15.01-130[11-2016/20-1299]-14128 Sayılı Özelgesi,

– İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 08/01/2016 Tarihli Ve 39044742-010.01-1811 Sayılı Özelgesi,

– Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 26/06/2015 Tarihli 50426076-130[11-2014/20-1179]-108 Sayılı Özelgesi,

– İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 06/01/2017 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-5875 Sayılı Özelgesi,

– Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 04/11/2016 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.38.15.01-130[11-2015/20-1246]-159 Sayılı Özelgesi,

– İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 22/07/2014 Tarihli ve 39044742-KDV.13-1922 Sayılı Özelgesi,

– Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 28/12/2011 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.16.16.02-300.10.104-300 Sayılı Özelgesi,

– Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 15/08/2013 Tarihli ve 45404237-130[I.13.59]-236 Sayılı Özelgesi,

– Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 25/07/2013 Tarihli ve  45404237-130.12.27-203 Sayılı Özelgesi,

– Kocaeli Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 31/01/2012 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.41.15.01-KDV-2011/6-28 Sayılı Özelgesi,

-İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 05/03/2012 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV GENEL-829 Sayılı Özelgesi,

– İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 06/09/2013 Tarihli ve 39044742-130-1449 Sayılı Özelgesi,

-Kahramanmaraş Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 28/05/2014 Tarihli ve 47285862-130[11/1-2013/08]-11 Sayılı Özelgesi,

– Konya Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 09/04/2014 Tarihli ve 37009108-130[2013-11. Md-2568]-47 Sayılı Özelgesi,

-Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 23/05/2016 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.38.15.02-105[2014-295]-96 Sayılı Özelgesi,

– İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 01/06/2012 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-1778 Sayılı Özelgesi,

– Eskişehir Vergi Dairesi Başkanlığ’nın 01/06/2012 Tarihli B.07.1.Gib.4.34.17.01-Kdv.11-1778 Sayılı Özelge,

– İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 23/01/2012 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-233 Sayılı Özelgesi,

– Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 28/05/2014 Tarihli Ve 45404237-130[I-13-222]-171  Sayılı Özelgesi,

-İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 26/12/2011 Tarihli ve B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2330 Sayılı Özelgesi.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • Enflasyon Düzeltmesi Uygulayan Şirketlerde Kar Dağıtımı Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan “Enflasyon Düzeltmesi Uygulayan Şirketlerde Esas Alınacak…
  • 1 TL için 532.000 TL Fazla Vergi Ödeme Riski Sosyal içerik üreticilerinden ile Appstore, Google Play üzerinden gelir elde…
Top