Bilindiği üzere vergi dairesine borcu olan mükelleflerin banka hesaplarına elektronik ortamda e-haciz tatbik edilmektedir. Söz konusu uygulama 213 sayılı VUK’nun mad. 107/A hükmüne istinaden gerçekleştirilmektedir.
Diğer taraftan, vergi ve diğer kamu alacaklarının takip ve tahsil işlemleri alacaklı vergi idareleri tarafından gerçekleştirilmektedir. Tarh, tahakkuk eden bir verginin veya cezanın usulüne uygun ödeme emri tebligatı yapıldıktan sonra tahsili de yine vergi daireleri ve icra memurları marifetiyle gerçekleştirilmekte idi. Yapılan yeni düzenlemelerden sonra klasik icra memurları yerini gelir idaresi tarafından nerdeyse bütün tebligat işlemleri elektronik ortamda gerçekleştirilmektedir.
Vergi alacağının takibinde, tahsilat süreci son aşama olup, ödeme emrinin tebliği ile tahsilat ve icra süreci başlamaktadır. Günümüzde, ödeme emri tebligatı mükelleflerin e-mail adreslerine elektronik olarak otomatik bir şekilde gerçekleştirilmektedir. Böylece, amme borçlusu mükellefin e-mail adresine düşen ödeme emri 5 gün sonra geçerli olacak şekilde hüküm ifade etmektedir. Bu aşamadan sonra mükellefe 15 günlük bir mehil verilerek 15. Günün sonunda ödeme emri dava açılmadığı takdirde kesinleşmiş sayılacaktır.
Eski uygulamalarda tebligat işlemleri önceleri 213 sayılı VUK’un 93. Maddesine göre çeşitli şekillerde yapıla gelmekte idi. Örneğin; posta ile kapalı zarf ile yapılan tebligatlar vs. Bu defa 213 sayılı VUK’ da yapılan düzenleme ile yeni bir tebligat yöntemi ihdas edilmiştir. Bu tebligat yöntemi Vergi Usul Hukukumuza “elektronik ortamda tebliğ” şeklinde yasallaşmıştır.(VUK mad. 107/A) İşini terk eden mükelleflere elektronik ortamda tebligat yapılması (E-tebligat) olanaksızdır.
Sonuç olarak, bu çalışmada anlatmak istediğimiz asıl konu şudur; bankalar, borçlu mükelleflerin hesaplarına tatbik edilen elektronik hacizler sonucunda ilgili paraları hemen vergi dairesine transfer etmemektedirler. Böylece mükellefler ilgili e-hacizden zarar görmektedirler. Kimi zaman bekleyen söz konusu bloke paralar birkaç ay geçmiş olmasına rağmen bankalardan vergi dairesine transfer edilmemektedir. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bu gecikmeli transferler konusunda acil önlem alması gerekmektedir. Uygulamada mükelleflerin bloke edilen paralarına vergi daireleri tarafından gecikme zammı yürütülmektedir. Söz konusu durum mükellefin aleyhine çalışmaktadır. Dr. Mustafa ALPASLAN