Yeniden değerleme, yüksek enflasyon yaşayan ekonomilerde şirketlerin aktifinde yer alan ve genelde maliyet bedeli ile değerlenen amortismana tâbi iktisadi kıymetlerin yıllar içerisinde eriyen değerlerinin güncellenmesine yönelik bir müessesedir. Kanun koyucu, ülkemizde son yıllarda artan enflasyon oranlarından dolayı yeniden değerleme müessesesine hukuki bir statü kazandırarak uygulanabilir hale getirmiş ve şirketlerin enflasyon karşısında eriyen sermayelerini bugünkü değerine taşıyarak hem vergisel avantajlar sağlamak hem de şirketlerin kredibilitesini düşürerek teknik iflas durumunun yaşanmasının önüne geçmek istemiştir.
Kanun koyucu tarafından, 7338 sayılı Kanunun 31’inci Maddesi ile 213 sayılı VUK’un Mükerrer 298’inci maddesine eklenen (Ç) fıkrasıyla (yazımızın devamında sürekli yeniden değerleme olarak ifade edilecektir.) enflasyon düzeltmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılmaksızın 2024 hesap dönemine kadar amortismana tâbi iktisadi kıymetlerin ve bunlara ait amortismanların sürekli olarak yeniden değerlemesine imkân getirilmiştir. Dahası, 7338 sayılı Kanunun 52’nci Maddesiyle Vergi Usul Kanununa Geçici 32’nci madde eklenmiş ve bu madde ile de (yazımızın devamında geçici yeniden değerleme olarak ifade edilecektir.) sürekli yeniden değerleme yapacak mükelleflere, bu yeniden değerlemeyi yapmadan önce bir defaya mahsus olmak üzere (ihtiyari bir uygulama) ilk kez yeniden değerleme yapılacak hesap döneminden önceki hesap döneminin sonu itibariyle bilançolarında kayıtlı bulunan taşınmazlar ile amortismana tâbi iktisadi kıymetleri (arazi ve arsalar dahil) geçici olarak yeniden değerleyebilme ve bulunan yeni değer üzerinden sürekli yeniden değerleme yapabilme imkanı getirilmiştir.
Karışık görülen yeniden değerleme uygulamalarına yön vermesi amacıyla Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından 537 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği yayımlanmış olup mezkûr Tebliğ yardımıyla yeniden değerleme müesseselerinin daha anlaşılabilir olması amacıyla temel benzerlik ve farklılıklara ilişkin karşılaştırma tablosuna aşağıda yer verilmiştir.
Hükümler | Geçici Yeniden Değerleme | Sürekli Yeniden Değerleme |
Yürürlük Tarihi | 1.01.2022 | 1.01.2022 |
Zorunluluk | İhtiyari | İhtiyari |
Yeniden değerleme yapabilecekler | Tam mükellefiyete tâbi ve bilanço esasına göre defter tutan GV/KV mükellefleri | Tam mükellefiyete tâbi ve bilanço esasına göre defter tutan GV/KV mükellefleri |
Yeniden değerlemeye yapılacak iktisadi kıymetler |
Taşınmazlar ile amortismana tâbi diğer iktisadi kıymetler
(Boş arazi ve arsalar dahil) |
Amortismana tâbi iktisadi kıymetler (ATİK) |
Vergi | Değerleme sonrası net aktif değerinden değerleme öncesi net aktif değeri düşülerek vergi matrahı ve bu matrahın üzerinden %2 vergi hesaplanır. | Vergisiz |
Verginin ödenmesi – niteliği | İlk taksiti beyanname verme süresi içinde, izleyen taksitler beyanname verme süresini takip eden ikinci ve dördüncü ayda olmak üzere üç eşit taksitte ödenir. Ödenen vergi GV/KVK’dan mahsup edilemez KKEG niteliğindedir. | Vergisiz |
Hangi tarihe/döneme kadar yapılabilir – sürekli yapılabilir mi? | VUK’un 298/Ç maddesi öncesi yeniden değerleme yapmadan öncesinde bir kez yapılabilir sonrasında yapılamaz. | Enflasyon düzeltmesi şartları oluşmayan dönemlerde yapılabilir. Şartların oluşması halinde enflasyon düzeltmesi yapılır. Enflasyon düzeltmesi şartlarının oluşmadığı dönemlerde tekrar yeniden değerleme yapılabilir. |
Uygulamayı bir örnekle açıklayacak olursak; X Anonim Şirketinin 10 Eylül 2020 tarihinde 450.000,00 TL’ye bir taşıt iktisap ettiğini ve 30.06.2022 tarihinde (2. Geçici Vergi Dönemi) söz konusu taşıt için yeniden değerleme(geçici) hükmünden yararlanmak istediğini varsayalım.
Yeniden değerlendirme uygulaması şirketlerin kendi iç dinamikleri, vergi ödeme durumları, amortismana tâbi iktisadi kıymetlerin kalan itfa ömürleri gibi farklı parametrelerle değişkenlik göstermektedir.
ATİK | Yeniden Değerlemeye Esas Tutar | Yeniden Değerleme Oranı* | Yeniden Değerlenmiş Tutar |
Taşıt | 450.000,00 TL | 3,10 | 1.395.000,00 TL |
Birikmiş Amortisman | 165.000,00 TL | 3,10 | 511.500,00 TL |
Net Bilanço Aktif Değeri | 285.000,00 TL | 3,10 | 883.500,00 TL |
Net Değer Artışı | — | — | 598.500,00 TL |
*Taşıtın ikitsap tarihi 10.09.2020 olup takip eden vergilendirme dönemi olan Ekim/2020’nin Yi-ÜFE değeri 533,44’dür. Haziran/2022 Yi-ÜFE değeri 1652,75 olup iki değer oranlandığında yeniden değerleme oranı 3,66 çıkmaktadır.
30.06.2022 tarihi itibariyle; taşıtın yeniden değerlenmiş tutarı 1.395.000,00 TL, yeniden değerlenmiş birikmiş amortismanı 511.500,00 TL ve net bilanço aktif değerinin yeniden değerlenmiş tutarı 883.500,00 TL olacaktır. Söz konusu uygulamanın vergisel boyutuna bakıldığında; şirket, uygulamadan yararlanmasaydı sadece 285.000,00 TL’lik tutarı amortismana konu ederek giderleştirebilecekti.
Fakat; yeniden değerleme sonrası bu tutar toplamda 883.500,00 TL’ye ulaşmış olup aradaki fark olan 598.500,00 TL’lik net değer artışı şirket tarafından taşıtın kalan itfa ömrü süresince amortisman yoluyla fazladan giderleştirilebilecektir. Örnek olay üzerinden büyük resme baktığımızda şirket, taşıtın kalan itfa ömrü süresince toplamda 598.500,00 TL fazladan gider yazabilecek ve Kurumlar Vergisi oranının %23 olduğu dikkate alındığında 137.655,00 TL daha az vergi ödeyecektir. Şirketin geçici yeniden değerleme uygulamasından faydalanması durumunda ödemesi gereken vergi ise net değer artışının %2’sine isabet eden 11.970,00 TL olacaktır. Yani şirket toplamda 125.685,00 TL’lik bir vergisel avantaj sağlamış olacaktır.
Fakat; bu uygulama, örnek olayda olduğu gibi her mükellef için lineer bir seyir izlemiyor maalesef. Şirketlerin kendi iç dinamikleri, vergi ödeme durumları, amortismana tâbi iktisadi kıymetlerin kalan itfa ömürleri gibi farklı parametrelerle değişkenlik göstermekte olup söz konusu müessseseden faydalanmadan önce işin uzmanından görüş almakta fayda var. Ozan Fırat
https://www.politikyol.com/yeniden-degerleme-uygulamalarinin-vergisel-avantajlari/