İş Kanunu’nun 53. maddesine göre, bir işyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, aynı işyerinde veya aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir. Yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez.
Niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara bu Kanunun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmaz.
İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;
a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden,
b) Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden,
c) Onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmialtı günden,
Az olamaz. Yer altı işlerinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izin süreleri dörder gün arttırılarak uygulanır.
Ancak onsekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz. Diğer bir deyişle onsekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere bir yılını doldukları takdirde en az 20 gün yıllık izin verilmelidir.
Yıllık izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir. Yukarıda öngörülen izin süreleri, tarafların anlaşması ile bir bölümü on günden aşağı olmamak üzere bölümler hâlinde kullanılabilir.
Esasen yıllık izinlerin hak kazanıldığı tarihten itibaren bir yıl içinde kullanılması gerekmekle birlikte bazı nedenlerle yıllık izinlerin kısmen veya tamamen kullanılmadığı durumlar olabilmektedir.
İşte bu gibi durumlarda işçinin hak kaybına sebebiyet vermemek için İş Kanunu’nun 59. maddesine göre, iş sözleşmesinin, herhangi bir nedenle sona ermesi halinde işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücretin ödenmesi gerektiği belirlenmiştir. Buna göre, iş sözleşmesinin sona erdiği tarihteki son brüt ücreti üzerinden kullanılmayan izin günlerinin ücretinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Yıllık izin ücreti brüt ücret üzerinden ödenir, diğer hak ve menfaatler dikkate alınmaz.
Yıllık izin ücreti alacağının zamanaşımı süresi iş sözleşmesinin feshi tarihinden itibaren başlar. Fesih tarihinden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi vardır.
Söz konusu düzenleme, belirli süreli iş sözleşmesinin bitimi veya tarafların anlaşması yahut işçinin ölümü ile sözleşmenin sona ermesi hallerinde de izin ücretinin işçiye ya da mirasçılarına ödenmesini sağlayıcı açıklıktadır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 15.12.1987 tarih ve E. 987/10670, K. 987/11123 sayılı kararında “kullanılmayan izin paraları ilgili olduğu ücretler üzerinden değil, iş sözleşmesinin sona erdiği tarihteki ücret üzerinden hesaplanacağını” vurgulamıştır. Yargıtay 9 Hukuk Dairesi’nin 11.04.2016 Tarihli, 2014/28705 Esas ve 2016/8857 Sayılı kararına göre “4857 sayılı İş Kanunu’nun 59’uncu maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi/sona ermesi şarttır.”
Benzeri şekilde, Yargıtay tarafından da kabul edildiği gibi, izin ücretinin hesaplanmasında, işçinin işe giriş tarihinden itibaren geçen tam yıllar belirlenerek, kullandırılmış olan izinlerin gün olarak tespit edilmesi ve tüm çalışma döneminde kullandırılması gereken süre ile karşılaştırılmak suretiyle aradaki fark süre için son ücreti üzerinden izin ücretinin istenmesi gereklidir. Resul Kurt
https://www.dunya.com/kose-yazisi/iscinin-kullanmadigi-yillik-izin-ucretinde-zamanasimi/638773