Gerçek kişi veya şirket (tüzel kişi) olarak vergi mükellefisiniz.

Hakkınızda vergi incelemesi yapıldı.

Teknik ifadesiyle ikmalen veya re’sen vergi salındı, vergi ziyaı cezası kesildi.

Halk tabiri ile inceleme sonucunda vergi ve ceza çıktı.

Ancak muhasebeciniz, mali müşaviriniz ile birlikte bu verginin hukuka uygun olmadığına inandığınız için dava açtınız.

Dosyanız, 9 Haziran 2021 itibariyle Vergi Mahkemesi’nde, Bölge İdare Mahkemesi’nde veya Danıştay’da.

Ancak dava henüz nihayetlenmedi.

Duydunuz ki yeni bir vergi affı yasası çıkmış (7326) ve 31 Ağustos’a kadar bir karar vermeniz gerekiyor.

Önünüzde iki seçenek var:

- Aftan yararlanarak belli bir bedel ödeyip davadan feragat etmek

- Ya da davayı devam ettirmek

Aftan yararlanmanın getirisi ve maliyeti nedir?

Davadan vazgeçmenin size parasal getirisi ve maliyeti, davanızın hangi aşamada olduğuna ve bir karar varsa kararın durumuna bağlı.

İsterseniz bunu biraz açalım:

- Vergi Mahkemesi’nde davanız devam ediyor ve şu ana kadar bir karar çıkmamışsa vergi aslının yarısını (%50’sini) ödemeniz durumunda verginin kalan yarısı ile vergi aslına bağlı vergi cezaları ve gecikme faizi/zammı silinecek ve yerine Yİ-ÜFE tutarına göre faiz hesaplanacak;

- Vergi Mahkemesi, inceleme raporundaki vergiyi kısmen veya tamamen reddetmişse (sizinle aynı fikirdeyse) ve Vergi Dairesi itiraz, istinaf veya temyize gitmişse (veya gitmek için hâlâ süresi varsa) kısmen veya tamamen reddedilen verginin %10’unu ödemeniz halinde vergi aslına bağlı vergi cezaları ve gecikme faizi/zammı silinecek ve yerine Yİ-ÜFE tutarına göre faiz hesaplanacak;

- Vergi Mahkemesi, inceleme raporundaki vergiyi onaylamışsa (Vergi Müfettişi ile aynı fikirdeyse) ve siz itiraz, istinaf veya temyiz yoluna gitmişseniz (ya da gitmek için hâlâ süreniz varsa) verginin TAMAMINI ödemeniz halinde vergi aslına bağlı vergi cezaları ve gecikme faizi/zammı silinecek ve yerine Yİ-ÜFE tutarına göre faiz hesaplanacak;

Gördüğünüz gibi aftan yararlanmanız halinde durumuna göre verginin %10’unu veya %50’sini veyahut da %100’ünü ödemeniz gerekiyor.

Her şartta ceza siliniyor, gecikme faizi/zammı yerinde daha düşük bir oran olan Yİ-ÜFE ile faiz hesaplanıyor.

Her durumda aftan yararlanmak iyi mi?

Hayır, her durumda aftan yararlanmak mükellefin lehine olmayabilir.

Mükellefin vergi mahkemesinde kazanmış olduğu ve itiraz, istinaf veya temyiz süreci devam eden davada bile verginin %10’unu ödemesi gerekiyor.

Vergi aslının 1 veya 1,5 veyahut da 3 katı durumundaki cezanın kalkması her durumda cazip gözüküyor.

Hal böyle iken her halükârda aftan yararlanmadan önce mevcut yargı sürecinin ve yargı içtihatlarının irdelenmesi, vergi inceleme raporunun güçlü ve zayıf yanlarının yeniden değerlendirilmesinde yarar var.

Çünkü lehimize gibi gözüken bir sürece rağmen, ödemememiz gereken bir vergiyi ödüyor olabiliriz. Bu nedenle 31 Ağustos’tan önce bu değerlendirmeyi ciddi ve kapsamlı bir şekilde yapmak gerekiyor.

Aflar yargısal içtihat oluşmasını engelliyor

Diğer taraftan af yasalarıyla 1998 yılından 2020’ye kadar tüm yıllarda yargıya intikal eden uyuşmazlıkların önemli bir kısmının aflarla kapatıldığını dikkate aldığımızda, hukuka uygun olmayan pek çok inceleme ve idari işlem konusunda maalesef yargısal bir içtihadın oluşamadığına görüyoruz.

Denetim elemanları yıllarca aynı konuları eleştiriyor, mükellef bunun haksız olduğuna inandığı için yargıya gidiyor, ancak af nedeniyle yargı yolunun yarısından dönüyor.

Böylece mükellef de denetim elemanı da yargı da sürekli olarak tekrarlayan bir kısır döngüyü yaşıyor.

Son söz olarak;

Yargıda vergi davası süren mükellefle nitelikli bir revizyondan sonra haklı olduğunuza inanıyorsa ve yazılan raporun hukuken sıkıntılı olduğu tespit edilmişse akıllı bir strateji ile sonuç alma seçeneğini her zaman göz önünde bulundurmakta yarar var.

Unutmayalım ki; eksik ödenmiş bir vergi yokken, talep edilen vergiyi ve cezayı yasal hakları kullanarak ödememek, en temel mülkiyet ve mükellef hakkıdır. Nazmi Karyağdı

https://www.dunya.com/kose-yazisi/kritik-soru-davadan-feragat-edip-aftan-yararlanmali-mi-vergi-davasini-surdurmeli-mi/630646

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • AK Parti'den Açıklama Geldi: Genel Sağlık Sigortası (GSS) Borçları Silinecek AK Parti Grup Başkanvekili Usta, AK Parti grubunun Meclis Başkanlığı'na…
  • TAM İSTİSNA KAPSAMINDA YÜKLENİM KDV İADESİ ANALİZİ * Yüklenilen KDV’nin Yüklenildiği Dönem İle İadenin Talep Edildiği Dönem…
  • İTUS, HİS , ATU KAPSAMINDA KDV İADE HADLERİ İndirimli Teminat Uygulama Sistemi ( İTUS) Hızlandırılmış İade Sistemi (…
Top