Polis dostlarım bir yazı yazarak, trafikte sürücülerle yaşadıkları bir sorunu gündeme getirmemi istediler. Önce onların yazdıklarını sizlerle paylaşayım: “Sizden uygulama esnasında büyük sıkıntı yaşadığımız bir konu hakkında yazı talebimiz mevcut. Sürücüler araç satışından sonra yeni aldıkları aracın sigortasının 15 gün geçerli olduğunu ve bu konuda biz görevlilerin yanlış işlem yaptığını ve araçlarının satın alma işleminden sonra 15 gün geçerli olduğunu iddia ediyorlar. Bu konudaki yasal dayanakları ile hem biz denetçileri hem de mağdur olan vatandaşlarımızı aydınlatacak bir yazı yazar mısınız?”
Anladığım kadarıyla ikinci el araç satışlarında trafik sigortasındaki 15 günlük süre konusu trafik polisleri ile sürücüleri karşı karşıya getiriyor. Sürücüler, ‘ben aracı yeni aldım, trafik sigortasını üzerime geçirmek için 15 günlük sürem var’ diyor. Trafik polisleri ise kontrol sırasında aracın ruhsatının başka kişi üzerine, trafik poliçesinin ise eski sahibinin üzerine olmasını doğru bulmuyor; belki de bu nedenle işlem bile yapıyor. Hal böyle olunca da sürücülerle, polisler karşı karşıya geliyor.
SÜRÜCÜ MÜ, POLİS Mİ HAKLI?
Burada haklı durumda olanlar sürücüler. Hem trafik sigortası genel şartlarına hem de trafik kanununa baktım. Sigortacılarla da konuştum. Trafik sigortasında yazan maddeyi de aynen paylaşayım: “Sigorta sözleşmesi, sözleşmeye taraf olan araç işletenini takip eder. İşletenin değiştiği her durumda mevcut sözleşme değişim tarihi itibarıyla kendiliğinden sona erer ve ilgiliye gün esasına göre prim iadesi yapılır. Ancak, mevcut sözleşme işletenin değiştiği tarihten itibaren 15 gün süresince herhangi bir işleme gerek kalmaksızın ve prim ödenmeksizin yeni işleten için de geçerlidir.”
Aynı madde trafik kanunda da yer alıyor. Özetle durum şöyle: Araç satılıp, yeni sahibine geçtikten sonra da mevcut trafik poliçesi, yani eski sahibine ait poliçe, 15 gün süreyle devam ediyor. Yeni sürücü 15 gün sonra kendi adına trafik sigortasını yaptırabilir. Kanun, sürücülere bu hakkı tanıyor. Trafik sigortasında bu 15 günlük süre sürücülerin değil, sadece üçüncü şahısların korunması için konmuş. Olur da aracı satan sigortasını iptal ettirir, alan yaptırmaz; bu esnada da bir kaza olup, üçüncü şahıslar zarar görürse diye.
15 GÜNLÜK SÜRE SORUNU
İşin aslını isterseniz bu 15 günlük süre tüm taraflar için sorun. Bu konuda geçtiğimiz aylarda yaşanan, yine okuyucudan gelen bir başka sorunu bu köşede yazmıştım. Vatandaş aracını satıyor, alan kişi, aldıktan iki gün sonra alkollü olarak kaza yapıyor. Sigorta şirketi zararı karşılıyor, sonra da dönüp aracı satan kişiye –trafik poliçesi onun üzerine olduğu için- dava açıp, ödediği hasarı talep ediyor. Neden? İşte yine bu 15 günlük süre yüzünden. Aracı alan 15 günlük sürem var nasılsa diye sigortayı yaptırmıyor, verdiği zararı da ödemiyor; sonuçta olay, aracı satan kişiye patlıyor.
Diyeceğim o ki, kanun koyucuların biran önce trafik sigortasındaki bu 15 günlük süreyi kaldırmaları gerekiyor. Zaten gerek de yok. Aracı satan, sattığı anda trafik poliçesini iptal ettirir, alan da aldığı anda hemen yeni trafik poliçesini yaptırır. Hem aracı satan, hem trafik polislerinin kafası rahat olur hem de üçüncü şahıslar korunmuş olur. Noyan Doğan
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/noyan-dogan/ikinci-el-arac-alan-satanlar-dikkat-41390758