193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na göre, gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tâbidir. Gelir bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır. Ayni kanununa göre yedi gelir unsurundan bir takvim yılında elde edilen kazanç ve iratlar toplamı aksine bir düzenleme olmadığı sürece yıllık beyanname ile beyan edilmektedir. Gelir vergisinin hesaplanmasında öncelikle beyana tabi gelir tutarından yapılacak yasal indirimlerin tespit edilerek indirimlerin yapılması gerekmektedir. Bu indirimler sonrasında vergiye tabi matraha ulaşılmakta ve vergi tarifesi uygulanmak suretiyle gelir vergisi hesaplanmaktadır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun Diğer indirimler başlıklı 89 uncu maddesinde; “Gelir vergisi matrahının tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden aşağıdaki indirimler yapılabilir:
…2. Beyan edilen gelirin % 10’unu aşmaması, Türkiye’de yapılması ve gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi şartıyla, mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak yapılan eğitim ve sağlık harcamaları (mükerrer 121 inci madde çerçevesinde eğitim ve sağlık harcamaları nedeniyle vergi indiriminden yararlanan ücretliler, aynı harcamalarını bu hükümden yararlanarak matrahlarından indiremezler)”Denilmektedir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 63’üncü maddesinde, ücretin gerçek safi değeri işveren tarafından verilen para ve ayınlarla sağlanan menfaatler toplamından Kanun’da belirtilen indirimler yapıldıktan sonra kalan miktar olduğu belirtilmektedir
Mezkur Kanunu’nun 63’üncü maddesinin 5’inci fıkrası 4842 sayılı Kanunun 37/1-d maddesiyle 01/01/2004 tarihi itibariyle yürürlükten kaldırılmıştır.
Söz konusu fıkranın yürürlükten kaldırılmadan önceki hali aşağıda yer almaktadır.
“Mükellefin kendisi, eşi ve çocukları ile ilgili eğitim, sağlık, gıda, giyim ve kira harcamalarının yıllık toplam tutarının 1/3'ü.
Şu kadar ki indirim konusu harcamaların Türkiye'de yapılması, gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzelkişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi ve bu belgelerin işverene verilmesi şarttır. Bu suretle hesaplanan indirim tutarı, harcamanın yapıldığı yıla ait ücretin yıllık vergi matrahının %35'ini geçemez. Bu indirim de dikkate alınmak suretiyle hesaplanan vergi ile mükellefin o yıl içinde tevkif suretiyle ödediği vergi tutarı arasındaki fark, ücretlinin ertesi yılda ödeyeceği gelir vergisinden mahsup edilir veya işverenler aracılığı ile kendisine nakden iade edilir. Bakanlar Kurulu bu bentte yer alan %35 nispetini sıfıra kadar indirmeye kanunî oranına kadar artırmaya veya harcama konuları, harcama ve ücret tutarları itibariyle farklı oranlar tespit etmeye yetkilidir.
Ücretlilerin harcama belgelerinin işverene ibrazı, beyanı ve verginin iadesine ilişkin süreleri tespit etmeye, iadeyi nakden veya mahsuben yaptırmaya, bu uygulamanın usul ve esaslarını tayin ve tespite Maliye Bakanlığı yetkilidir.”
Bu itibarla, 2004 yılına kadar ücretin gerçek safi değerinin tespitinde dikkate alınan eğitim giderleri, bu tarihten itibaren dikkate alınmamaktadır.
Mezkûr Kanun’un 86’ıncı maddesinde, tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretler için yıllık beyanname verilmeyeceği belirtilmektedir.
Ancak, birden fazla işverenden ücret almakla beraber, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamının, 103’üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde (2019 yılı için 18.000 TL’den fazla) yer alan tutarı aşması halinde yıllık beyanname verilmesi gerekmektedir.
Ayrıca, Kanun’un 89’uncu maddesinde, beyan edilen gelirin %10'unu aşmaması, Türkiye'de yapılması ve gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi şartıyla, mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak yapılan eğitim ve sağlık harcamalarının gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden indirilebileceği belirtilmektedir.
Bu itibarla, tek işverenden ücret alan ve aldığı ücretinden gelir vergisi kesintisi yapılan sigortalının yıllık beyanname vermeyeceği dikkate alındığında, yapacağı eğitim giderlerinin indirime tabi olmayacağı,
Ancak, birden fazla işverenden ücret almakla beraber, birden sonraki işverenden aldığı ücretlerinin toplamının, 103’üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde (2019 yılı için 18.000 TL’den fazla) yer alan tutarı aşması nedeniyle yıllık beyanname vermesi gereken sigortalının yapacağı eğitim giderlerinin, beyan edilen gelirin %10'unu aşmaması suretiyle indirime tabi tutulabileceği,
Değerlendirilmektedir.
İndirim Kapsamına Giren Giderler:
- Öğrenciler için, eğitim amacı ile, eğitim ve öğretim kurumlarına, ana okulu, kreş ve dershanelere yapılan ödemeler;
- Sürücü ve müzik kurslarına ödenenler dâhil, eğitim amaçlı tüm kurs ücretleri;
- Okul servislerine ve öğrenci yurtlarına ödenen ücretler;
- Eğitim CD’leri,
- Kitap ve kırtasiye bedelleri ile eğitim araç ve gereçleri için yapılan harcamalar.
İndirim Kapsamına Girmeyen Giderler:
- Spor kurslarına ödenen ücretler;
- Üniversite ve okullara giriş hazırlığı ile ilgili olanlar hariç, gazete ve dergi bedelleri;
- Oyuncak, piyano, müzik âleti, ses kayıt cihazı ile bunların aksesuarları, bilgisayar, eğitim amaçlı olmayan CD ve disket bedelleri;
- Tiyatro, konser ve sinema giriş ücretleri;
- Yabancı ülkelerdeki eğitim kurumlarına yapılan ödemeler,
- Okul aile birliği ve okul koruma derneklerine yapılan bağışlar ve Türkiye’de vergi mükellefi olmayan vakıf üniversite ve okullarına ödenen eğitim ücretleri ile Devlet okullarına ödenen harçlar.
Sonuç
1- Hesaplanan gelir vergisinden, içinde tevkif suretiyle ödenen gelir vergisi ile ödenen geçici vergi mahsup edilmek suretiyle ödenecek gelir vergisi tespit edilmektedir. İndirim konusu yapılacak tutarın hesaplamasında beyan edilen gelir olarak, yıllık gelir vergisi beyannamesinde yer alan indirimler ve geçmiş yıl zararları toplamından önceki tutar esas alınacaktır.
2- Beyanname usulü ile vergilendirmeye tabi olan mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak yapılan eğitim harcamalarının bordro üzerinden tevkif suretiyle vergilendirilen kişilerde, mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak yapılan eğitim harcamalarının vergi matrahından indirimi söz konusu değildir. Başka bir ifade ile stopaj yoluyla gelir vergisine tabi olan ve beyanname verme hakkı bulunmayanlar bu haktan faydalanamazlar.
3- Beyan edilen gelirin %10'unu aşmaması, Türkiye'de yapılması ve gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi şartıyla, mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak yapılan eğitim ve sağlık harcamaları beyan edilen gelir tutarından indirilebilecektir.
4- İndirim konusu yapılacak tutarın hesaplamasında, yıllık gelir vergisi beyannamesi üzerinde gayrisafi hasılattan giderler düşüldükten, indirimler ve geçmiş yıl zararları düşülmeden önceki safi irat tutarı esas alınacaktır.
5- "çocuk" veya "küçük çocuk" tabiri, mükellefle birlikte oturan veya mükellef tarafından bakılan 18 yaşını veya tahsilde olup, 25 yaşını doldurmamış çocukları kapsamaktadır.
6- Vakıflar tarafından kurulan üniversiteler kurumlar vergisinden muaf olduklarından, anılan kurumlara çocuk için ödenmiş olan tutarların gelir vergisi beyannamesinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.
Umut ÇİRAY
E.SGK Müfettişi
İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Uzmanı
Kaynakça
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu
255 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği
23.10.2012 tarih ve GVK-85/2012-7 sayılı Gelir Vergisi Sirküleri
İmdat TÜRKAY, Gelir Vergisi Beyannamesinden Yapılacak İndirimler, Vergi Algı
Mehmet MAÇ, Beyan Edilen Gelirin %10’u İle Sınırlı Eğitim, Sağlık Giderleri İndirimi ve Ücretlilerin Durumu, Lebib Yalkın Mevzuat Dergisi / Eylül 2007 / Sayı : 45, Sayfa : 54 – 60