Danıştay 4. Daire |
Tarih : 06.03.2018 |
Esas No : 2014/7326 |
Karar No : 2018/2221 6111 s. K. Md. 6, 7, 8, 9 |
MATRAH VE VERGİ ARTIRIMINDAN YARARLANAMAYACAKLARIN TESPİTİNDE DİKKATE ALINACAK RAPORUN NİTELİĞİ |
Görüş ve öneri raporunun mevzuatın aradığı anlamda bir vergi tekniği raporu olmadığı, mükellef hakkında görüş ve öneri raporu bulunduğundan bahisle 6111 sayılı Kanun’un matrah artırımına ilişkin hükümlerinden faydalandırılmaması nedeniyle yapılan tarhiyatta isabet bulunmadığı hk.
İstemin Özeti: Davacı şirket adına, bir kısım emtia alımlarını sahte faturayla belgelendirilmek suretiyle, ilgili dönem kazancı tam olarak beyan edilmediğinden bahisle re’sen tarh edilen 2007/5 ila 12 dönemleri vergi zıyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle dava açılmıştır. Vergi Mahkemesinin kararıyla; davacı şirket hakkında 6111 sayılı Kanun’un yayımlandığı tarihten önce sahte fatura düzenleme fiili ile ilgili olarak tanzim edilen ve davacının 6111 sayılı Kanun’un matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümlerinden yararlanmasını engelleyici husus olarak görülen 18.05.2010 tarih, 2010/5 sayılı “Araştırma ve Öneri Raporu” ile 19.10.2010 tarih, 2010/9 sayılı “Görüş ve Öneri Raporu”nun, mevzuatın aradığı anlamda bir vergi tekniği raporu olmadığı, söz konusu raporlarda; davacı şirketin sahte belge kullanma ve düzenleme fiillerine ilişkin olarak tam bir vergi incelemesine tabi tutulmasının istenildiği, Kanun’un aradığı anlamdaki vergi tekniği raporunun ise 31.10.2012 tarihinde yani 6111 sayılı Kanun’un yayımlandığı 25.02.2011 tarihinden sonra tanzim edildiği, dolayısıyla bu vergi tekniği raporundaki tespitler dayanak alınarak, davacı şirketin 6111 sayılı Kanun’un matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümlerinden faydalanamayacağından bahisle takdir komisyonu kararına istinaden yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın, hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Karar: İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden, temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesinin kararının onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde Danıştay’da kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, oybirliğiyle karar verildi.