ATİK'lerden İade Hesabına Nasıl Pay Verileceği
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Gaziantep Vergi Dairesi Başkanlığı Kdvötv Müdürlüğü |
|
Sayı |
: |
E-20811645-130[21-415-37]-44477 |
08.06.2022 |
|
Konu |
: |
ATİK'lerden İade Hesabına Nasıl Pay Verileceği |
||
İlgi |
: |
|
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, Firmanızın makine halısı imalatı ve satışı ile iştigal ettiği, üretmiş olduğu halıların büyük bir kısmını ihraç ettiği, kalan kısmının ise yurt içinde satışını yaptığı belirtilerek aynı dönem (ay) içerisinde hem iade hakkı doğuran hem iade hakkı doğurmayan işlemlerin bir arada yapılması nedeni ile amortismana tabi iktisadi kıymet (ATİK) yüklenimlerinden hangi dağıtım anahtarı kullanılarak pay verileceği, iade hakkı doğurmayan işlemlere isabet eden ve sonraki döneme devreden ve ATİK'ten kaynaklı KDV'nin takip eden aylardaki iade taleplerinde yeniden yüklenim konusu yapılarak iade hesabına dahil edilip edilmeyeceği hususlarında Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;
-1/1 maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye'de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu,
-11/1-a maddesinde, ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin KDV'den müstesna olduğu
hükümleri yer almaktadır.
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin;
-"İşlemin Bünyesine Giren Verginin Hesabına Dahil Edilebilecek Unsurlar" başlıklı (IV/A-1.2.) bölümünde;
"Yüklenilen KDV, iade hakkı doğuran işlemle ilişkilendirilebilen alış ve giderler, genel imal ve genel idare giderleri ile amortismana tabi iktisadi kıymetler (ATİK) için yapılan harcamalara ilişkin KDV'den oluşur. İade hakkı doğuran işlemle ilişkilendirilebilen alış ve giderler ile genel imal ve genel idare giderlerinden bu dönemde gerçekleştirilen işleme isabet eden pay, aşağıda yer alan açıklamalar dikkate alınarak hesaplanır.
İade hakkı doğuran işlemle ilgili talep edilecek KDV tutarı;
a) İade hakkı doğuran işlemin doğrudan girdisini oluşturan mal ve hizmetler,
b) İade hakkı doğuran işlemle ilgili olan telefon, kırtasiye, posta, ulaşım, konaklama, akaryakıt, elektrik, su, büro malzemeleri, muhasebe, reklâm, temizlik malzemeleri, kira vb. genel imal ve genel idare giderlerinden iade hakkı doğuran işleme isabet eden kısım,
c) İade hakkı doğuran işlemde kullanılan ATİK'in alımı,
nedeniyle yüklenilen KDV'den oluşur.
İade tutarının hesaplanmasında, önce işlemin bünyesine doğrudan giren harcamalar nedeniyle yüklenilen KDV dikkate alınır. Daha sonra ilgili dönem genel imal ve genel idare giderleri için yüklenilen KDV'den pay verilir. Bu şekilde hesaplanan tutarın, azami iade edilebilir KDV tutarını aşmaması halinde, bu tutar ile azami iade edilebilir KDV tutarı arasındaki farka isabet eden tutar kadar ATİK'ler dolayısıyla yüklenilen KDV'den iade hesabına pay verilebilir.
İade hakkı doğuran işlemle ilgisi bulunmayan giderler dolayısıyla yüklenilen KDV iade hesabına dâhil edilmez."
-"Amortismana Tabi İktisadi Kıymetlerde İade Uygulaması" alt başlıklı (IV/A-1.3.) bölümünde;
"ATİK nedeniyle yüklenilen KDV'den iade hesabına pay verilebilmesi için, ATİK'lerin iade hakkı doğuran işlemlerde kullanılması gerekir. ATİK'lerin bizzat mükellef tarafından imal ve inşa edilmesi halinde ise imal ve inşa sırasında yüklenilen KDV'den, ATİK'lerin aktife alınıp iade hakkı doğuran işlemlerde fiilen kullanılmaya başlandığı dönemden itibaren iade hesabına pay verilebilir.
ATİK dolayısıyla yüklenilen KDV'den iade hesabına pay verildiği durumda, bir vergilendirme döneminde iade konusu yapılabilir KDV (azami iade edilebilir vergi), kural olarak o dönemdeki iade hakkı doğuran işlemlere ait bedelin (% 18)'i (genel KDV oranı) olarak hesaplanan tutardan fazla olamaz."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, Firmanızın aynı dönem (ay) içerisinde halı üretiminde kullanmış olduğu ATİK'lerden dolayı iade hesabına pay verilebilmesi için, önce ihraç edilen halıların bünyesine doğrudan giren harcamalar nedeniyle yüklenilen KDV'nin dikkate alınması, daha sonra ilgili dönem genel imal ve genel idare giderleri için yüklenilen KDV'den pay verilmesi gerekmektedir. Bu şekilde hesaplanan tutarın, azami iade edilebilir KDV tutarını aşmaması halinde, bu tutar ile azami iade edilebilir KDV tutarı arasındaki farka isabet eden tutar kadar ATİK'ler dolayısıyla yüklenilen KDV'den iade hesabına pay verilebilecektir. Pay verilirken KDV'den istisna edilen işlem ve KDV'ye tabi işlem bedellerinin, o dönemdeki toplam işlem bedeli içindeki oranının dikkate alınacağı tabiidir.
Dolayısıyla, aynı dönemde yurt içi teslimlere isabet eden ancak indirim yoluyla giderilemeyen ve devreden KDV tutarı içerisinde yer alan ATİK'ler dolayısıyla yüklenilen KDV'nin ise takip eden dönemlerde iade hesabına dahil edilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu nedenle, ATİK nedeniyle yüklenilen KDV'nin izlendiği bir yardımcı hesabın ayrıca tutulması gerekmekte olup, ATİK'ler dolayısıyla yüklenilen KDV'den, ATİK'lerin aktife alındığı dönemden itibaren iade hakkı doğuran işlemler ile diğer işlemler dikkate alınarak pay verilmesi gerekmektedir. Bu şekilde, iade hakkı doğuran işlemler ile diğer işlemlere ait ATİK nedeniyle yüklenilen KDV'den verilen toplam pay ATİK hesabından düşülecektir.
Diğer taraftan, ATİK'ler nedeniyle yüklenilen ancak azami iade edilebilir KDV tutarının aşılması nedeniyle ilgili döneminde iade edilemeyen KDV'den, söz konusu ATİK'lerin sonraki dönemlerde de iade hakkı doğuran işlemlerde kullanılması kaydıyla iade hesabına pay verilmesi mümkündür.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.